BIY AD

13 Ağustos 2010 Cuma

Nets’ten Morrow’a 3 Senelik $12M

Öncelikle belirtmek isterim ki biraz yoğunluk, biraz sıcaklar, biraz da ligin başlamasına daha çok vakit olduğundan dolayı gerçekleşen bazı transferlere değinmedik. Ama hepsini bir kenara not ediyoruz ve tek tek değerlendireceğiz (Josh Powell'ı bile). İzin kağıdımı yoklama defterinin arasına sıkıştırdıktan sonra geçeyim başlığı ilgilendiren yazıya. Müthiş bir şut mekanizması, yumuşak bir bilek ve seçilmeyen bir oyuncu için inanılması güç bir skor potansiyeli… Zayıf saha görüşü ve işin savunma kısmına pek önem vermemesi en göze batan zaafları. Ama o özellikleri de iyi olsa Barcelona’da oynardı zaten. Anthony Morrow’dan bahsediyorum, Don Nelson’ın takımına katarak geleceğini maddi açıdan kurtardığı undrafted gençlerin en gözdesinden... Belki kendini yine gösterirdi ama Don Nelson’ın sisteminde yapabileceği her şeyi çok daha kısa bir zaman diliminde yapma fırsatı buldu, aldığı sürelerden mevcut kontratına kadar…

Dış şut yüzdesi çoğu oyuncunun fg yüzdesinden daha yüksek. Bulunduğu takım elbette bu yüzdeye fazlaca zemin hazırlıyor ama bu adam Georgia Tech formasıyla da benzer ortalamalar yakalamıştı yanlış hatırlamıyorsam. Skor konusunda maçtan maça değişen istikrarsızlığının sebebi de anlaşılacağı üzere şutunun güvenilir olmamasıyla değil, Warriors sistemiyle alakalı. Sonuçta takımda her oyuncunun 20 atma kapasitesi olduğundan bir gün Morrow çıkıp atıyordu, bir gün Watson, bir gün Tolliver…

Nets organizasyonunun bu sene yaptığı transferlerden en mantıklısı gibi görünüyor Morrow. Açıkçası transfer sezonundan önce yaklaşık 4-5 milyon dolarlık bir kontratı hak ettiğini düşünebilirdim kendisinin. Ama bu seneki piyasa koşullarını ve Petro’ya verilen parayı görünce ne yalan söyleyeyim kontratını biraz ucuz buldum. Petro’ya oynadığı basketbola göre bir servet sayılacak büyüklükte bir kontrat sunan Nets’in Morrow’u bu paraya bağlaması takdire şayan.

Bu transferde de Nets’in diğer hamleleri kadar olmasa da soru işaretleri var velakin soru işaretlerinin temelinde Golden State ön yargısı yatıyor. Mesela açık alan basketboluna yatkın bir oyuncu olduğunu biliyoruz Marrow’un ama Nets’in ağır temposunda etkili olabilecek mi veya Devin Haris bir guard olarak kendisine ne kadar uygun şut pozisyon hazırlayabilecek? Bunlar bireysel anlamda Morrow’un yaşayabileceği temel sıkıntılar ama takım olarak bakıyorum da Nets’e, istediği serbest oyuncuları kadroya katamasalar da, geçtiğimiz sezon skor üretme konusunda çok fazla alternatifi olmayan bu takımın Murphy, Marrow, James derken hücumda baya baya güçlendiklerini söylemek mümkün. İş, savunmaya ve bu gençlerin ne kadar gayretli, arzulu olacaklarına bakıyor. En azından doğuda playoff oynamanın kendilerine bir hayalden çok daha yakın olduğunu söylemek mümkün.

4 FARKLI FIKIR:

Adsız dedi ki...

"Ama o özellikleri de iyi olsa Barcelona’da oynardı zaten". Bence avrupadaki amerikali oyuncularin cogu NJ de oynamayi, ustelik minimum kontrat da degil, Barcelona'da oynamaya yegler. Bu sebeple bu cumle olmamis.

ESKENES dedi ki...

İbrahim Üzülmez'e gönderme yapmıştım orada. Ama, Amerikalı oyuncuların Nets'te oynamayı tercih etmeleri konusunda sizinle benzer düşüncelere sahibim.

hüsnükomser dedi ki...

Geleceğin kobesi morrow demedi demeyin..

hüsnükomser dedi ki...

Geleceğin kobesi morrow demedi demeyin..