Heat 82 - Bulls 103
Doğu Finalinin ilk ayağını skor açısından farklı bir şekilde kazanmayı başardı Chicago. Aynı zamanda basketbol anlamında da farklı bir maç oldu dün akşam. En azından serinin geri kalanı hakkında fikir sahibi olabileceğimiz bir maç değildi. Belli noktalar vardı elbette. En belirgin noktalarından biri Chicago'nun ribaund üstünlüğü oldu. Böylesine önemli bir maçta 19 hücum ribaundu alıp ekstra katkı sağlamak bir hayli önemli. Miami'nin gelecek maçlar için bu nokta üzerine çalışması gerek. Bir de her maç olamayacak noktalar var. Ben bunu birazda Atlanta'nın Chicago karşısında aldığı ilk maça benzettim. Chicago inanılmaz derecede yüzdeli oynadı. Özellikle seride her zaman bu denli yüksek yüzde ile üçlük atacağı şüpheli noktalardan.
Rose dün gece 28 sayı-6 asist ile oynayarak takımının en skoreri oldu ama daha önce olduğu gibi Chicago'nun maç içinde göze batan tek ismi olmadı. Takım halinde iyiydi Chiago. Tamam iyi şut attılar ama galibiyetlerini sadece buna bağlamakta yanlışlık olacaktır elbette. Her oyuncu yüksek konsantrasyon ile maça çıkmış ve kazanmaya inanmışlar. Deng'in 21 sayısı da kritik noktalardan biri ve savunmada da önemli işlere imza attı. Taj Gibson 9 sayı-7 ribaund-2 asist-2 blok ile kenardan gelerek çok ince işlere imza attı. Dün akşamın en dikkat çekici hareketlerinden birine imza atan ve Wade'i poster yapan Gibson uzun süre gündemden düşmeyecektir bu hareketi ile beraber. Ömer Aşık 11 dakika ile bu önemli mücadelede önemli sayılabilecek bir süre aldı ve 5 sayı-2 ribaund ile mücadeleyi tamamladı.
Miami'nin James ve Wade'den beklediği katkılar dün gece Bosh cephesinden geldi. Boozer'ın savunma konusunda problemli biri olduğunu biliyoruz ama Bosh karşısında bu derece savunmada geride kalmasını açıklayamıyorum ben. Seri başlamadan Heat için 'Onların iki önemli isimleri var.' derken Bosh'u arka planda gören Boozer için şu performans cevap olmuştur kesinlikle. Chris Bosh dün akşam 30 sayı-9 ribaund ile oynadı ve takımının en iyisiydi. Rose karşısında performansı merak edilen Wade isteksiz gözüktü. James bile istatistiklerinin altında bir karşılaşma çıkarttı ama en azından bir şeyler çabalama havasını sezebiliyorduk ondan. Wade 18 sayı ile oynarken, James 15 sayı-6 ribaund-6 asist-3 blok ile oyunun her noktasında mücadelesi ile dikkat çekti.
NBA'in en tepe maçını bir kenara bırakalım ama bir 7.maç heyecanını üstüne başka bir şey koymam. Bu sezon ilk kez bir 7.maç heyecanı yaşadık. İki genç takım mücadelesine tamam yada devam diyecekti ve serideki performanslara, hikayelere, 3 uzatmalı o enfes maça dahi bakmamız bile kaybedene yazık olacağının göstergesiydi. İki takımında buralarda çok tecrübesi yok, özellikle Batı Finaline bir adım kala ancak Thunder'ın geçen sezon Lakers karşısında ayakta kalabilmesi daha tecrübeli olduğunun kanıtı. Dün akşam maçtan önce beklediğim şekilde Thunder finale yükselen taraf olmayı başardı.
Serinin 6.maçında Durant play-off kariyerinin en kötü karşılaşmasını çıkartan Durant adeta bunun diyetini öder gibi çıktı ikinci maç Memphis potasına 39 sayı gönderdi. Durant'in bu efektif performansını bir kenara bırakalım ve dün gecenin bir diğer etkili ismi Westbrook'a dönelim. Belki doğrudan yada dolaylı olarak kaybedilen maçlarda payı vardı ve en çok eleştirilen isim oldu ancak dün geceki performansı ile sonunda kimliğini buldu Westbrook. Belki yine kötü yüzdeyle şut attı ve hücumlarda zaman zaman topu fazla elinde tuttu ancak 14 sayı-14 asist-10 ribaund ile triple-double yaparak müthiş bir istatistiğe imza attı. Bir 7.maçta en son 1992 yılında Pippen triple-double istatistiklerini yakalayabilmişti. Aynı zamanda dün gece 17 sayı üreten Harden galibiyeti getiren isimlerden biri oldu.
Tecrübeden bahsettik ya bench isimlerinde bile bunun farkını görebiliyorduk. Thunder'da benchten gelen isimler 42 sayı üretirken bu rakam Memphis takımında sadece 22 olarak dikkat çekti. Takımı taşıyan Randolph bile yeri geldi çok sıkıntılı anlar yaşadı maçta ve istediği performansı sergileyemedi. 17 sayı-10 ribaund ile double-double yapsa da verimli olamamasından dolayı Memphis rüyadan uyandı. Takımın buralara kadar gelmesinde en büyük pay sahiplerinden biri olan Conley 18 sayı-6 asist üretirken, Mayo 14 sayıya imza attı.
2 FARKLI FIKIR:
reyiz Miami-Chicago maçı anladığım kadarıyla izlenmemiş. Ne olursa olsun, maç blogda olsun mantığı zarar verir. Mesele, Wade'in James'in Rose'un kaç sayı attığı değil ki, nba.com 'da veriyor, ESPN'de. Bosh'un bu kadar çok sayı atmasındaki ilk sebep, Bosh'un keskinliği değildi. Maçın başında Boozer tutuyordu evet ama sonra Gibson ve Noah tuttu. Onlar da sık sık Wade ve James için yardım savunmasına gitti. Bosh'da ya ceza şutunu attı, ya aldı direkt içine vurdu. Wade'de isteksiz sayılmazdı aslında. Brewer'ın ona yaptığı göğüs göğüse savunmanın yıldırdığını söylemek lazım, gerçekten.
"Rose karşısında performansı merak edilen Wade" cümlesini ise hiç anlayamadım. Rose'un Wade'i savunmasını mı bekliyorduk ya da bekliyordunuz.
Yanlış anlaşılma olmasın. Bloga değer verdiğim için girip eleştiriyorum. Güzel iş yapıyor, kendi fikirlerinizi ortaya koyuyordunuz. Kusura bakmayın ama ligin resmi istatistikçisi gibi yazılar görürsek, bloglamanın ne değeri olur ki?
Bosh'u uzun süre Noah savundu sanki? Uykudan yanlış mı gördüm? :)
Yorum Gönder