Şansa denk geldiğim bir video. Transformers'ın bir bölümünde, Optimus Prime ve autobot'lar basketbol oynuyorlar. Müthiş bir şeklide NBA playoff'ları teması oturtulmuş...
25 Temmuz 2009 Cumartesi
Moon Cleveland'a Gitti

Farklı kelimeler kullanarak önceki yazdıklarımı aynen tekrarlamak istemiyorum. Buyrun okumadıysanız, önceki iki Moon yazıma linkler:
To the Moon and Back - 1
To the Moon and Back - 2
Blazers'a Torbadan Miller Çıktı

Neyse Miller'a biraz değinelim. Topu elinde tutmayı seven, gerekirse 10-15 saniye boyunca topla oynayıp 1'e 1 pozisyon yaratabilen ama genellikle arkadaşlarını oyuna dahil eden bir stili var. En azından Philly'deki son 2 sezonu hariç bunu kesinlikle söyleyebilirim. Bu iki yıl içinde skorer bir tarza bürünen Andre Miller, Elton Brand gibi normalde çoğu şeyi sineye çeken bir oyuncu tarafından bile pas vermediği için eleştirilmişti. Yani bir cümlede özetleyecek olursam: Blake'in çok daha fazla sorumluluk alan, elinde top tutan ama öte yandan üçlük özürlü versiyonu. Özellikle dış atış demedim, çünkü Miller üçlüğün 2-3 adım içerisinden bulduğu boş atışları leblebi gibi sokan bir oyuncu.

Kısacası Blazers serbest oyuncu torbasına elini daldırdı ve kendisine uyacak bir isim çekti. Lee veya Millsap'e yıllık 8-9 vermekten çok daha iyi olduğunu düşünüyorum. Daha önce Hidayet ile beraber gelmeleri durumunda çok yanlış bir seçim olacağını belirtmiştim. Şu anda ise Miller tek başına geldi, bu sebeple en azından ben kağıt üstünde bir problem görmüyorum bu transferle ilgili. İki sorun göze çarpıyor: Miller'ın 33 yaşında olması ve takımı şampiyonluk seviyesine çıkarıp çıkaramayacağı. Çünkü Portland'ın artık yapacak fazla bir hamlesi kalmadı. Eğer Oden beni utandırırsa, niye olmasın? Ama öbür türlü bazı takas ve ekstra oyunculara ihtiyaçları olduğunu düşünüyorum.
Labels:
Andre Miller,
Blazers
Marbury ile 24 Saat Yaşayın

Bu post'u yazdığım sırada duştan yeni çıkmıştı ve kendisine masaj yapıyordu. Merak edenlerin, 3-5 gülmek isteyenlerin önünde 12-13 saat kadar bir dilim olsa gerek bu olaya tanıklık etmek için.
Marbury'nin her kamera önüne çıktığında kafasının güzel olduğunu düşünüyorum. Nitekim şu anda da öyle gibi geldi bana. Garip bir adam gerçekten.
Labels:
Marbury
24 Temmuz 2009 Cuma
Sam Bowie'yi Anıyoruz: Oden

Oden dakika 1 gol 1 diyerek, mikro-kırık ameliyatı geçirdiği için NBA'deki ilk senesini tamamen kaçırdı. Zor zamanlarında, Blazers takımı ona sahip çıktı ve arkasında durdu. Hala da ona güveniyorlar. Ancak beklentilerini bir miktar aşağı çekmiş durumdalar. Bunun asıl nedeni Oden'ın çaylak yılında, bekledikleri seviyeye çıkamamış olması. İşin Blazers tarafından acı yanı, Przybilla'nın geçtiğimiz sezon boyunca Oden'ı gölgede bırakmasıydı. Hatta bana göre Billa'nın, oyunda olduğu dönemlerde, Blazers hem defansif hem ofansif olarak çok iyi gözüküyordu.

Zaten bu yazıyı kaleme almama sebep olan Kevin Pritchard'ın açıklamarında da bu yatıyor. Yazdıklarımın, başka kelimelerle ve kısaca dile getirilmiş hali diyebiliriz: "Biz Oden'ın boyalı alanda varlığını hissettirmesini, defans yapmasını, ribaund almasını istiyoruz. Hem 4 hem 5 numarayı savunabilmeli. Biz onun bunları yapabileceğini biliyoruz". Uzun forvetleri savunabilmesi için Oden'ın 40 fırın ekmek yemesi lazım. Ama 2.13'lük boyu ve 2.25'lik kol genişliği ile Pritchard'ın saydığı diğer şeyleri yapacak fiziksel donanıma kesinlikle sahip. Farkındaysanız Blazers GM'i hücum ile ilgili hiçbirşey söylememiş bile...

Majesteleri
Akşama kadar yoğun olacağım gibi gözüküyor. Yine de Jordan'ın şu kısa sözünü paylaşmadan edemedim
İnsanlar bana "Uçabiliyor musun?" diye soruyorlar. Buna cevabım "Evet, kısa süreliğine de olsa..."
Fotoğrafta da uçuyor zaten. Penny ise kaçayım derken mükemmel bir poster oluşmasını sağlamış.

Fotoğrafta da uçuyor zaten. Penny ise kaçayım derken mükemmel bir poster oluşmasını sağlamış.
Labels:
Michael Jordan
Spurs, Sessiz ve Derinden

Evet, Ratliff'in boyalı alanı rakiplere dar ettiği, içeride kuş uçurtmadığı günler çok geride kaldı. Ancak Spurs zaten böyle bir beklenti içerisinde değil. Daha önceki yazılarımda söylediğim gibi bir pivot eksikleri vardı. En azından maç başına 7-8 dakika arası pivot pozisyonunu idare etmesi için Ratliff'e başvurdular. Bu süre içerisinde 1-2 blok koyması ve defansta rakibi rahatsız etmesi Spurs'e yetecektir. Her ne kadar 36 yaşına gelmiş olsa da, Ratliff bu kadarını yapabilecek bir oyuncu. Zaten hala NBA'de barınabiliyorsa, bunun sebebi benim yukarıda saydıklarım.
Bu transfer için şimdiden Spurs'ün şampiyonluk şansını arttırdı demek tabii ki doğru olmaz. Çünkü dediğim gibi Ratliff çok kısıtlı süreler alacak. Ama bu, playoff'lar geldiğinde, yapacağı katkılarlarla Spurs'ün başarısında önemli bir rol oynayabileceği gerçeğini değiştirmiyor. Tıpkı PJ Brown'un Celtics'te yaptığı gibi.
23 Temmuz 2009 Perşembe
Tinsley Sorunu Çözüldü

Pacers ile Tinsley'nin ne üstüne anlaşmaya vardıklarının detayları takımın prensipleri gereği açıklanmayacakmış, hatta bu konu üstünde Pacers yorumda bile bulunmayacakmış. Bütün sene kenarda oturtup, bunu kabulleneceğini düşündükleri bir adama kaç para ödediklerinin bilinmesini istemiyorlar. Doğaldır. Kontratta kalan 14 milyon dolarının en az 10-12 milyonunu ödediklerini düşünüyorumn. Ama tamamen spekülasyon yaptığımı da belirtmeliyim.

Sahte Rapor

Neyse kısacası Odom henüz Lakers ile anlaşmamış. Bir dahaki raporda bakalım kime gitmiş olacak? =)
Odom Kaldı

Heat açısından da yararlı oldu, çünkü ellerindeki Beasley'i adeta harcayacaklardı. İnşallah Boozer'ı tek senelik kadrolarına katıp hem Wade'i mutlu ederler hem gelecek sene için çok daha esnek bir bütçeye sahip olurlar.
Edit: Odom kalmamış efendim henüz. Şuradan bakabilirsiniz.
LeBron'un Üstünden Basılan Smaç (Gerçek Video)
Evet oldukça güzel bir smaç ama öyle abartıldığı kadar yokmuş... Nike'ın videolara el koyma olayı olmasa, 1 hafta içine unutulup gidecekti belki de, şimdi yüzbinler belki de milyonlar youtube'dan bu videoyu izleyecekler.
Bu videoyla ilgili bağlantılar:
Hepimiz Tanığız Ama Neye?
Kobe'den Taş
Eğlenceli fake video
Labels:
LeBron
22 Temmuz 2009 Çarşamba
Shaq Eğlendirmeye Devam Edecek

Gerçekten say say bitmez bu adamın şov adına yaptıkları. Şimdi işi televizyona taşımış. Hazırladıkları program 18 ağustosta başlayacakmış ve adı "Shaq VS." olacakmış. Shaq, spor dünyasının en ünlü simalarıyla, onların çöplüğünde karşılacakmış. Eski dünya şampiyonu Oscar De La Hoya'yla boks yapıp, Serena Williams ile tenis oynayıp, Michael Phelps ile yüzme yarışına girecekmiş. Bunların yanında Albert Pujols'a karşı beyzbol sopası sallayıp, Kerri Walsh ve Misty-May Treanor ile voleybol oynayacakmış. Programın ilk bölümünde Amerikan futbolunun şampiyon olmuş oyun kurucularından Ben Roethlisberger ile kimin daha isabetli pas attığını göstermek için kapışacaklarmış.
Shaq, "Onlar işlerinde çok iyi olabilirler ama ben çok çalışıp onları yenmek için elimden geleni yapacağım" demiş. Hiçbirine karşı başarılı olamayacağını bilsem de, Shaq'ın şovmen ruhuyla yapacağı çılgın ve komik hareketleri youtube'dan izlemek için sabırsızlanıyorum. Ayrıca yukarıdakilere ek olarak Tiger Woods ile golfte kapışıp, Michael Johson ile yarışması lazım bence. Ama kesinlikle bütün bunların içinde en eğlencelisi Phelps ile yapacakları yüzme yarışı olacak gibi gözüküyor.
Labels:
Shaq
Florida - Vergi Cenneti


Görünüşe göre, Wade'in yoğun çalışmaları ile Odom gitgide Miami'ye doğru kayıyor. Miami açısından ne kadar doğru bir transfer olur çok tartışılır. Belki de Jazz'dan Boozer'ı 1 senelik olarak "kiralasalar" ardından gelecek yaz Wade'in yanına 2 tane yıldız ekleseler daha iyi olacak gibi. Ellerinde Beasley gibi güvendikleri genç bir uzun forvet varken Odom'da bu kadar ısrarcı olmaları beni şaşırtıyor.
Son olarak da belirtmeyi unutmuşum: Pivot Joel Anthony'nin anlaşmasını uzatmış Heat. Kontrattaki hiçbir detay verilmemiş ama verilebilecek en düşük miktar olduğu düşünülüyor. Bu da 850bin dolara tekabül ediyor.
Jerry Buss - Odom Pazarlığı
Tek kelimeyle: Mükemmel
Drew Gooden hakkında "Üçgen hücumu anlayacak kapasite yok" denmesi özellikle çok hoşuma gitti.
Drew Gooden hakkında "Üçgen hücumu anlayacak kapasite yok" denmesi özellikle çok hoşuma gitti.
Seneye Görüşmek Üzere

Artest Lakers'ın yolunu tuttu, McGrady de sezonun çok büyük bölümünü kaçıracak, kısacası Rockets'ı çok zor bir sezon bekliyor. Ayrıca Çinli pivotun önümüzdeki sezonun bitiminde kontratını iptal etme hakkı bulunuyor. Bunu kullanıp kullanmayacağı da bir muamma. Ama bana göre son 4 senedir sakatlıklar dolayısıyla Rockets'ı hep yarı yolda bırakan Yao, takımda kalıp kendisini affettirmek isteyecektir. Zaten gelecek yaz, son 5 sezonunu sakatlıklarla harcayan bir adama hangi takım ne kadar para verir, risk almaya ne kadar olumlu bakar? Bunlar da tartışılır.
Sen hele bir sağlam dön de, bir sonraki sezon görüşürüz koca dev.
Bulls Yoğurdu Üfleyerek Yiyecekmiş

Röportajın geri kalanında Gasol takası, Gordon'un gitmesi, geleceğe yönelik planlar gibi merak edilen konulara son derece güzel ve akıllıca cevaplar vermiş. Eminim okumaya üşenenler olacaktır, içinden güzel bir bölüm alarak bitireyim:
"%2 şans ile draftta ilk sırayı kazandık ve Rose'u seçtik. Evet çok şanslıydık. All-Star kalitesinde bir oyuncu aldık. Takımı satın aldığımda da, Jordan'ın nasıl bir oyuncu olacağını kimse bilmiyordu. Birşeyleri başarmak için şans da gerekir. Eğer birisi, sadece zekası ve çalışkanlığı ile başarılı olduğuna inanıyorsa, düşüşe geçmesi yakındır."
21 Temmuz 2009 Salı
Magic'in Son Parçası


Magic'te müthiş bir derinlik oluştu. Şampiyonluk için maddi olarak her türlü fedakarlığı yaptılar. Bakalım hasat zamanı neler olacak.
Labels:
Magic
Günün Eğlencesi - 3

"Detroit 100 sayının üstünde atıp, rakibini de 100 sayının altında tuttuğu maçların neredeyse hepsini kazanıyor."
Açıklama zaten komik ama "neredeyse hepsini" diye özellikle belirtmesi olaya bambaşka bir boyut katıyor.
Labels:
Eğlence
Ne Demek, Asıl Ben Teşekkür Ederim

Indiana koçu Jim O'Brien ve genel menajer Larry Bird'ün kendisi üstünde çok emeği olduğuna değinen Jack: "Beni verimli olacağım pozisyona koyup, bol süre vererek 20 milyonlık kontatı almamda büyük pay sahibi oldular. Ben Pacers'da kalmak istiyordum ama olmadı, onlara hep borçlu kalacağım" demiş.
Bunun karşılığında Pacers'dan Larry Bird de lüks vergisi ödememek için Jack'i takımda tutmadıklarını ima ederken: "Çok zor bir karardı çünkü Jack geçen sene takıma neler verebileceğini gösterdi. Gerek saha içinde gerek saha dışındaki katkılarından dolayı ona teşekkür ediyoruz ve Toronto da çok başarılı olmasını diliyoruz."
Aceba hem oyuncunun hem takımın böyle güzel açıklamalarda bulunduğu kaç tane transfer vardır? Çok hoşuma gitti paylaşmak istedim. Bu arada Jack unutmuş olabilir ama ben hatırlatayım. Kendisine en başta güvenen McMillan'a da borçlu bu yeni alacağı kontratta.
İstenmeyen Adam

20 haziran New York ---> Memphis
2 temmuz Memphis ---> LA Clippers
20 temmuz LA Clippers ---> Minnesota
Gerçekten her gittiği takımdan kovuluyor, artık nasıl bir karaktere sahipse kendisi bilemeyeceğim. Belki Richardson bir rekor kırabilir bu sene: Batının en hızlı takım değiştiren basketbolcusu olarak...
Şaka bir yana, Minnesota çok büyük ihtimalle son durağı olacaktır. Çünkü Richardson'ın 9 milyon dolarlık 2010'da biten kontratı Timberwolves için son derece kıymetli. Verdikleri adamlardan Madsen ve Smith'in toplam 5 milyonluk kontratları bitiyor. Gelecek yaz için 4 milyon dolar kar ettiler diyebiliriz. Bunun dışında takımın eksikleri ve fazlalarına baktığımızda çok mantıklı bir hareket olduğunu görüyoruz. Ellerinde hiç şutör guard yokken, iyi veya kötü bu senelik o mevkiyi idare edebilecek bir oyuncuyu kadrolarına kattılar. Ayrıca ellerinde Flynn varken ve son 2-3 gündür ibre Rubio'nun da gelmesine doğru dönmüşken, Telfair'ı göndermiş oldular. Belki de bu takas Rubio'nun geleceğine bir işaret de olabilir. Son olarak da Kevin Love'ın gelişimini adeta engelleyen Craig Smith'i de gönderdiler. Clippers'da ise Telfair, Davis'i yedeklerken, Smith de Griffin'in arkasında olacaktır. Pek önemli bir hamle olduğunu söyleyemeyiz.
Kısacası diğer takımlar tarafından istenmeyen adam ilan edilen Richardson, Wolves'a ilaç gibi geldi diyebiliriz. Hayırlı olsun.
Labels:
Clippers,
NBA,
Timberwolves
20 Temmuz 2009 Pazartesi
Nash Uzattı

Eğer gökyüzünden yıldız yağacak olan 2010 yazını aktif geçirmek istiyorlarsa, ilk yapmaları gereken şey Jason Richardson'ın şişkin kontratını bir takıma kakalamak, arıdndan da Amare ile sözleşme yenilemek. Bu hamlelerden sonra ancak gelecek yaz sezonunda bir yıldızı kadrolarına katabilirler. Kerr'ün 3 senedir yaptıklarına bakınca kulağa imkansız geliyor, biliyorum...
Fotoğrafı merak edenlere: Nash 2 sene evvel playoff'larda Parker ile çarpışmış ve burnunu yarmıştı. Oluk oluk kan akarken, kendisi oyuna girmek için ısrar etse de hakemler izin vermemişti. Bu da ertesi maçta, seyircilerden bir görüntü...
Şampiyonluk Sözü

Hem kendi oyuncularını motive etmek hem de rakiplere göz dağı vermek için yapılmış açıklamalar. Etkili olur mu? Bence evet. Özellikle de yıllar boyunca göz önünde olmaktan hoşlanmayan bir koçun böyle açıklamalar yapması, takımına ne kadar güvendiğini gösteriyor. Muhtemelen son 2 yılda dile getirilen "Spurs artık yaşlandı, bitti" sözlerinden de sıkılmış olacak ki böyle bir demeç verme gereği duydu. Eminim Jefferson, McDyess ve Blair'ın bu açıklamalardan sonra kendilerine olan güvenleri artmıştır.

Peki gelelim asıl konuya, Popovich'in kovulma ihtimali nedir? Öncelikle Spurs şampiyon olamasa bile kovulmayacağın neredeyse kesin olduğunun altını çizeyim. Ardından onu bir kenara bırakıp şampiyon olma ihtimallerine değineyim. Batıda şu anda en güçlü takım olduklarını düşünüyorum. Odom'un Lakers'a geri dönmesi, iki takım arasında yeniden dengeyi sağlar. Onun dışında olası bir NBA Finalleri serisinde Howard veya Shaq gibi pivotlara karşı Duncan-McDyess ikilisinin yetersiz kalmaları çok olası. Bu yüzden halen Spurs'ün bir pivot arayışında olmaması bana son derece ilginç geliyor. Yine de, ne Magic ne Cavs'e kolay kolay boyun eğeceklerini düşünmüyorum.
Şampiyonluğa oynayan bütün takımlar kadrolarını kat kat güçlendirmişken, ilginç bir açıklama gerçekten... Medya ve diğer takımların taraftarları gelecek haziran ayında bu sözleri Popovich'e hatırlatacaklar mı, hep beraber göreceğiz.
Labels:
Spurs
To the Moon and Back - 2


Aslında bu konudaki en iyi tercih, tabii ki uzun forvet mevkisinde tecrübesi olan Artest olacaktı. Ama RonRon, Lakers'ın çok istekli olması sebebiyle onları tercih etti. Cavs de muhtemelen Odom'a istediği parayı veremeyeceklerinden dolayı Moon'u tercih etmiş. Heat'in eşleşmemesi durumunda hayırlı olsun diyorum. Bana kalırsa bu transfer üç taraf için de hayırlı olacaktır.
19 Temmuz 2009 Pazar
Iverson = Para

Efsane savunma bitti

Son 10 yıl içinde işin savunma yönü ele alındığında, hep ligin tepesinde olan Detroit gelecek sene bu alanda "New York havası" oynayacak gibi gözüküyor. Eğer bu isimlerle bir şekilde savunma yapmayı başarabilirlerse hem Kuester'ı hem Dumars'ı ne kadar tebrik etsek az kalır.
Labels:
Pistons
Temiz hava sahası

Labels:
Genel haber
Andersen in, Yao out

Yao'nun gelecek senenin çok büyük kısmını kaçıracağı zaten belliydi. Bu yüzden Rockets takımı, deli gibi uzun oyuncu arıyordu. 4-5 gün kadar önce Hawks'tan, ilerideki bir ikinci tur draft hakkı karşılığında Andersen'in haklarını almışlardı. Bunu yazmak için Andersen ile sözleşme imzalamalarını bekliyordum, kısmet bugüneymiş. Rockets genel menajeri Morey karşılığında adeta hiçbir şey vermeden, Avrupa'nın en iyi uzunlarından birini kadroya kattı. Hatırlarsanız 2 sene evvel benzer bir takas ile Spurs'den Scola'nın haklarını almışlardı.
2 yıllığına 4.8 milyon dolar vereceklermiş Avustralyalı pivota. Gerçi pivot dedim ama NBA'de pivot oynamak için biraz "yumuşak" kalabilir. O yüzden uzun forvet mevkisine çekilebilir yani Rockets aradığı pivotu henüz tam anlamıyla buldu diyemeyiz. Kendisinin özellikle son 3-4 yıl içinde dış şutlara olan yatkınlığının arttığını ve bu artık tarzdaki oyunu tercih ettiğini zaten biliyoruz. Defansta ise NBA'in sert uzunlarına karşı bir hayli zorlacaktır. Nitekim sertliğiyle tanınmadığı gibi, bu yetenekli adam blok denen hareketin basketbolda var olduğundan bihaber diyebiliriz.

Son olarak Andersen'i NBA'den biriyle kıyaslayacaksak, Mehmet'in pota altında daha iyi post hareketlerine sahip versiyonu diyebiliriz. Ancak birebir yapılan savunmada bizim yıldızımızın sergilediği sertlikte olmadığını belirtmeliyiz. Tabii ki bunun karşılığında da çok daha çabuk ayaklara sahip kendisi...
Labels:
David Andersen,
Rockets
Yoncalar transferi bitirdi mi?


Bakalım Celtics transfer sezonunu sonlandırmış mı olacak yoksa başka bir rotasyon oyuncusunun peşine mi düşecek. İpler Pacers'ın elinde.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)