BIY AD

12 Aralık 2009 Cumartesi

12 Aralık Programı

13 Aralık Pazar 02:00 / Indiana Pacers - Washington Wizards
13 Aralık Pazar 02:30 / Golden State Warriors - Detroit Pistons
13 Aralık Pazar 03:00 / Boston Celtics - Chicago Bulls
13 Aralık Pazar 03:30 (NBA TV) / Portland Trail Blazers - Milwaukee Bucks
13 Aralık Pazar 03:30 / Charlotte Bobcats - Dallas Mavericks
13 Aralık Pazar 04:00 / Phoenix Suns - Denver Nuggets
13 Aralık Pazar 04:00 (NTV Spor) / Los Angeles Lakers - Utah Jazz
13 Aralık Pazar 05:00 / Minnesota Timberwolves - Sacramento Kings

- Ersan'ın karşısında uzun olmasına rağmen şut ağırlıklı oynayan ve bu şutlarının bloklanması imkansız olan Aldridge var. Ersan'ın hücumda tabii ki yine çabukluk avantajı var. Ayrıca Aldridge boyalı alanda pek fazla post-up yapmadığı Ersan'ın fiziksel olarak çok zorlanmayacağını düşünüyorum. Orta mesafe şutlarında boş bırakmamaya dikkat etmesi lazım Ersan'ın. Gününde olduğunda otomatik sokuyor bunları Aldridge. Ayrıca NBA'in parkeyi en çabuk kateden uzunlarından biri olduğunu söylememiz lazım Aldridge'in. Sert olmayan ve ribaundlardaki isteksizliğiyle eleştirilerin hedefi olan Aldridge'e karşı çok iyi bir maç çıkarabilir Ersan. Umarım lanetlemem =)

- Dün Magic'i yenen Phoenix ile Denver'ın kapışması izlenesi maçlardan biri bana göre.

İki tane rövanş maçı var: Boston-Chicago ve Lakers-Utah. Evde oynayan takımlar, bu sezon daha önce, karşılaştıkları takıma deplasmanda çok farklı yenilmişlerdi.

- Kobe maç kaçırmayacağını açıkladı yani bu gece Mehmet'e karşı forma giyecek. Eğer Kobe'nin eli dediği kadar çok ağrıyorsa, Lakers takımında bu kadar çok hücum silahı varken biraz daha pasif takılmasını bekleyebiliriz. Mehmet'in ise karşısında Odom olan dönemlerde zorlanmasını ama Gasol'e karşı hücumda iyi bir performans sergilemesini bekliyorum. Defansta ise hem Boozer hem Mehmet'in işinin ne kadar zor olduğunu söylememe gerek bile yok herhalde.

- Chicago'nun ise işi çok zor. Daha dün delicesine bir tempoda Warriors ile oynadılar, üstelik sadece 7 kişiyle oynuyorlar. Karşılarında da Celtics savunması var. Ayrıca Celtics üstüste 10. maçını kazanma peşinde. Bu tip serilerin beklenmedik maçlarda sona erdiğine sık sık şahit oluyoruz. Ama ben yine de Chicago'nun kazanmasını mucize olarak gördüğümü söylemeliyim.

- Charlotte-Dallas mücadelesinde ise, Dallas evinde oynamasına rağmen dün Miami'de oynadılar. Charlotte ise Dallas'ın dibinde, San Antonio'da maç yaptı. Charlotte dün fark yemiş olsa da bugün daha yakın geçen bir maç izleyeceğimizi düşünüyorum.

Profesyonel Kuş


Link

Kuş derken bahsettiğim oyuncu tabii ki 'Birdman' lakaplı Chris Andersen. Duruşuyla, hareketleriyle, stiliyle rakip takım taraftarları tarafından sevilmeyebilir ama bu adama saygı duymalısınız.

Ben mi? Arada sırada gıcık olsam da, içten içe sempatik bulurum Birdman'i. 2 yıl ara verdikten sonra dönüp şu anki formunu yakalamasıyla zaten saygı duyuyordum ama bu videoyla daha da bir sevdim ve saygı duydum.

Videonun özeti: "Bazı oyuncular benden çok çalışıyorlar, bu nedenle ben de sabahın 6'sında buradayım ve geri kalan oyunculardan daha çok çalışıyorum."

11 Aralık'tan Notlar

Stan Van Gundy duy beni:
Keşke uyumasaydım da izleseydim şu maçı. Howard'ın sayıya gideceği pozisyonlarda Suns faul yapmış kendisine ve Howard 7/18 isabet bulmuş serbest atışlardan. Bu nedenle de maçta sadece 1 evet sadece 1 şut kullanmış Howard. Yok artık... Şu anda indiriyorum maçı ve izleyeceğim, çok merak ettim gerçekten. Onun dışında Magic, Howard kilitlenince üçlükleri iyice abarmtış 38 tane üçlük kullanmışlar. Toplam kullandıkları 76 saha içi atışın tam yarısı. Abartının daniskası. Sadece şu nedenle yenilgiyi sonuna kadar haketmişler bence. Stan Van Gundy yumruğunu masaya vurmalı ve takımı boyalı alandan oynamaya zorlamalı. Bu şekilde normal sezonda ilk 3'e rahat girilir ama playoff'larda şu sistemle hiçbir başarı gelmez.

Günün X-faktörü:
Tyler Hansbrough bench'ten müthiş katkı yaptı takımına. 21 sayı ile kariyer rekorunu kırdı. Ayrıca bu sayıların büyük çoğunluğu 3. çeyrekte gelmiş. 7 ribaund ve 3 top çalması da var ayrıca.

Aldridge karşısında çok zorlanan Hickson'ın yerine oyuna giren Varejao 22 sayı, 10 ribaund, 2 top çalma ile oynayıp maçın kopmasını engelledi. Benim çok rahat geçmesini beklediğim maçta Varejao'nun bu ekstra katkıları olmasa Cleveland az kalsın kaybedecekmiş.


Bench:
Houston ile Philly arasındaki farkı oluşturan şey bench katkılarıydı. Şöyle ki: Houston bench'i 14/27 isabetle 46 sayı üretirken, Philly'deki yedekler 2/16 isabetle 6 sayıda kaldılar. Louis Williams ile Speights'in dönmesi bu sorunu çözecektir diye düşünüyorum. Maçın ilk yarısını tamamıyla izledim. Philly lehine fark 15'lere kadar çıkmıştı ancak başta Jrue Holiday olmak üzere Philly yedeklerinin Houston yedeklerine karşı ezilmesi sonucunda, fark kapandı. İkinci yarıyı, diğer maçlara baktığım için izleyemedim.

Defans iş başında:
Son birkaç maçtır rakiplere az sayı imkanı veren Raptors için "Asıl Atlanta'ya karşı göreceğiz defanslarını" yazmıştım. Fakat Bucks 117 sayı atarak "Hawks'a gerek yok biz de yeteriz" demişti. Şimdi de Hawks bir darbe vurmuş Toronto'ya. İlk 3 çeyrekte 89 sayı yemişler. Açıkçası Hedo'nun olması bile benim Toronto maçlarını izlemem için yeterli bir neden olamıyor...

İlkinde ironi vardı ama bunda yok. Bulls tam 16 top kaybı yapmış, 1/13 ile üçlük atmışlar ama Warriors'ı %38 şut isabetinde tutarak maçı kazanmayı başarmışlar. Ayrıca aldıkları 15 hücum ribaundunu da unutmayalım. Brad Miller'ı ilk 5'e yerleştirerek bir değişiklik yapmış Del Negro ve başarılı olmuş - defansif olarak Miller'ın bir artı getirdiğini sanmıyorum o ayrı.

Günün hayvan performansı:
Erick Dampier tabii ki burada yer alacak. 20 sayı 17 ribaudn 2 blok. Tabii ki sayılarının neredeyse hepsi futboldaki deyimle "Al da at" tarzındaki asistlerle geldi ama olsun. Paranın peşinde koşuyor Dampier. Jermaine'siz pota altına karşı bile olsa, 17 ribaund sonuçta.

Komutan Nash, Magic'e "Biz Dwight yerine Amare'yi koyarak bu sistemi 6 yıldır oynuyoruz" demiş. 20 sayı 18 asist ile takımını mükemmel yönetmiş ve 28 sayı atan Amare ile maçı kazandırmışlar.

Kesik kesik olarak 10 dakikasını izlediğim maçta, LeBron 33 sayı, 7 ribaund, 7 asist ile oynamış. Oynamış diyorum çünkü benim izlediğim dönemde Portland müthiş bir hücum performansı göstererek, Andre Miller'ın yardımlarıyla 10 sayı kadar önde götürüyordu maçı. Hatta 2/2 üçlük ile kendisinden beklenmeyen hareketlere imza attı.

Kevin Durant'ın 32 sayı 10 ribaund, 4 asisti fazla gelmiş Memphis'e.

Boşa kürek çekenler:
Dirk Nowitzki görünümlü bir Udonis Haslem izledik dün gece. Evet Haslem zaten kendisini orta/uzak mesafe şutlarıyla tanımlayan bir uzun forvet ama dün gece ilk 8 şutunda isabet buldu ve 9/10 isabetle geceyi tamamladı. Bunların yanılmıyorsam 7 veya 8 tanesi şut idi. 22 sayı buldu, 10 ribaund aldı. Harika oynadı, Miami'nin maça tutunmasını, daha doğrusu farkın 20'lere çıkmamasını sağlayan 1 numaralı adamdı. Q-Rich'in sakatlığı nedeniyle sadece 7 dakika aldığı maçta Heat üçlüklerde çok büyük sıkıntı çekti (2/12).

Aslında Zach Randolph gibi bir kara delik ve takım kimyası öldürücüyü buraya koymak istemezdim ama 19 sayı 20 ribaund ile oynayınca zorunda kaldım. Üstelik 20 ribaundun 11'i hücum ribaundu.

39'da 30:
Dallas 39 şut isabetinin 30'unda asist yaptı dün gece. Müthiş top dolaştırdılar. Barea 10 asistle ve kendini aştı, tabii Kidd'in 10'unu da unutmayalım. Ancak şunu da belirtmem lazım ki, Jermaine'siz bir pota altına karşı bile içeriden pek skor bulamadılar, yine şut ağırlıklı oynadılar.

Üçlükler:
13/25 ile atan Knicks'e karşı, Hornets 6/27 isabette kalınca maçı farklı bir şekilde kaybetmiş. Maçın son 6 dakikasına berabere girilmiş. Bu noktadan sonra Knicks 6 hücum üstüste üçlük bulmuş ve maçı 2 dakika kala koparmışlar. 3'ünü Duhon, ikisini Harrington atmış.

Bir başka ilginç istatistik de Grizzlies ile Thunder arasında ortaya çıkmış. Sırayla iki takımın üçlük yüzdesi: 4/18 ve 4/19. Baya başarılı...

Magic - Suns maçında tam 66 üçlük kullanılmış. 38'i, yukarıda belirttiğim gibi Magic'e ait.

Takımı baltalayan:
Tyson Chandler'dan tam 8 top kaybı. Sen kimsin ya? Wade-Kobe-LeBron bile 8 top kaybı yapınca takım arkadaşlarından özür diliyorlardır... Ortalama 5 sayı ile oynayan bir adam faul problemi nedeniyle sadece 22 dakika oyunda kaldığı bir maçta, 8 top kaybı yapıyorsa oturup bir düşünmeli. Spurs-Bobcats maçını ilk yarının ortalarına kadar izledim, maç kopmaya başlayınca uyudum. İyi ki de uyumuşum şu adamın ikinci yarı yaptığı hataları görmemişim. Delirirdim herhalde monitörün başında.

Kırık parmakla 20 sayı:
Kobe... Şuradaki ufak yazıyı okuyup videoyu izleyin yeter.

Türkiye'ye Gelecek Son 4 Takım Belli Oldu

Ülkemizde düzenlenecek 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası'nda 4 tane kontenjan açıktı. Katılacak son 4 takıma FIBA "Wild Card" ile katılma hakkı - yani özel kontenjan hakkı diyebiliriz - verecekti. Bugün yapılan toplantıda belli olmuş Wild Card ile 2010 Dünya Şampiyonası'na katılacak son 4 takım: Almanya, Litvanya, Rusya ve Lübnan.

Almanya'da Nowitzki geleceğini açıklamıştı, Almanya basketbol federasyonu başkanı da "Bize Wild Card verilirse Nowitzki zaten gelecek, bundan yana bir şüphe olmasın" şeklinde açıklamalarda bulunmuştu. Kaman'ın da milli takıma katılması bekleniyor. Litvanya ve Rusya'nın da bu özel hakkı alacağını düşünüyordum. Ama keşke Lübnan yerine Dominik Cumhuriyeti gelseydi. FIBA Americas'da harika oynamışlardı ama Garcia'nın sakatlığı nedeniyle ilk 4'e girememişlerdi. Hatta şöyle de bir istatistik var, Dominik Cumhuriyeti'nin turnuvada aldığı 4 mağlubiyetin hepsi, turnuvayı ilk 4'te bitiren takımlara karşıydı. Al Horford - Charlie Villanueva ve Francisco Garcia'yı burada izlemek çok istiyordum. Hakediyorlardı da gelmeyi... Sağlık olsun.

Gruplar 3 gün sonra yani 15 Aralık'ta çekilecekmiş.

Kobe İnsan Değil

Dün Minnesota'ya karşı sağ işaret parmağında ufak bir kırık oluşan Kobe, bir tür köpükle sarılan parmağıyla oynamaya devam etmiş. Sağ elini kullanmaktan sık sık kaçınmış ve maçta birkaç kere sol eliyle pas-turnike-kısa mesafeli şut denemesinde bulunmuş. Çoğunda da başarılı olmuş. Ama şu aşağıda videosunu verdiğim nedir ya? NBA'deki oyun kurucuların birçoğu şu pası, tek sağ eli geçtim, çift elle bile atamazlar. Gerçekten inanılmaz.


Link

Kardeşini Kıskanmak

Robin Lopez'e yeni dank etmiş hayatın adil olmadığı. Geçen gün antrenmanda Steve Nash'in mükemmel bir asistinde bomboş smaca kalkıp, başarısız olunca takım arkadaşları onunla dalga geçmişler. NBA'de fırtınalar estiren ikiz kardeşi Brook Lopez kadar yetenekli olmadığını, o anda idrak eden Robin, sinirlenip salonun kapısına kafa atarak, kapının camını kırmış.

İşin geyiğindeyim. Aslında 3'e 3 yaptıkları bir maçı kaybettikleri için sinirlenip kırmış camı. Ama her şekilde antrenman sonrası cam kırmak için kafasında bir hayli sorunla cebelleşiyor olsa gerek. Suns yönetimi ona maç cezası vermeyi düşünmüş ama sonra vazgeçip sadece para cezası vermiş.

Not: Bu sezon bir maçta 6.5 dakikada 4 top kaybının yanına 1 tane bile pozitif istatistik ekleyemeyen Robin Lopez'e buradan selam ediyorum.

11 Aralık Programı

12 Aralık Cumartesi 02:00 / Houston Rockets - Philadelphia 76'ers
12 Aralık Cumartesi 02:00 / New Jersey Nets - Indiana Pacers
12 Aralık Cumartesi 02:00 / Atlanta Hawks - Toronto Raptors
12 Aralık Cumartesi 02:30 (NTV) / Dallas Mavericks - Miami Heat
12 Aralık Cumartesi 03:00 (NBA TV) / Golden State Warriors - Chicago Bulls12 Aralık Cumartesi 03:00 / Oklahoma City Thunder - Memphis Grizzlies
12 Aralık Cumartesi 03:00 / Portland Trail Blazers - Cleveland Cavaliers
12 Aralık Cumartesi 03:00 / New York Knicks - New Orleans Hornets
12 Aralık Cumartesi 03:30 / Charlotte Bobcats - San Antonio Spurs
12 Aralık Cumartesi 05:30 / Orlando Magic - Phoenix Suns
12 Aralık Cumartesi 05:30 (NBA TV) / Minnesota Timberwolves - Los Angeles Lakers

Maçlara yorum yazacak vaktim yok. Belki gece döndüğümde birşeyler çiziktiririm.

Tek birşey söyleyeceğim. NBA TV'deki maçların birinde kötü giden 2 takım, diğerinde ise NBA'in en iyisi ile 2. en kötüsü karşılıyor. Heat - Mavericks'i izleyin pişman olmazsınız. Maç 3. çeyrekte kopsa bile Wade-Nowitzki izlemiş olacaksınız. Ben o maçı izleyeceğim en azından, orası kesin.

Houston-Philly yakın bir maç olacak bence. Aslında deplasmanda bile olsa, favori Houston (Bahis oranlarına göre de, -3 handikap verilmiş). Ama Philly, artık abuk bir hal alan 11 maçlık mağlubiyet serisini sona erdirebilir...

Cleveland'ın da Blazers'a karşı rahat bir galibiyet almasını bekliyorum. Webster veya Roy'un karşısında LeBron'un neler yapabileceğini düşünemiyorum. Hele bir de maçın başlarında Billa, Shaq yüzünden faul problemine girerse...

Edit: İmla

11 Aralık 2009 Cuma

All-Star'daki 10 İsimden 7'si Belli

Oylamaların ilk sonuçları gelmiş. Ortada kesin birşey yok ama oy sayılarına bakacak olursak LeBron, Garnett, Wade, Dwight Howard, Carmelo, Kobe ve Amare'nin All-Star ilk 5'lerindeki yerleri garantiye yakın. Belki Amare zorlanmaya devam ederse ve Bynum bu formunu biraz daha yukarıya çıkarırsa, bu ikili yer değiştirebilir. Daha toplam ulaşılacak oyların yaklaşık 5'te 1'i verilmiş olmasına rağmen diğer 6 isim rakiplerine çok fark atmış durumdalar. Oy sayılarını aşağıda verdim.

Bana göre sezonun ilk 3-4 haftası, oy vermek için çok erkendi. O nedenle oylarımı şimdi veriyorum:

Doğu: Wade, Vince Carter, LeBron, Bosh, Dwight Howard
Batı: Paul, Kobe, Carmelo, Nowitzki, Bynum

Aşağıdaki oy sayılarına ithafen 1-2 cümle de yazayım. Öncelikle Shaq'ın ilk 5'te çıkmayacağı belli ama doğudaki koçlar Shaq'ı All-Star'a almamak gibi bir hata yaparlarsa çok büyük kayıp olacaktır. Ama geçtiğimiz seneki eğlencenin ardından bu sezon o hataya düşeceklerini sanmıyorum. Bana göre Shaq emekli olduktan sonra bile All-Star maçlarına çağırılmalı...

T-Mac konusunda ise 1001 tane şey yazılıp çizilmiş zaten internet ortamında. Gerçekten açıklaması yok. Belki de Houston'lılar, T-Mac'in dönüşünü engelleyen/erteleyen takımlarına bir tepki koyuyorlardır. Ama açıkçası bilmiyorum Houston taraftarları bu T-Mac olayı hakkında ne düşünüyorlar. Tamamen komplo teorisi...

Ayrıca ilginç bir ayrıntı olarak, doğudaki guard'ların inanılmaz formsuz olmaları dikkat çekiyor.

Sizin seçimleriniz kimler?

Şu ana kadar çıkarılan oy sayıları ise şöyle:

Doğu Konferansı:
Forvetler: LeBron James (Cle) 649,327; Kevin Garnett (Bos) 533,187; Chris Bosh (Tor) 303,550; Paul Pierce (Bos) 131,379; Josh Smith (Atl) 109,404; Danny Granger (Ind) 100,122; Andre Iguodala (Phi) 75,146; Michael Beasley (Mia) 58,461; Hedo Turkoglu (Tor) 55,416; Rashard Lewis (Orl) 46,073; Luol Deng (Chi) 37,428.

Guardlar: Dwyane Wade (Mia) 672,227; Vince Carter (Orl) 292,002; Gilbert Arenas (Was) 212,526; Ray Allen (Bos) 208,276 Derrick Rose (Chi) 196,059; Allen Iverson (Phi) 136,976*; Joe Johnson (Atl) 118,964; Rajon Rondo (Bos) 113,371; Jose Calderon (Tor) 68,084; Mike Bibby (Atl) 48,935.

Pivotlar: Dwight Howard (Orl) 625,279; Shaquille O'Neal (Cle) 206,657; Andrea Bargnani (Tor) 67,310; Al Horford (Atl) 52,747; Andrew Bogut (Mil) 45,920; Brook Lopez (NJ) 39,420; Jermaine O'Neal (Mia) 38,956; Rasheed Wallace (Bos) 36,855; Kendrick Perkins (Bos) 19,408; Brad Miller (Chi) 17,188; Tyson Chandler (Cha) 14,062; Samuel Dalembert, (Phi) 13,969.

Batı Konferansı:
Forvetler: Carmelo Anthony (Den) 588,958; Dirk Nowitzki (Dal) 366,300; Pau Gasol (LAL) 280,758; Tim Duncan (SA) 271,321; Kevin Durant (OKC) 177,205; Trevor Ariza (Hou) 168,167; Shawn Marion (Dal) 161,653; Luis Scola (Hou) 134,321; Ron Artest (LAL) 99,209; Lamar Odom (LAL) 85,817; LaMarcus Aldridge (Por) 70,588.

Guardlar: Kobe Bryant (LAL) 692,518; Tracy McGrady (Hou) 281,545; Steve Nash (Pho) 272,135; Chris Paul (NO) 248,049; Jason Kidd (Dal) 207,247; Jason Terry (Dal) 131,422; Aaron Brooks (Hou) 131,167; Chauncey Billups (Den) 112,509; Brandon Roy (Por) 106,416; Deron Williams (Utah) 94,715; Manu Ginobili (SA) 75,392.

Pivotlar: Amar'e Stoudemire (Pho) 447,776; Andrew Bynum (LAL) 299,484; Nene (Den) 90,439; Marc Gasol (Mem) 75,765; Greg Oden (Por) 73,874; Al Jefferson (Min) 48,676; Antonio McDyess (SA) 46,323; Mehmet Okur (Utah) 35,606; Marcus Camby (LAC) 35,471; Andris Biedrins (GS) 28,287; Emeka Okafor (NO) 19,827; Spencer Hawes (Sac) 10,733.

Eski Günler

Kevin McHale, bundan 20 sene önce LeBron'un bench'te dansetmesine Celtics'in nasıl bir tepki vereceğini şu sözlerle açıklamış:

"Eğer bir oyuncu o şekilde dansedederse, koç yanımıza gelir ve sorardı: 'En az faulü olan uzunum hanginiz?'. Elini kaldırana da 'İçeri penetre etmesine izin vereceğiz, sonra sen onu yere yapıştıracaksın.' derdi.

Sonra da yerdeyken gidip 'Şu anda dansedecek halin var mı?' derdik. Dans problemi böylece ortadan kalkardı."

Harika. Eski günlerdeki sert, acımasız ve patronun kim olduğunu göstermeye yönelik olan mantaliteyi McHale çok güzel özetlemiş. Gerçi ufak bir ayrıntı var kaçırdığı. LeBron'u dediği gibi yere yapıştırabilecek uzun sayısı NBA'de 4-5'i geçmez herhalde. Adama vuran yere yıkılıyor.

Bu arada McHale'ın geçmişte ne kadar acımasız olduğunu gösteren bir sahneyi vereyim, daha önce de paylaşmıştım:

10 Aralık'tan Notlar

Hangi Osmanlı tokadı?
Deron Williams bana bu soruyu soruyor olsa gerek. Evvelsi gece Lakers'dan son çeyrekte ağır darbe yiyen Jazz'ın düne toparlanamayacağını düşünüyordum. 32 sayı, 15 asist ve 8 ribaund ile liderlik nasıl yapılır göstermiş Deron. 21 sayı, 11 asist ikinci yarıda gelmiş. İkinci çeyrekte Magic farkı 17'lere kadar çıkarmışken, Boozer ile beraber oyuna ağırlıklarını koymuşlar. Harika bir geri dönüş gerçekleştirmişler. Olağan dışı bir şekilde kullandıkları 46 serbest atış da dikkatimi çekmedi değil. Gerçi bunların sadece 30'unu sayıya çevirmişler.

11 dakika şut kullanmamak?
Jazz'ı övdük ama biraz da Magic'i eleştirelim. Dwight Howard'ın maçın son 11 dakikasında şut kullanmaması ne demektir? Bu nasıl bir üçlüğe bağımlılıktır. Magic'in sene başında oyununun çok dengeli olduğunu yazıyordum ama son 3-4 haftadır fazlasıyla üçlüğe yöneldiler. İçeri penetre edenler de boyalı alana asist yapmak yerine topu dışarı çıkarmayı tercih ediyorlar. Ayrıca farklı öne geçtikleri maçlarda rakibi küçümseyip, maçı pek sallamamaya başlıyorlar. Başında Deron gibi bir oyuncu olan kaliteli takımlar, bu tarz amatörce hareketleri affetmiyor, bir çeyrekte (3.) tam 38 sayı gönderiveriyor potanıza.

X-faktörü:
C.J. Miles, fanatik Utah'lı bir arkadaşımın ısrarla "küçük Kobe" dediği Miles sakatlıktan döndü ve maçı Utah'a kazandırdı. Kenardan gelip 22 sayı buldu, harika oynadı.


Boşa kürek çekenler:
Carmelo 28'de 16 gibi abuk bir yüzdeyle tam 40 sayı göndermiş Pistons potasına ama galibiyete yetmemiş.

Vince Carter 11/12 serbest atış isabeti bulduğu maçta tam 34 sayı, 6 ribaund, 3 asist üretti ama mağlubiyete engel olamadı.

17-12-16-18-21:
Arenas eski Arenas'a dönüşmedikçe Boston'a karşı şansları yok demiştim. Bu sezon beklentilerden uzak olan oyun kurucu, dün 11/23 gibi bir guard için harika olan bir yüzdeyle 25 sayı üretmiş. Bir de faul atışlarında bildiğimiz Arenas gibi olsaymış, maçı beraberliğe taşıyabilirmiş ama iki serbest atışı birden kaçırmış. Ardından da maçın son hücumunda önce Arenas ardından hücum ribaundunu alan Foye üçlükleri kaçırınca maçı Celtics kazanmış. Rondo'nun 21 sayısı ve 11 asisti galibiyette önemli olmuş ama Celtics'in ilk 5'indeki skor dağılımı gerçekten muazzam: 17-12-16-18-21...

Günün sürprizi:
Oyun kurucusu "bitmiş" olarak bakılan 35'lik Atkins olan, forvette Jerebko gibi çıkışı sürpriz olan bir oyuncuyu oynatan Pistons, ligin en güçlü 6-7 takımından biri olarak görülen Nuggets'ı The Palace'ta 2 sayı farkla yenmiş. Herhalde aldıkları 15 hücum ribaundu ile topun değerini bilmeleri (11 top kaybı) maçı onlara getirmiş. Charlie Villanueva da kenardan gelerek 10/19 şut isabetiyle 27 sayı atmış ve Gordon'un yokluğunda skor yükünü üstlenmiş.

29-0 Nasıl Oldu?

Cavs'in 11 dakika Bucks'ı sahadan sildiği serinin videosu. Yine R7bertpires'in katkılarıyla.


Link


Link

Durant Maçlara Böyle Çıkacakmış

Aynadan fotoğraf çekip internete koymalar falan... Durant gençliğini yaşıyor =)

Ayrıca gözlük hiç fena değil bence.

10 Aralık 2009 Perşembe

10 Aralık Programı

11 Aralık Cuma 02:30 (NBA TV) / Denver Nuggets - Detroit Pistons
11 Aralık Cuma 03:00 / Boston Celtics - Washington Wizards
11 Aralık Cuma 05:30 / Orlando Magic - Utah Jazz


Dün deplasmanda Lakers'dan Osmanlı tokadı yiyen Jazz, bu sefer evinde Magic'i konuk ediyor. Magic'in defansı Lakers kadar boğucu değil, rotasyonda sıkıntı yaşayıp rakiplerine boş üçlük şansları verebiliyorlar. Yine de dünki yenilginin etkilerini ve yorgunluğunu kolay kolay atabileceğini sanmıyorum Utah'ın, özellikle de çaylak Matthews'un. Magic deplasmanda kazanmalı bana kalırsa...

8 maçtır kazanan Celtics, Wizards deplasmanında. 2 sezon 4 maçtan 3'ünü kazanmışlardı, geçen sene ise süpürülmüşlerdi. Şimdi de Arenas'ın bir anda 3 sezon önceki formunu bulmaması halinde yenileceklerdir bence.

NBA TV'de yayınlanan maç yerine keşke bu ikisinden biri yayınlansaydı.

Shaq: LeBron Şu Anda Koçluk Yapabilir

LeBron'un basketbol zekası o kadar yüksekmiş. Taze taze yaptığı açıklama Shaq'ın... Bu arada blog'da daha yeni basketbol zekası konusuna değinmiştim ve yorumlarda hararetli tartışmalar dönmüştü.

Shaq dikkatleri başka yöne çekmek yerine, parkedeki oyuna konsantre olsa daha iyi eder sanki. Nitekim şu ana kadar Cleveland ile beklenilen kimyayı tutturabilmiş değil. O düşünülen dominant Cavaliers'dan eser yok. Geçen seneden beri takımın kadro olarak geliştiği çok açık (Anthony Parker, Moon ve Shaq) ama oyun olarak ileri gidebilmiş gibi gözükmüyorlar. Shaq'ın ağzının her daim iş yaptığını bütün basketbol dünyası zaten biliyordu, sorulan soru 38'ine gelen yıldızın Cavs'i bir üst seviyeye çıkarıp çıkaramayacağı idi. Şu ana kadar ki görüntü pek umut vermiyor...

LeBron ise koçluk hakkında hiç düşünmediğini, basketbolu bildiğini ve bugüne kadar hep öğrenci olduğunu söylemiş...

Durant Üşümüş


Pozisyon Pozisyon Ersan Celtics'e Karşı

1. kısım

Link

2. kısım

Link

Yine R7bertpires'e teşekkürler video için.

Rockets'dan LeBron'a Anlamlı Taş ve Taktik

Dün gece Cavs'i 95-85 yenen Rockets'dan Chuck Hayes'ın söyledikleri: "LeBron'un Bulls'a karşı dansetmesi doğru değildi evet. Ama Bulls ve Noah bunu dert ediyorlarsa, onu yenmeleri gerekiyordu. O zaman dansetmiyor. Cleveland'lı oyuncular farklı bir şekilde öndelerken kenarda devamlı bu tip hareketlerde bulunuyorlar ama maç yakın gidiyorsa yapmıyorlar. Onların size saygı göstermesini sağlamalısınız" demiş.

Bir taşla iki kuş vurmuş yani. LeBron'a "Nasıl da yendik" mesajı verirken, Noah'a da "25 sayı fark yersen hakedersin oh olsun" demeye getirmiş.

Battier de eksik kalmamış. Dünyada fırtınalar estiren 'Dancing with the Stars' adlı dans yarışmasına atıfta bulunarak "Belki de LeBron kendisine yeni bir kariyer yolu çiziyordur. Her fırsatı değerlendiren bir iş adamı, ondan herşeyi beklerim" demiş.

Üzerine de LeBron'u durdurmakla ilgili taktik vermiş: "Ona baskı yapamazsınız. Çok güçlü ve sizi geçtiği anda çembere varıyor. Kobe gibi oyuncuların tersine, ona karşı daha pasif bir defans yapmanız lazım. Açık alanda NBA'deki en iyi oyuncu. Yapacak hiçbir şeyiniz yok. Hücum faul de yapatıramazsınız, çok çabuk olduğu için yanınızdan geçiyor veya üzerinizden sayıya gidiyor. Set hücumuna kalmasını sağlamanız lazım, o zaman da penetre edeceği kulvarları mümkün olduğunca sıkıştırmanız lazım. Onu şuta zorlayıp, birkaç tane üstüste sokup sokamayacağına bakmanız lazım."

Teşekkürler Battier, neredeyse bütün NBA'in baya uzun bir süredir uyguladığı yöntemi paylaştığın için. Artık LeBron 30 sayının üzerine hayatta çıkamaz. Şaka bir yana, dün Cavs'in yenildiğine bakmayın. LeBron'a karşı ısrarla bu taktik uygulandığında bile artık eskisi kadar zorlanmıyor. Son birkaç yıldır her sene şutunu kademe kademe geliştiren LeBron adım adım mükemmel olmaya yaklaşıyor.

9 Aralık'tan Notlar

Bench katkısı dediğin:
İşte böyle olur. Hinrich ile Pargo ikilisi toplam 34 dakikada 0/13 isabetle sayı üretemeyip, 4 de top kaybetmişler. Hawks'dan fark yemelerinin sebeplerinden biri olmuş bench.

30:
9 maç oynanan gecede 30 sayıyı geçen 1 isim bile nasıl çıkmaz hayret? Günün hayvan performansları sönük diyebilirim bu nedenle.

Günün hayvan performansı:
Stuckey 41 dakika parkede kalıp 19 şutunda 10 isabet bulmuş, 7 serbest atışından hiçbirini kaçırmamış ve 27 sayı üretmiş. Ayrıca 5 ribaund alıp 8 asist ile arkadaşlarını da beslemiş. Bundan iyisi şam'da kayısı. Takım olarak Gordon'suz olmalarına ve 1/8 üçlük atmalarına rağmen yenmişler Philadelphia'yı.

Jamal Crawford 10/16 saha içi, 5/5 serbest atış ile 29 sayı üreten Crawford gecenin en skorer ismi olmuş tüm NBA'de. Yanına 4 de asist eklemiş, Hawks tam 32 asist yapmış maçta.

Tony Parker 18 sayısında pek birşey yok. Ama senede birkaç kere görürüz Parker'ın 10 asisti geçtiğini, bu sene de ilk kez başardı bunu. 23 sayı atan Jefferson ile beraber galibiyeti getirmişler. Tabii Spurs'ün 8/9 üçlük isabetini de geçmeyelim. O nasıl bir yüzdedir öyle? Defans değil hücum ile kazandıklarının bir kanıtı. Gerçi tek başına Sacramento'nun %52 ile 106 sayı üretmesi, Spurs defansının hala SOS verdiğine yeterli bir kanıt...

Takımı baltalayanlar:
Çok kısa sürede ismini yazdırdı Iverson buraya. Olmadı. 33 dakikada 3/10 isabetle 11 sayı ve 6 top kaybı yaptı... 11 maç üstüste kaybetmiş oldular. Yeni bir rekor da Philly'den gelir mi acaba =)


Başımıza taş yağacak:
Ukic? 17 sayı? 4 asist?

Bizimkiler:
Ersan, karşısında Bargnani'yi bulmamış çünkü sakatlığı varmış İtalyan oyuncunun. Bosh ve Hedo ile eşleşmiş anladığım kadarıyla. 11 şutta 5 isabet bulmuş ve 5/6 serbest atış ile 17 sayıya ulaşmış. 9 ribaund ile de takımının en çok ribaund alan oyuncusu olmuş Ersan. Aynen devam.

Hidayet az sorumluluk almış gibi gözüküyor istatistiklerden. Sadece 9 şut kullanmış ve 3 asist yapmış. 9 sayıda kalmış. Mbah a Moute'nin defansında bunalmış diye düşünüyorum.

İş başı:
Raptors defansı yine iş başı yapmış. Asıl Bucks'a karşı değil yarın Hawks'a karşı test vereceklerini düşünmüştüm ama yanıldım. Bucks %43 ile üçlük, %53 ile de saha içi isabeti bulmuş. Ayrıca 24 asist yapmışlar. Sonuç olarak son periyodda 34 olmak üzere, yenilen toplam 117 sayı.

Günün X-faktörü:
Marcus Thornton kenardan gelerek 13'te 8 ile 20 sayı. Bravo. Devin Brown'dan ilk 5'teki yer kapacak gibi sanki. Ayrıca Hornets'a da ayrı bir tebrik 13/25 isabetle üçlük attıkları için gece boyu. Yine de son saniyede Paul'ün turnikesiyle zar zor kazanmışlar ligin en kötü 2. takımına karşı.

Günün önemsizi:
Chase Budinger 8 dakikada, 5 kere saha içinden, 2 kere de serbest atış çizgisinden isabet bulamamış. Her bir istatistiğinde de 0 görüyoruz. Baya efektifmiş.

Günün sürprizi:
Cavs 85 - Rockets 95... Ariza ile Brooks toplam 53 sayı, 8 rbaund ve 8 asist üretmişler. Shaq ise ilginç bir şekilde 2/8 isabette kalmış.

%33-%23 ve 16:
Sırayla Jazz'ın saha içi-üçlük yüzdeleri ve asist sayısı. Lakers defansı beklediğim gibi fazla gelmiş. Formdaki Boozer bile 5/16 isabet ile 11 sayıyı ancak bulmuş. Maç yakın giderken, son çeyrekte 6 sayıda kalmış Jazz. Artık nasıl bir savunmaysa Lakers'ınki. Geçen gün Bucks'ın 11 dakika boyunca sayı bulamadığı süreç bile gölgede kaldı. Yeşil formalar yaramamış kesinlikle. Lakers 10'da 10 yaptı, Gasol ile 9'da 9 oldular...

Staples Center'da Olmak Varmış

Dün gece oynanan Clippers - Magic maçından iki eğlendiren/güldüren hareket. O sırada orada olup, bu 2 enstantaneyi canlı izlemek vardı. İkisi de aynı bench'te vukuu bulmuş. Bundan sonra Staples Center'ın o yarı sahasına dikkat etmek lazım, çok ilginç olaylar görebiliriz.


Link


Link

9 Aralık Programı

10 Aralık Perşembe 02:00 / Chicago Bulls - Atlanta Hawks
10 Aralık Perşembe 02:00 / Detroit Pistons - Philadelphia 76'ers
10 Aralık Perşembe 02:00 (NBA TV) / Portland Trail Blazers - Indiana Pacers
10 Aralık Perşembe 02:30 / Golden State Warriors - New Jersey Nets
10 Aralık Perşembe 03:00 / Toronto Raptors - Milwaukee Bucks
10 Aralık Perşembe 03:00 / New Orleans Hornets - Minnesota Timberwolves
10 Aralık Perşembe 03:30 / Cleveland Cavaliers - Houston Rockets
10 Aralık Perşembe 03:30 / Sacramento Kings - San Antonio Spurs
10 Aralık Perşembe 05:30 / Utah Jazz - Los Angeles Lakers


- Lakers 10. maç üstüste kazanmanın peşinde, Jazz karşısında bunu yapmamaları için hiçbir sebep yok bence. Gerçekten çok iyi oynuyorlar. Son maçlarda hücum gücü potansiyelini sonuna kadar kullanan Jazz'ın, Lakers'a karşı kaç sayıya ve asiste ulaşacağını merak ediyorum. Bence bir hayli zorlanacaklar.

- Ersan ile Hidayet'in karşılaşması maalesef canlı yayın yok Türkiye'de. Ersan büyük ihtimalle Bargnani ile eşleşecek, yine kendisi gibi ayakları çabuk, şutör bir oyuncu ile karşı karşıya geliyor ve iyi bir maç geçirmesini bekliyorum. Hidayet ise sert/iyi bir savunmacı olan MbahaMoute'ye karşı zorlanabilir. Raptors son 2 maçtır defansa önem veriyor gibi gözüküyor bu maçta da Milwaukee'yi düşük skorda tutabilirler ama asıl sınavı bir sonraki maçta Hawks'a karşı verecekler.

- Cavs, ligin en hızlı tempoda oynayan takımlarından Houston'a karşı, Shaq'a kaç dakika verecek?

- Spurs artık Kings'e karşı evinde kazanamazsa Popovich'ten büyük değişiklikler görebiliriz. Her ne kadar Spurs'e hep "All-Star sonrası form tutan takım" gözüyle baksak da, gerçekten bu gidişat bana hiç umut vermiyor. Ama bugünkü maçı kazanırlar bence artık.

9 Aralık 2009 Çarşamba

Üçlük Analizi

Birşey dikkatimi çekti, bu sezon takımların bir türlü üçlüklerde yeterli isabeti bulamadığını gözlemliyordum ama hiç istatistiklere bakmamıştım. Bir bakayım dedim, karşıma ilginç bir istatistik çıktı. NBA'de bu sezon, son 6 yıl içerisindeki en düşük üçlük yüzdesine şahit oluyoruz. Hatta bununla kalmıyor, bu zaman diliminde devamlı yükselen yüzde bu sezon ilk defa düşüşte. Gidişat şöyle:

2005: %35.6
2006: %35.8
2007: %35.8
2008: %36.2
2009: %36.7

2010: %35.0

Bunun nedeni üstünde düşündüm, aklıma gelen fikir şuydu: NBA'de bu sezon, blog'da defalarca dile getirdiğim gibi üst seviye takımlarla alttakilerin arası çok açıldı. Bir hayli fazla zayıf takım var. Bu takımlar, rakiplerine karşı boyalı alana giremeyince ve kendilerine pozisyon yaratamayınca zorlama dış atışlara yönelmek zorunda kalıyorlar. Zaten genel olarak kadrolarında da kaliteli oyuncular olmadığı için takımın üçlük yüzdesi daha da düşüyor. Bu da NBA'in genel yüzdeyi aşağı çekiyor. "Eee peki kaliteli takımlar bu yüzdeyi yukarı çıkarmıyor mu?" diyenleri duyar gibiyim. Efendim iyi takımlar her ne kadar kendilerine boş üçlük pozisyonu yaratsalar da, oyuncuları ne kadar kaliteli olsalar da ortalama %40'ın üzerine çıkmaları pek kolay değil. Bu nedenle genel yüzdenin aşağı çekilmesi daha mantıklı bana göre. Tabii ki Warriors gibi kötü olmalarına rağmen iyi üçlük yüzdesine sahip istisna takımlar var. Onlar zayıf olsalar da abartı çabuklukta oynayıp bomboş üçlükler buluyorlar. Ama zaten normal şartlarda sezon ilerledikçe üçlük isabet oranında daha aşağı inmeleri lazım, mantık bunu söylüyor.

Tabii ki şanssızlık, istatistiğin çeyrek sezondaki sapması vs gibi faktörler şu an önümüzde duran %35'in oluşmasında etkin olabilirler. Yani bu düşüş tamamen şansa ve rastgele oluşmuş da olabilir am bana göre - ve muhtemelen - bu sezon geçtiğimiz 5 sezondaki gibi bir artış olmayacak gibi duruyor. Ve bunu açıklamak için basitçe "şans" demek yerine beyin fırtınası ile yukarıdaki paragrafı çıkarmayı daha uygun gördüm.

Sizce?

Suat adlı bir okur, kendi dizaynını göndermiş. Post'a resim olarak koydum, link olarak da şuradan ulaşıp bakabilirsiniz tarayıcıda nasıl duruyor diye. Bir de anket yerleştiriyorum, lütfen oylayın. Bu arada söylemeliyim ki, eski banner'ı çok seviyorum ben - belki de arkadaşımla oturup 1 saat üstünde uğraştığımız için olabilir.

Teşekkürler.

Got Milk? Kaman?

Chris Kaman bundan 2 hafta önce kendisini devamlı yorgun hissettiği için doktora gitmiş ve büyük bir D vitamini eksikliğ ortaya çıkmış. Kaman da son zamanlardaki düşüşünü buna bağlamış. Sezona bomba gibi giren Kaman'ın ilk 11 maçtaki istatistiklerini vereyim:
%55 saha içi isabeti ile 22 sayı, 9 ribaund, 1.6 blok

Peki ya son 10 maçtaki rakamlar:
%39 saha içi isabeti ile 14.8 sayı, 7.9 ribaund ve 1.1 blok

D vitamini bu kadar çok şey farkettiriyorsa, herkese hergün süt içmelerini öneriyorum. Sizi blmem ama ben yarından itibaren süt dietine başlıyorum, her gün deli gibi süt içeceğim.

Kaman tam 8 maçtır %50'nin altında şut atıyordu. Şimdilerde bol bol süt ve bitki özlü şeyler içiyormuş. Ayrıca antibiyotik almaya başlamış. Uyku düzeni bozukluğu için ise melatonin almaya başlamış.

Yeniden 20'li sayıların üzerinde ve %55 saha içi isabetini yakalayacağını pek sanmıyorum ama bir uzunun %39 ile şut atmaya devam etmeyeceği de aşikar. Yakında çıkışa geçecektir. D vitamini eksikliği biraz işin bahanesi gibi geldi bana. Koç Dunleavy de zaten "Sezona iyi başlayınca rakipler defansta ona konsantre olmaya başladılar" demiş.

Shaq'la Olmuyor?

Bu tarz istatistikler dikkatimi çekince, kendimi NBA maçında 1001 tane abuk subuk istatistik veren televizyoncular gibi hissediyorum. Şöyle ki: Shaq'ın 25 dakika ve üzerinde aldığı 8 maçta Cavaliers sadece 3 galibiyet alabilirken, 5 kere de yenilmiş. Cavs'in toplam aldığı mağlubiyet sayısı 6. Hazır Grizzlies'e yenilmişlerken, Mike Brown için formülü buldum: Shaq'ı 24 dakika veya daha az oynatacak...

Aslında gerçekten de, ısrarla ve efektif bir şekilde pick and roll/pop oynayan takımlara karşı mantıklı olabilir. Nitekim Shaq'ın pick and roll ve pop savunamadığını basketbolla alakasız kişiler bile biliyor.

Oyuncak Hedo

Aslında dün gece günün programını verirken yazacaktım ama uykuya çok erken yenik düşünce, program da bu yazı da yalan oldu.

Toronto Raptors oyuncuları dün Timberwolves karşısında Toronto Huskies formalarıyla çıktılar. Bunun nedeni 1946-47 sezonunda NBA'den önceki ligde yani BAA'de yer alan Huskies takımını anmaktı. Ayrıca maça gelen ilk 10.000 seyirciye Hedo'nun bobblehead oyuncağı hediye edildi. Bobblehead'in Türkçe'si var mı bilmiyorum. Kafası sallanan plastik bir biblo diyebiliriz. Bu sezon Raptors, 5 kere daha Huskies formasını giyecekmiş.

Hidayet konuyla ilgili "İyi ki şortları da Huskies'in oynadığı zamana uygun yapmamışlar. Daha kısa olsaydı 6 maç o şortlarla çekilmezdi, bunlarla mutluyum" demiş.

8 Aralık'tan Notlar

Günün hayvan performansı:
Rondo triple double'ı kıl payı ile kaçırmış. 11 sayı, 9 ribaund, 13 asist, 5 top çalma ve sadece 1 top kaybı. Ayrıca 5/7 serbest atış. Evet 5/7 serbest atışı da saydım. Öyle demeyin: Normalde %46 ile atan bir adam için çok büyük başarı. Ersan da dersini vermiş Rondo'ya fotoğrafta gördüğünüz üzere.

Dwight Howard'dan 25 sayı, 11 ribaund, 5 asist, 2 top çalma ve 7 blok. 25-11'e alışığız hatta az bile belki ama 5 asist ve özellikle de 7 blok. Howard'a rağmen pota altından skor üretmeyen Magic'i buradan eleştiriyorum. Biraz daha boyalı alana yönelmeleri gerekiyor, en azından playoff'larda bu şart.

David West, genç Kings pota altına ders vermiş. 9/13 isabetle 24 sayı 12 ribaund 5 asist ve 1 blok le oynamış. Aslında geçtiğimiz sezonlarda West için hayvan bir performans olmazdı ama bu sezon çok kötü oynadığı için burada kendisine yer buldu.

Zach Randolph 32 sayı 14 ribaund 2 asist ve 4 top çalmasının yanında 1 top kaybı yapmış sadece. Ayrıca şut yüzdeleri de çok iyiymiş 10/19 saha içi ve 11/11 serbest atış.

Nowitzki 33 sayı bulmuş, 9'da 9 serbest atışı da tabii bunda yardımcı olmuş. 8 ribaund ve 3 asist eklemiş bunun yanına. 20 şut kullanan, takımının 1 numaralı opsiyonu olan oyuncu Suns'a karşı hızlı tempoda 1 tane bile top kaybetmemiş.

Kandırma bizi:
Flynn'i draft öncesi sadece youtube'da izleyerek beğendiğimi yazmıştım buraya. Ama NBA'de oldukça zorlanıyor, hazır değil. Raptors'a karşı 17 sayı 8 asist yaparak bu sezonki en iyi maçlarından birini çıkarmış. Birkaç maç önce de Grizzlies'e karşı 9 asist yapmıştı. Bu iki takımın ortak yanı, NBA'de rakiplerine en çok asist imkanı veren 3. ve 5. takım olmaları.

40/48 > 2/21:
Yuh diyorum. Raptors dün 21'de 2 üçlük isabeti bulurken, 48 kere serbest atış çizgisine gidip bunların 40'ını sayıya çevirmiş ve bu sayede maçı kazanmış. Calderon'un yokluğunda 12 kere serbest atış kullanan ve 8 asist yapan Jack galibiyetin kahramnı olmuş.

Günün sürpizi:
Charlotte 107 - Denver 95. Vay canına. Bu Charlotte galiba gerçekten adam olup playoff'lara kalacak. Takım öyle sinyaller veriyor Jackson'ın katılmasından beri. Nuggets'da Kenyon Martin'in yokluğu ile rakibe 14 hücum ribaundu vermeleri ve 2/16 üçlük atmaları yenilgiyi getirmiş.

Boşa kürek çekenler:
Cavs'in kaybettiği her maçtan sonra LeBron bu başlık altında yer alır herhalde. Dün gece de farklı olmamış. 29 şutunun 14'ünü sayıya çevirerek 43 sayı 13 ribaund ve 6 asist, 5 top kaybı da var ama kadı kızı diyoruz bu olaya. Ayrıca Shaq-Hickson ikilisi toplam 11, Varejao - Ilgauskas ikilisi de toplam 12 ribaund almışlar. Uzunlar 2'li şekilde toplamda LeBron'a yetişememişler. Utansınlar biraz.

Bogut, Celtics pota altına karşı 25 sayı 14 ribaund ve 5 asist ile oynamış. Yanında 7 top da kaybetmiş evet ama Celtics pota altından bahsediyoruz, bence başarılı olmuş. Maçtan sonra da takım arkadaşlarının mücadelesini eleştirmiş.

Tyreke Evans, Kings'in Hornets'a 2 sayı farkla yenildiği maçta 24 sayı, 5 ribaund 9 asist ile oynamış. 94-94 beraberliği sağlayan. Ardından 96-94 Hornets önde iken Evans bir turnike kaçırıyor, ribaundu alan Nocioni'ye faul yapılıyor ve Noc atışları kaçırınca maçı Hornets kazanıyor.

Derrick Rose artık resmen bileğindeki sakatlıktan kurtuldu diyebiliriz. 13/23 saha içi isabetiyle, 27 sayı 10 asist ve 7 ribaund.

2/19:
Nets ilk deplasman galbiyetini Bulls'a karşı almış ve 2/19'a gelmiş. Fark 1 sayı iken 10 saniye kala üçlük kullanan Salmons'a teşekkür etmeliler. Ayrıca NBA'de pek tercih edilmeyen bir şekilde Nets, Bulls'un son hücumunda taktik faul yapmış.