Öyle halay çekmekle olmuyor beyler. Savunmada biraz ciddiyet lütfen diye sert bir çıkışla gireyim postuma. Dün geceki Clippers-Rockets maçından önce istatistik olarak geçti. Maç başına asist ortalaması baz alındığında Houston ligin 3. sırasında yer alıyormuş. Asist ortalamasının yüksek olması bir çok argümana bağlı olmakla beraber genel olarak takımın hücumda organize olabildiğinin bir göstergesidir. Çünkü asist sayısının fazla olması, birebir zorlamaların az olduğuna ve top dolaşımının iyi yapıldığına işaret eder. Houston'ın hızlı temposu asist sayısını arttıran en önemli faktör elbet. Ama bunun haricinde özellikle Brooks'un yokluğunda Lowry'nin beklenenin üstünde performansı ve Scola-Brad Miller gibi pasör uzunların varlığı da istatistiği tetikleyen etkenler. Buraya kadar gayet güzel, zaten hücum performansı çok da kötü olan bir takım değildir Houston.
Ama sonrasında şöyle bir istatistik daha verdi TV. Maç başına en çok asist yapan takımlar sıralandığında ilk sırada Celtics(25-6) var, daha sonra Spurs(25-3), 4. sırada Jazz(21-9) ve 5. sırada da Mavs(23-5). Gördüğünüz gibi ligin en formda takımlarında başı çekiyor hepsi ve gayet iyi galibiyet yüzdelerine sahipler. Peki Houston'ın yüzdesi nasıl? 14 galibiyet- 15 mağlubiyet. Bu istatistiği açıklayacak tek bir kelime var, o da savunma. Rick Adelman'ın takımlarının genel profilidir hücum odaklı olmaları. Ama eğer batıda playoff kovalamak istiyorlarsa, bu yalnızca hücumla olacak gibi görünmüyor, en azından şimdilik.
Ziyech, yine kafa karıştırdığı bir dönem yaşatıyor
12 saat önce
1 FARKLI FIKIR:
Scola (ayakları yavaş) ve Miller (kol kaldırmaya bile tenezzül etmez) varken uzun savunmasının yerlerde sürünmesi normal.Brooks ve Martin'in de fiziksel defektleri çok büyük.Bu durumda bu takımın üst düzey savunma yapması çok zor.Savunmayı bu adamlara ellerinden geldiğince yaptıracak bir asistan koç belki çözüm olabilir.
Yorum Gönder