BIY AD

10 Şubat 2010 Çarşamba

Iverson - Billups Takası (Analizi)

Korkmayın Denver yeniden bu takası yapmıyor elbette. Sadece son zamanlarda etraftan duyduğum ve internetten okuduğum kadarıyla "O takas yapılır mıydı be abi Detroit ne düşünüyordu?" şeklinde bir görüş hakim çoğunlukta. Ben de yaklaşık 1.5 sene önce gerçekleşen bu takas hakkında bir yazı yazmaya karar verdim, Detroit açısından bakarak.

Aslında bu takası, 3 sezon evvel Ben Wallace'ın Bulls'a gitmesine izin verilmesini göz önüne alarak değerlendirmek lazım. Herhalde Ben Wallace'a istediği o abuk kontratın - 4 senede 56/60 milyon dolar civarı olmalı - verilmemesini eleştirecek kimse yoktur. Ben de zaten Bulls'un sadece defansıyla ön plana çıkan Big Ben'e o kadar para vermesini çok eleştirmiştim. O zamanlar tek eksikleri, boyalı alandan skor üretecek bir uzun iken potadan 1 metre uzaktan bile sayı bulamayan Ben Wallace'a o yatırımı yapmışlardı. Sonra zaten Ben Wallace'ın nasıl bir düşüş yaşadığını anlatmama gerek yok herhalde...

İşte Detroit'in çöküşü aslında o zaman başladı. Zaten o gitmeden evvelki sezonda da Miami'ye kaybetmişlerdi. Ancak Big Ben'ın ayrılmasıyla takımın ve muhtemelen de NBA'in en iyi boyalı alan savunmacısını kaybettiler. Hatta onun gidişiyle takım ruhunu ve 'gaz verici' oyuncularını kaybetiklerini bile söyleyebiliriz. Bu biraz Rasheed'in konsantrasyonunu kaybetmesine neden oldu zannedersem ve sonraki iki sezonda da sırayla Cavs ve 3 süper yıldıza sahip Celtics'e elendiler. Elindeki mevcut kadroyla doğudaki şampiyonluk yarışında 1-2 adım geride olduğunu anlayan Dumars çok akıllıca bir hareket yaparak Billups'ı, Iverson'a karşılık takas etti. Peki niye akıllıcaydı bu hamle?

Öncelikle Billups takım oyunu içinde liderlik yapabilen ve takımla beraber kendi oyunu da yükselen bir isim. Zaten Denver'da yaptıkları da ortada. Ancak bir süperstar olmadığını zannedersem çoğu kişi kabul edecektir. Öte yanda Iverson, takıma uyum sağlaması durumunda bir üst seviyeye çıkmalarını sağlayabilecek bir yetenekti. Ayrıca bu takas aynı zamanda zararsız bir deneydi Pistons için. Çünkü Billups'ın senede 12 milyon dolar değerinde 4 sezonluk bir kontratı varken, Iverson'ın 20 milyon dolarlık, sezon sonu biten bir anlaşması vardı. Yani Billups'ı takımda tutup muhtemelen her sene şampiyonluk hedefinde yarı yolda kalmaktansa, Dumars "Iverson deneyi de tutmaz ve takım istenilen basketbolu oynayamazsa yeniden yapılanırız." diyerekten yaptı bu takası.

Ama işte sorun şu ki Dumars bu noktadan sonra hata üstüne hata yaparak Pistons geleceğini kararttı adeta. Yanılmıyorsam Iverson takasından hemen sonra Hamilton ile 3 senelik toplam 30 küsur milyon dolarlık bir anlaşma imzalamışlardı ve bu salary cap'lerine çok büyük bir darbe olmuştu. Geçen sezon Iverson deneyinin ne kadar başarısız olduğunu basketbolla alakasız kişiler bile biliyor zaten. Bunun üzerine geçtiğimiz yaz, cüssesi pozisyonunu oynamaya yetersiz bir şutör guard olan Gordon'a ve Villanueva'ya o kadar parayı vermeleri ile salary cap'lerini doldurdular. Halbuki 2010'a boş bir salary cap ile girip, boşta kalacak yıldızların peşinden koşup yeniden başa güreşen bir takım haline gelebilirlerdi. Bunlar tabii ki ihtimallerdi sadece ama şimdi yıllar boyunca orta sıralarda takılacak bir Pistons izleyeceğiz.

Bu sezon sakatlıklardan çok çektiler ve muhtemelen de ileride daha iyi yerlerde olacaklar ama şu kadronun şampiyonluğa oynayacağını düşünen biri varsa Pistons kulübünde, bu hayalciliğinden dolayı akıl hastanesine kaldırılması gerekebilir...

2 FARKLI FIKIR:

Adsız dedi ki...

Bu joe dumars geçenlerde son 10 yılın en iyi GM'i seçtiler bende biryerimle güldüm buna. billups'ı gönderen dünyanın en iyi defans takımını dağıtan ve dahası carmelo, wade ve bosh yerine milicic'i draft eden adamdan bahsediyoruz. evet wade yerine milicic 10 ylın değil yüyılın jack-ass i bile yapmazdı böyle birşey. Belki de 1. sıra hakkı seçme hakkı olsa lebron yerine milicic'i seçecekti adam.

Adsız dedi ki...

enfes bir yazı olmuş