BIY AD

11 Aralık 2010 Cumartesi

NBA'de Bugün - 10.12.2010

Miami Heat biraz fikstürünün avantajı biraz da takım içi sorunlarının halledilmesiyle önemli bir ivme yakaladı. Dün Warriors deplasmanından da rahat bir galibiyetle dönen Miami, Orlando'nun yenilmesiyle beraber GüneyDoğu'da liderliğe yükseldi. Dwyane Wade takımın yakaladığı galibiyet serisinde skorer kimliği ve ribauntlara yaptığı katkı ile takım adına önemini bir kez daha ortaya koydu. Benchten beklenen katkı gelmemiş olsa da Dampier'ın takıma ne denli faydalı olduğunu her maç görüyoruz. Skor katkısı yapmasa da ribauntları, pota altında duruşu ile savunmada ve hücumda önemli bir silah.

Lige müthiş başlayan ancak son bir iki haftadır form düşüklüğü yaşayan Hornets bu kez kendi evinde Thunder'a yenilmekten kurtulamadı. Üçüncü çeyrek yalnızca 12 sayı üreten Hornets'in genel olarak ikinci yarılarda oyundan koptuğunu görüyoruz kaybedilen maçlara bakıldığında. Tabi şu sıra takımın taşınması, satılması gibi durumlar ön planda olduğu için belki de oyuncular kendilerini kafaca basketbola veremiyorlar. Thunder'da Westbrook bir kez daha takımını sırtlayan isim olmuş. Thunder'da asıl galibiyeti getiren performansta bana göre Ibaka'nın 18 sayı 9 ribauntluk performansıdır.

İki maçtır kaybeden ve Melo'nun sakatlığında eksik oynayan Denver, deplasmanda Raptors'u mağlup etme başarısını göstererek hem kötü gidişe dur dedi hem de koç Carl'ın kariyerindeki 1000. galibiyeti gelmiş oldu. Billups, Melo'nun yokluğunda ipleri eline almış ve pota altında sıkıntısı olan rakibine karşı topu bol bol Nene'ye indirmiş. Melo'nun yerine ilk beş çıkan Forbes'te kritik bir katkı sağlamış. Harrington'un benchten gelerek 31 sayı bulması da galibiyeti perçinleyen katkı olmuş kuşkusuz ki. Toronto'da sezon başından beri benchten oldukça verimli katkılar almayı sürdürüyor ama bunu ilk beş rotasyonuna yansıtamıyorlar.

Lakers dört maçlık yenilgi serisinden sonra kısmen kolay iki rakibi yenmeyi başarmış ve Clippers'a karşı son saniyede galibiyete uzanmıştı. Doğu Turnesi'ne başlayan Lakers'ın ilk ayağında yenilgi görmesi bu zorlu fikstür öncesi kötü oldu onlar adına. Bulls'ta Rose takımını sırtlayan ve galibiyetine götüren isimdi. Maça çok kötü başlamalarına rağmen akıllı oynayan ve ayakta kalan Bulls ikinci yarı Lakers'ın fişini çekmeyi başardı. Ömer'de maçın ilk çeyreğinde fazlasıyla dakika bulmasına ve savunmada Gasol'e karşı başarılı bir duruş sergilemesine karşın ilerleyen bölümlerde pek süre bulamadı ve 8 dakika süre aldığı maçı 1 sayı 1 ribaunt ile tamamladı.

Amare Stoudemire 30 artı sayılarına ve Knicks'te maç kazanmaya devam ediyor. Üst üste 7. galibiyetini alan Knicks Doğu'da da yükselerek beşinci sıraya kadar geldi. Yeni kurulan bir kadroydu ve lige kötü başlamaları normal olandı ancak şimdi ritmini bulan Knicks'in önünde kimse duramıyor. Amare'nin müthiş performansına dikkat çektikte bir de maçın kritik anlarında John Wall'a vurduğu bir blok var ki aman aman. Açın özeti izleyin adeta 'Daha buralarda yenisin genç ağır ol bakalım.' diyerek mesaj vermiş.

Batı'da liderliğini sürdüren Spurs evinde ağırladığı Hawks'ı mağlup etmeyi bildi ve üst üste 4.galibiyetini elde etti. Uzun süredir kendi sahasında Hawks'a maç vermeyen Spurs serinin devamını sağladı. Maç boyunca herkesin bir şekilde katkı verdiği ve 6 oyuncunun çift haneli sayılara ulaştğı Spurs'te Blair'in Hawks pota altına karşı sergilediği 16 sayı 12 ribauntluk performans dikkat çekiyordu. Hawks cephesinde ise Johnson'un sakatlığının takımı büyük ölçüde etkilediğini söylemek mümkün. Son bir iki maçtır Crawford benchten gelerek iyi performans sergiliyor ancak bu maç galibiyeti getirememiş.

Deron Williams'ın müthiş performansıyla Batı'da kendine bir yer bulan Utah Jazz doludizgin devam ediyor. Yine Williams'ın harika performansı ile galibiyete giden Utah'ta Howard'a karşı Millsap'ın sergilediği performansa da dikkat çekilmeli. Bunun dışında kontrat sezonunda olan Krilenko'nun da sezon başından beri belli bir seviyede ve takıma oldukça yararlı oynadığını da biliyoruz ki dün gece de double yaparak etkisini göstermiş. Utah'ın bu akşamki rakibi de şu sıralar ligi süpürmekle meşgul olan Dallas olacak. Orlando kağıt üzerinde Doğu açısından kalbur üstü bir takım olmasına rağmen bir türlü bu kadrodan yüksek verim elde etmeyi başarmıyor Stan Van Gundy. Bakıyoruz istatistiklere Carter çok az şut kullanmış, Howard'da bitiricilik yok, Nelson iyi performans sergilemiş ama gereğinden fazla şut kullanmış bir guarda göre. Lewis ise uzun bir aradan sonra iyi bir maç çıkartmış şaşırdım. Orlando'da bir takım sorunlar var ve böyle giderse daha da gerileyecekler.

Phoenix'in bu sezonki belalısı kim diyecek olursak cevap kesinlikle Portland olur. Ligin açılış maçında Suns'u mağlup eden Portland son bir haftada da iki kez rakibine yenilgi tattırdı. Portland açısından şu sıralar çeşitli spekülasyonlar dolaşıyor ancak galibiyetlerine devam ediyor onlar. Takımdan ayrılacağı konusunda adları geçen Camby ve Miller oldukça iyi performanslar sergileyerek galibiyeti getirmiş. Suns'ta ise Hedo benchten gelip 22 dakika süre aldı ve 11 sayı 5 ribaunt ile maçı tamamladı.

11 Aralık Programı

11 Aralık Cumartesi 22:30 (NBA TV) / Memphis Grizzlies - Los Angeles Clippers
12 Aralık Pazar 02:00 / Indiana Pacers - Atlanta Hawks
12 Aralık Pazar 02:00 (NTVSPOR) / Boston Celtics - Charlotte Bobcats
12 Aralık Pazar 02:30 / Toronto Raptors - Detroit Pistons
12 Aralık Pazar 03:00 (NBA TV) / Minnesota Timberwolves - Chicago Bulls
12 Aralık Pazar 03:30 / Utah Jazz - Dallas Mavericks
12 Aralık Pazar 03:30 / Cleveland Cavaliers - Houston Rockets
12 Aralık Pazar 05:00 / Miami Heat - Sacramento Kings

Dün kendi evinde Orlando'yu yenen Jazz bu sefer Mavericks'e konuk oluyor. Doğu'nun güçlü takımları Miami ve Boston ise kolay deplasmanlarda galibiyet kovalayacak.

Gecenin Hareketleri - 10 Aralık


Link

Nash, Blazers Maçını Önemsiyor


Link

Hazır bu geceki maçlar içinde asıl olarak izlediğim Lakers-Bulls devreye girmişken paylaşayım. Az sonra başlayacak Blazers maçı için, Nash'in Facebook ve Twitter'dan paylaştığı video. Açıkçası sonundaki olayı beklemiyordum, iyi güldürdü gece gece Nash. Başladı şimdi, biraz onu izleyelim bakalım.

10 Aralık 2010 Cuma

10 Aralık Programı

11 Aralık Cumartesi 00:30 (NTVSPOR) / NBA Stüdyo
11 Aralık Cumartesi 02:00 / Charlotte Bobcats - Indiana Pacers
11 Aralık Cumartesi 02:00 / Denver Nuggets - Toronto Raptors
11 Aralık Cumartesi 02:00 / New York Knicks - Washington Wizards
11 Aralık Cumartesi 03:00 (NTV) / Los Angeles Lakers - Chicago Bulls
11 Aralık Cumartesi 03:00 / Detroit Pistons - Minnesota Timberwolves
11 Aralık Cumartesi 03:00 / Oklahoma City Thunder - New Orleans Hornets
11 Aralık Cumartesi 03:30 / Houston Rockets - Milwaukee Bucks
11 Aralık Cumartesi 03:30 / Atlanta Hawks - San Antonio Spurs
11 Aralık Cumartesi 04:00 / Portland Trail Blazers - Phoenix Suns
11 Aralık Cumartesi 04:00 (NBA TV) / Orlando Magic - Utah Jazz
11 Aralık Cumartesi 05:30 / Miami Heat - Golden State Warriors

İnanılmaz yoğun bir Cuma akşamı daha. NTV yayın ekibine de takılmadan geçmeyim dedim, çünkü nasıl bir alışkanlık olmuşsa artık Hedo'suz Memo'suz da olsa Jazz-Magic maçını yine yeniden her zaman olduğu gibi yayınlıyorlar. Ama şakayı bir kenara bırakıp haklarını verelim 11 maçın arasında bu gece yayınlanması gereken en uygun 2 maç seçilmiş kesinlikle :)

Gecenin bence bir numaralı maçı Ömer'li Bulls'un Lakers'ı evinde ağırlayacağı maç olacak. Aralarında oynanan ilk maçı Staples'ta 98-91 Lakers kazanmıştı, Bulls rövanşı almak adına seyircisi önünde şampiyonu yenmek isteyecektir. Ayrıca Portland'a karşı şansı bir türlü tutmayan Suns bu sene rakibini yenmeyi 3.kez deneyecek. Son zamanlarda çıkan takımda düzenleme haberlerinin sahaya nasıl yansayacağı merak konusu.
AT&T Center'da Spurs'e konuk olan Hawks ise 1997'den beri yapamadığı deplasman galibiyetini bu gece başarmaya çalışacak.

Gecenin Hareketleri - 9 Aralık


Link

Carter'ın dizler bitmiş durumda, çoğu zaman savunmada öylesine takılıyor, hücumda kritik anlarda siniyor vs. ama adamın her hareketi estetik mi olur, bir top basketbolcuya bu kadar mı yakışır. Yine güzel bir ters smaçla girmiş videoya. Onun haricinde top 5'teki hareketlere baktığımızda, Barea Kidd'den birşeyler kaptığını göstermiş. Iggy'nin smacı da hiç fena değil.

Rivers Bu İşi Biliyor (Maç Kazandıran Set)


Link

Doc Rivers'ın son hücumda çizdiği sete dikkat ettim de bu kadar kusursuz olur ve oyuncular tarafından bu kadar mükemmel uygulanır. Hücumun sonundaki eşleşmeye bakın, Garnett-Holiday pota altında başbaşa kalıyor. Yani en kötü ihtimalle bir faule gebe. Esasında o karmaşada çok suçlu görmüyorum ama hatayı Thaddeus Young yapıyor. Rondo'nun içeri drive etmesini engellemek tamam ama şutunu pekala riske edebilirdi. Garnett-Holiday eşleşmesinden çok daha yerinde olurdu muhtemelen bu tercih.

9 Aralık'tan Notlar


Hücum Verimliliği:
Boston bu sene rakip potalara en yüzdeli hücum eden takım ünvanına sahip. Dün geceki maçta da Philadelphia karşısında maçın başından sonuna kadar çok zorlanmasına ve rakibine ofansif ribaundlarda ezilerek onlardan yaklaşık 15 kere daha az hücum etmesine karşın bulduğu %56 şut isabetiyle maçı kazandı.


Howard'a Tamam Diyelim, Ya 2. ?
Magic dün gece Portland deplasmanında ilk çeyrekten sonra tel tel döküldü. Ayakta durabilen tek isim olan Howard da ikinci yarıda Przybilla'nın oyuna girmesiyle sırtı dönük oyun oynama dermanını kendinde bulamayınca fark açıldı ve Portland adına rahat bir galibiyet geldi. Şampiyonluğa oynayan her takımda güvenebileceğiniz en az bir lider bulunur. Lakers'ta şu an Kobe, Gasol ve hatta Odom minimum seviyesi belli olan ve bu seviyenin altına düşmeyen isimler. Keza durumun Miami'de de benzer olacağını düşünüyorum. Senelerdir tartışılır Howard'ın oyunundaki eksik yanları bir türlü geliştirememesinden dolayı güvenilir bir oyuncu olmadığı. Hadi onu bir nebze güvenilir biri olarak kabul edelim, peki arkasından kimi sayabiliriz Magic'te, Jameer, Carter, Lewis? Cevap: Hiçbiri. Dün geceki maçta bir kez daha gözler önüne serildi bu gerçek. Howard 13/20 ile 39 sayı atarken takım arkadaşları yalnızca 44 sayı üretebildi.

Harris'siz Bu Kadar
Ligin en formda ekiplerinden Dallas deplasmanına konuk olan Nets, ilk çeyrek sonunda en önemli kısası Harris'i de sakatlığa kurban verince AAC'dan çıkamadı. Dolayısıyla Lopez-Humphries-Morrow üçlüsünün de çabaları boşa gitti. 89 sayının 61'i bu üçlüden geldi.

Takımı Baltalayanlar:
Howard haricindeki Orlando 5'i tam anlamıyla buraya layık. 36'da 10 saha içi isabeti var dört oyuncunun. Yukarıda da değindiğim için tekrarlamak istemiyorum ama bu kadroyla şampiyonluk zor.

X Faktörler:
Bir oyuncunun takımın rol oyuncusu hüviyetindeyken kısa bir zaman içinde skorerliğe evrilmesine yakın zamanda Ariza ile şahit olmuştuk. Lakers'tan Rockets'a geçmesiyle birlikte müthiş bir özgüven patlaması yaşamış ve takımın da elverişli olması sebebiyle sayı ortalamalarını vs. çok arttırmıştı. Matthews'te ise durum biraz daha değişik. Portland'da skor yükünü çekebilecek oyuncu sayısı Ariza'lı Houston kadrosundan çok daha fazla. Ama Roy'un sakatlık döneminde kendisini öyle bir belli etti ki Matthews, son maçlarda ilk beşteki yeri kaptı ve takımın önemli hücum silahlarından biri durumunda şu an.

Semih:
Shaq'ın yokluğunda NBA kariyerinde ilk defa ilk 5 başlama şansı buldu Semih. Sixers'ın her iki pota altındaki dominasyonundan Semih de nasibini aldı ama hücumda 2'de 2 isabetle 8 sayı üretmesini bildi. Ama esas önemli olan Rivers'ın Semih'e olan güvenini göstermesi. Şu aşamada Semih'in ilk 5 başlaması bile çok önemli bir artı kendisi için.

Günlük Tahminler - 9 Aralık

Carter 18.5 Sayı Alt (Betsson)
Son 4 maçtır takımın önemli oyuncularının olmamasının da etkisiyle sayı istatistiğini arttırdı Carter. Bucks, Pistons, Bulls deplasmanlarında da bu baremi aşmayı başardı. Bu geceki rakipleri olan Portland'a ise geçen sene ortalama 1/10 şut isabetiyle oynamış. Carter'a genel olarak baktıımızda zor maçlarda, deplasmanlarda sinen bir yapısı olduğunu söyleyebiliriz. İçerde %54, deplasmanda %40 ile şut atıyor ki bu da iyi savunma yapabilen rakiplere karşı deplasmandaki her maçında alta yönlendiriyor insanı. Bu geceki maçta Jameer'in oynaması kesin değil ama buna rağmen temponun düşük olma ihtimaline dayanarak Carter'ın çok şut girişiminde bulunamayacağını, haliyle fazla sayı atamayacağını düşünüyorum. Herkese bol şans...

NOT: Tahminlerimizin oluşturacağı olumlu veya olumsuz durumlardan KP ailesi olarak sorumluluk kabul etmeyeceğimizi ve Türkiye'de yasal olmayan sitelerdeki bahisleri yurt dışındaki okurlarımız için değerlendirdiğimizi belirtmeliyim.

9 Aralık 2010 Perşembe

Blazers'da Operasyon

Acaba yanlış mı gördüm diye defalarca baştan okudum ama durum şu ki Blazers, takımı gençleştirmek adına operasyon yapacakmış. Henüz somut bir adım atılmasa da gerçekleşecek olası bir gençleştirme operasyonunda takımdan ayrılacak isimler de belliymiş : Marcus Camby, Andre Miller ve Joel Przybilla. Gerçekten şaka gibi. Birçok takımın tecrübeli oyuncu bulmak için çabaladığı, takıma abilik edecek elemanlar aradığı günümüz NBA'inde böyle bir düşünceye nasıl kapıldılar (?) hiç bir mantıklı açıklaması yok sanırım.

Blazers kadrosuna şöyle bir baktığımızda garbage-time oyuncusu Sean Marks'ı saymazsak 30 yaşın üzeri 3 oyuncu bulunuyor. Operasyonda da adı geçen bu 3 ismi çıkardığımızda takımının en yaşlı ismi ise tanıdık bir yüz : 26'lık Brandon Roy. Kaliteli bir oyuncu olduğu kadar takımın en tecrübelisi olmak için bir 6-7 yaş genç olduğuna da şüphe yok.

Operasyonu yorumlamak için bir de diğer takımlara bakmak yararlı olacaktır diye düşündüm. Özellikle sene başında kadrosuna kattığı Kurt Thomas'ı hemen hemen hiç oynatmayan Bulls, yine çok çok az bir katkı bekleyerek Lakers'ın bünyesine dahil ettiği Theo Ratliff güzel örnekler. Bu tip oyuncular sahada fark yaratacakları yılları çoktan geçmiş isimler. Onların işi artık bir yerden sonra saha dışına kayıyor. Takım seyahatlerine, soyunma odası diyaloglarına, takım içi dengelere ve ilişkilere bir yerden sonra tamamen bu oyuncular hakim oluyor. İşte bu sebeptendir ki NBA'de her daim kendilerine takım buluyorlar. Ama gelin görün ki Blazers yönetimi çıkıp hala katkı verecek bu abileri takımdan yollamaya kalkıyor. Akıl işi olmadığını düşündüğüm bu hamle eğer gerçekleşirse son yılların parlayan yıldızı takımın ipini çekecektir diye düşünüyorum. Çünkü Andre Miller'sız hele ki Marcus Camby'siz bir Blazers tamamen çoluk çocuk takımı demektir. Tecrübeden yoksun bir takım kesinlikle aksayacak ve gün gelince yere düşecektir.

9 Aralık Programı

10 Aralık Cuma 03:00 / Boston Celtics - Philadelphia 76'ers
10 Aralık Cuma 03:30 (NBA TV) / New Jersey Nets - Dallas Mavericks
10 Aralık Cuma 05:30 / Orlando Magic - Portland Trail Blazers

3 maçın oynanacağı Perşembe gecesinde Celtics ve Sixers sezonun ilk randevusunda karşı karşıya geliyor. Karşılaşma esnasında eski topraklardan Brand ve Garnett'i karşı karşıya göreceğiz. Ayrıca yeni jenerasyon oyun kurucuları Rondo ve Holiday de maç içerisinde sık sık eşleşecek  Bu ikililerin birbirlerine karşı mücadelesini izlemek oldukça keyifli olacaktır diye düşünüyorum. Bunun dışında NBA TV ekranlarından yayınlanacak olan maçta Jason Kidd eski takımına karşı kazanmaya çalışacak.

Gecenin Hareketleri - 8 Aralık


Link

Maç kazandıran veya uzatan çok fazla basket olduğu için onlara değinmek istemiyorum tek tek. Fisher'ı zaten Can ayrıca yazdı. Benim dün geceki top 10'da en beğendiğim hareket Rondo'nun asisti. Ters eliyle attığı pasa dikkat edin, Ray Allen'ın şut mekaniğini azıcık olsun bozmuyor.

Yine Fisher, Yine Fisher


Link

Dün gece maçları izleyemedim, özetleri izlerken Lakers-Clippers'ın heyecanlı geçtiğini gördüm. Hatta gece eve vardığım zaman League Pass'ten açıp, son çeyreği izleyeceğim. Bu görüntülerde dikkatimi çeken birkaç şeyi de paylaşmak istedim. Öncelikle blog'da değindiğimiz Lakers, 4 yenilginin ardından, üçüncü üst üste galibiyetini aldı. Ancak bu iyi gittikleri anlamına gelmiyor. Daha ligin dibindeki Clippers'ı bile zorlarak yeniyorlar. Bundan önceki iki galibiyetleri de Wizards ile Sacramento'ya karşıydı. Pau Gasol son 8 maçta sadece 2 kere %50 şut yüzdesinin üstüne çıkabildi. Halbuki 2 hafta önceye kadar ligi dağıtıyordu adeta ve MVP olabileceği bile konuşuluyordu. Yani ilk bir ay sonrası düşüş yaşadıkları kesin.

Bunun dışında görüntülerin özeline inecek olursak. Kobe yine en kritik yerde arkadaşlarıyla geyiğine yaptığı bir maçta oynarmış gibi gelmiş atmış sayıyı ve öne geçirmiş takımını. Son pozisyonda da Fisher'ın yine Fisherlık yaptığını görüyoruz. Yahu yeter be adam. İğrenç, ayakları yavaşlamış, savunma yapamayan, devamlı kendini yere atan, genel olarak baktığımızda vasat bile diyemeyeceğimiz bir oyuncusun. Şutların da güvenilir değil. Ama maçın kopacağı noktalarda adama birşeyler oluyor, maç içinde 10'da 0 da atmış olsa maçı takımına kazandıracak şutları sokuyor. Önünde saygıyla eğilmekten başka birşey kalmıyor. Bu arada Kobe'nin, Fisher penetre etmeye başlayınca, attığı trip de görülmeye değer.

Son olarak da hem Kobe'nin hem Fisher'ın pozisyonlarında ilginç birşey var. Maç Clippers'ın sahasında ama iki basket olduğunda da seyircilere bakmanızı öneriyorum. Bir coşku, bir sevinç, bir ayağa fırlama. Salonu dolduranların büyük kısmı Lakers taraftarı yani anlacağınız. Daha önce yazmıştım Amerika'dayken Spurs-Clippers maçına gitmiştim ve Clippers taraftarlarının ne kadar maçtan kopuk olduklarına değinmiştim. Hem salon dolu değildi (çok büyük boşluklar vardı) hem de maç izlemek yerine salonun içine geçip NFL maçı izlemeyi tercih eden yüzlerce insan vardı. Eh ev sahibi takımın taraftar grubu böyleyken, karşıdaki takım da Lakers olunca, haliyle biletleri alan kesim Lakers taraftarları oluyor.

8 Aralık 2010 Çarşamba

8 Aralık Programı

9 Aralık Perşembe 02:00 / Denver Nuggets - Boston Celtics
9 Aralık Perşembe 02:00 / Chicago Bulls - Cleveland Cavaliers
9 Aralık Perşembe 02:30 / Toronto Raptors - New York Knicks
9 Aralık Perşembe 03:00 / Indiana Pacers - Milwaukee Bucks
9 Aralık Perşembe 03:00 / Oklahoma City Thunder - Minnesota Timberwolves
9 Aralık Perşembe 03:00 / Detroit Pistons - New Orleans Hornets
9 Aralık Perşembe 03:30 / Golden State Warriors - San Antonio Spurs
9 Aralık Perşembe 04:00 (NBA TV) / Memphis Grizzlies - Phoenix Suns
9 Aralık Perşembe 04:00 / Miami Heat - Utah Jazz
9 Aralık Perşembe 05:00 / Washington Wizards - Sacramento Kings
9 Aralık Perşembe 05:30 / Los Angeles Clippers - Los Angeles Lakers

Gecenin 1 numaralı maçı bana kalırsa Heat-Jazz değil, Clippers-Lakers karşılaşması olacak. Yıllardır Clippers'a yapılan "üvey evlat" benzetmesinin son yıllarda Lakers'ın üstüste gelen şampiyonlukları sayesinde iyiden iyiye yankılanması ve bunla beraber gelen inanılmaz Lakers dominasyonu, şehrin diğer takımının bu maçta ekstra hırslı olması için geçerli bir sebep bence.

Gecenin diğer bomba maçında ise 1 ay önce Heat'e deplasmanda tokat vuran Jazz bu sefer aynısını kendi evinde yapmayı deneyecek. Deplasman karnesi oldukça kötü olan Heat belki de ligin en iyi basketbol bilen taraftarı karşısında galibiyet serisini yitirecek mi, izleyip göreceğiz.

Bunlar dışında lig lideri Spurs 1 hafta önce yendiği Warriors'ı bu sefer kendi evinde ağırlıyor. Ligin elit takımları Nuggets ve Celtics de sezonun ilk randevusunda karşı karşıya geliyorlar. Ayrıca Suns-Grizzlies eşleşmesinde de sezon içi maçlarda şu an durumun 1-1 olduğunu ve bu geceki maçın 10/11 sezonundaki son Suns-Grizzlies maçı olduğunu da hatırlatalım.

Gecenin Hareketleri - 7 Aralık


Link

Matrix'in pasını çok beğendim. Bu tarz pasları genelde çok severim ama bir numaraya Nick Young'ın 360 turnikesini koyuyorum.

7 Aralık Programı

8 Aralık Çarşamba 02:00 / New Jersey Nets - Atlanta Hawks
8 Aralık Çarşamba 02:00 / Denver Nuggets - Charlotte Bobcats
8 Aralık Çarşamba 02:00 / Cleveland Cavaliers - Philadelphia 76'ers
8 Aralık Çarşamba 03:30 / (NBA TV) Golden State Warriors - Dallas Mavericks
8 Aralık Çarşamba 03:30 / Detroit Pistons - Houston Rockets
8 Aralık Çarşamba 05:00 / Phoenix Suns - Portland Trail Blazers
8 Aralık Çarşamba 05:30 / Washington Wizards - Los Angeles Lakers

Gecenin en keyifli geçmeye aday maçı Rose Garden'da oynanacak. Sezonun açılış maçında Batum'un üçlükleriyle son çeyrekte rakibine teslim olan Suns, bu kez Andre Miller'sız Portland karşısında galibiyet arayacak. Öte yandan Bobcats evinde oynamanın avantajıyla Denver'ın 7 maçlık galibiyet serisine son vermek isteyecek. NBA TV'nin canlı yayınlayacağı maçta ise iki tempo yapmayı, önde basmayı seven takım karşı karşıya gelecek. Maç erkenden kopmazsa izleyenler çok eğlenebilir.

7 Aralık 2010 Salı

Gecenin Hareketleri - 6 Aralık


Link

Haslem Gitti, Dampier Geldi (Heat'in Durumu)

Aslında amacım Dampier'ın ilk doğru düzgün katkı yaptığı maçtan sonra yazmaktı ama beklemekten sıkıldım. İlk doğru düzgün dakika aldığı karşılaşmadan sonra yazayım dedim.

2-3 hafta önce Grizzlies maçında Zach Randolph'un kamyon gibi çarpmasıyla yere yığılan Haslem sakatlanmış ve soyunma odasında taşınmıştı. Pozisyonda ayağına bir darbe yokmuş gibi gözükse de, yapılan kontroller sonucunda Haslem'in ayağında bağ kopması olduğu belirlendi. Ameliyat olan Haslem en iyi ihtimalle normal sezonunun sonuna doğru dönebilecek parkelere. İşte bu noktada devreye Dampier girdi.

Üç yıldızla imzaladıkları andan beri, Miami'nin pivot eksiği olduğunu dile getiriyordum. Ama Pat Riley takımı harika bir şekilde şutörlerle donatmasına rağmen, bu eksiği inatla görmüyor veya göremiyordu. Piyasadaki kalıplı uzunların hiçbiriyle ilgilenmedi Heat. Hatta sonunda Kwame Brown gibi 'kazma' olarak anılan bir oyuncu bile Bobcats'e gittiğinde, Heat'in onu almayarak yanlış yaptığını yazacak raddeye gelmiştim. Sezon başladığında Joel Anthony'nin rakip uzunların yanında çocuk gibi kaldığını, Bosh-Haslem-Anthony üçlüsünün kalıplarının ne kadar yetersiz olduğunu görmüş olduk. Heat'in dış adamlarının savunması ligin en iyilerinden biriyken, boyalı alanda bir Warriors kıvamındaydılar adeta. Hani her işte bir hayır vardır derler ya, Haslem'in sakatlanması belki iyi bile oldu Heat için. Böylce Riley'nin aklı başına geldi ve oluşan uzun ihtiyacını Dampier ile kapattı.

Dampier'ın süre aldığı 6 maçın son 5'ini kazandı Heat, tabii bunun bizim vurdumduymaz pivotla pek bir ilgisi yok. Çünkü henüz ilk defa dünkü maçta anlamlı dakikalar aldı diyebilirim. Yeni yeni NBA temposunda forma giyebilecek kondüsyona ulaşıyor kendisi. Ama hem blok tehdidi oluşturacak hem de rakip pivotların arkasında ezilmeden durabilecek bir isim eklemiş oldu Heat böylece. Henüz katkılarını göremesek de, sezon ilerledikçe farkedilecektir Dampier'ın etkisi.

Şimdiden playofflar'a Heat'in şampiyonluk hedefine baktığımızda, bu transferi son derece olumlu bulduğumu söylemeliyim. Eh ne de olsa 4 aydır Heat'in böyle bir oyuncu almasını bekliyordum, kötü diyecek değilim. En kötü ihtimalle Shaq ve Dwight'ın karşısında itip kakılamayacak bir kütle eklemiş oldular. Ama Heat ve Spoelstra'nın çözmesi gereken asıl konu hücum. Son 5 maçı kazanmış olsalar da, bu istatistik biraz yanıltıcı, JoJo'suz Hawks'u ve birbirinden tırt 4 ayrı doğu takımını yendiler üst üste. Sezon başına göre daha iyi ve uyumlu oynadıklarını rahatlıkla söyleyebilirim (bu 5 maçtan 2'sini izledim) ama şu takımları yenmek başarı olarak kabul edilebilir mi acaba?

Neyse kısacası bence şampiyonluk yolunda önemli bir oyuncu eklediler kadrolarına. Haslem de dönünce üç tane rahatlıkla güvenebilecekleri uzun ile iyi bir rotasyona sahip olacaklar. Önemli olan da bu. Ha bu arada bilmeyenlere şunu da aktarmış olayım: Miami takımı bu transferi yapabilmek için kadrosunda yer açmak durumundaydı ve Jerry Stackhouse'u yolladılar.

6 Aralık'tan Notlar


Günün Hayvan Performansları:
-Carlos Boozer 4. maçında da performansını yükseltmeye devam ediyor. Derrick Rose'un standartlarının altında kaldığı maçta sahneye Boozer çıktı ve takımını galibiyete taşıdı. 21'de 13 şut isabetiyle 29 sayı ve 12 ribaund ile Thunder'ı yıkan isim oldu. Ayrıca Boozer 29 sayısının 13'ünü de 3. çeyrekte attı.

-Amare Mozgov'un benche çekilip kendisinin 5 numaraya kaydırılmasından sonra inanılmaz performanslar gösteriyor. Takımı Minnesota'yı geçerken Amare 34 sayıyla maçın en skorer ismi oldu. Son 5 maç ortalaması 34 ve bu maçların hiçbirinde 30 sayının altına inmedi. Ayrıca takımı da bu süre zarfında 5 galibiyet aldı ve %50 galibiyet oranının üstüne çıktı. Hem 5 maç üst üste 30+ sayı atıp hem de takımına 5 galibiyet getiren son New York'lu ise Stephen Marbury. 2005 Şubatında gerçekleştirmiş bunu Starbury.

-Miami'yi birkaç maçtır izleme fırsatı bulamamıştım, Milwaukee karşısında hem Miami'yi, hem de Ersan'ı izlemek için bilgisayarın başına geçtim ve bıraktığımdan çok farklı bir Miami buldum karşımda. Hatırlarsınız, Miami'nin çok durağan hücum ettiğini ve sadece isolation oynadığını yazmıştım ancak bu maçta daha efektif hücum eden, toplu oyuncuların yanı sıra topsuz oyuncuların da hareketli olduğunu ve Miami'nin yavaş yavaş hücum sistemini oturtmaya başladığını farkettim. Arka arkaya 5. galibiyetlerini Milwaukee karşısında aldılar ve bu maçta da Wade'in performansı ön plana çıktı. Wade 25 sayısının yanına kariyerinin en yüksek rakamı olan 14 ribaund ekledi ve maçın yıldızı oldu.


Takımı Baltalayanlar:
-Rashard Lewis sene başından beri çok kötü performanslar gösteriyor. Rakamlarının yanı sıra oyun içinde de inanılmaz hatalar yapıyor. Sene başından beri gösterdiği kötü performansı Atlanta karşısında da sürdürdü ve 11'de 3 şut isabetiyle oynadı ve 36 dakika sahada kaldığı maçta sadece 2 ribaund aldı.

-Jeff Green takımı Chicago karşısında mağlup olurken 9 şutunda sadece 1 isabet buldu ve maçı 7 sayıyla tamamladı.

-Raptors benchini birbirinden ayırmayarak buraya koymak istiyorum. Raptors tam 100 şut attığı maçta İndiana karşısında galip gelememesi gibi Raptors'ta süre alan 11 oyuncudan 9'u en az 1 hücum ribaundu alması gibi ilginç istatistiklerin ortaya çıktığı maçta Raptors benchi felaket bir şut performansı gösterdi. Barbosa 5/14, Ed Davis 3/8, Bayless 2/10 ve Kleiza 5/12 şut isabetiyle oynadı. Toplamda 44'te 15 isabet buldular ve Raptors'un maçı kaybetmesindeki en büyük etkenlerden biri oldular.


Boşa Kürek Çekenler:
-Buranın müdavimlerinden Kevin Love New York karşısında ortaya koyduğu 33 sayı 15 ribaund ile yine burada yer alıyor. 5'te 3 üçlük bulduğunu ve 10'da 10 serbest atış attığını da belirtmek gerekiyor.

Bizimkiler:
-Ersan istikarsız performansına devam ediyor. Ancak bu istikrarsız performans direkt olarak takımıyla ilgili. Takımı çok dağınık ve başta Jennings olmak üzere bir günleri bir günlerini tutmuyor. Takımın Jennings'in oynadığı pick-and-roll'ler dışında düzenli olarak kullandığı bir hücum sistemi yok ve Ersan'ın hücumda yapabileceği tek şey pick-and-roll oynanırken üçlük çizgisinin dışına açılıyor. Eğer Jennings Ersan'ı görürse Ersan şut atabiliyor, yoksa sürekli hücumdan savunmaya, savunmadan hücuma gidiyor. Miami'ye kendi evlerinde yenildikleri maçta 4 sayı 3 ribaund 3 asist ile vasat altı bir performans gösterdi Ersan.

-Noah'ın faul problemine girip sadece 20 dakika sahada kaldığı maçta Ömer 14 dakika sahada kalarak 2 sayı 2 ribaund 1 asist 1 top çalma ile oynadı.

6 Aralık 2010 Pazartesi

6 Aralık Programı

7 Aralık Salı 02:00 / Toronto Raptors - Indiana Pacers
7 Aralık Salı 02:00 (NBA TV) / Atlanta Hawks - Orlando Magic
7 Aralık Salı 02:30 / Minnesota Timberwolves - New York Knicks
7 Aralık Salı 03:00 / Oklahoma City Thunder - Chicago Bulls
7 Aralık Salı 03:00 / Miami Heat - Milwaukee Bucks
7 Aralık Salı 04:00 / Memphis Grizzlies - Utah Jazz
7 Aralık Salı 05:30 / Sacramento Kings - Los Angeles Clippers

Gecenin 1 numaralı maçı NBA TV ekranlarından bizlere ulaşacak. Aynı grubu paylaştığı takımlardan Heat'e dün gece teslim olan Hawks, hemen ardından Magic'e de boyun eğmemek adına ekstra bir oyun ortaya koyacaktır diye düşünüyorum. Bunun dışında ligin genç takımlarından Thunder ve Bulls'u karşı karşıya getiren mücadele de oldukça ilgi çekici. Genç ekolünün başını çeken Westbrook-Durant ve Rose-Noah ikililerini galibiyet için savaşırken göreceğiz. Ersan'lı Bucks ise 4 maç arka arkaya kazanarak biraz olsun eleştirilerden arınan Heat'i ağırlıyor.

Gecenin Hareketleri - 5 Aralık


Link

İçine sert vuramadığı için etkileyiciliği azalmış gibi ama Baron'ın Przybilla üzerinden vurduğu smaç benim favorim.

5 Aralık'tan Notlar

Günün Hayvan Performansları:
- Rondo'nun yokluğunda ilk 5 başlayan Celtics guard'ı Nate Robinson, takımının ilk yarıda kopardığı maçta galibiyetin mimarlarından olmuş 21 sayı 6 ribaund 6 asist ile.

- Amare bu sezon klasikleşen performanslarından biriyle Toronto'yu yıkan isim olmuş. Yanlızca 8 Knicks'linin forma giydiği maçta ipleri eline alan Amare 31 sayı 16 ribaund ile yıldızlaşmış.

- Detro'nun mağlubiyet serisine son verdiği maçta öne çıkan adam ise Stuckey olmuş. 24 sayı 6 ribaund 11 assist ile Cleveland'ı yıkmış.

- Bu sezon iyiden iyiye takımın liderliğini eline alan Westbrook da 19-7-13 ile alıştığımız performanslarına devam etmiş. 16'da 4 atması onun için bir eksi elbette ki ama takımının 25 asistinin 13'ünü yapması bunu telafi ediyor bana kalırsa.

- Nash-Warrick ikilisini ayırt etmeden koymak lazım buraya. Nash şut kaçırmadan 20 sayı ve 17 asistle oynadı. Warrick ise kenardan gelerek bulduğu 26 sayı- 6 ribaundla takımının evinde Wizards karşısında bir sürpriz yaşamasını Nash'le beraber engelledi.

-Matthews takımın hücum liderliğini Roy'dan devraldı birkaç maçtır. Oldukça cürretkar ve özgüvenli oynuyor. 10/19 saha içi isabetiyle 26 sayısı var Clippers karşısında.

-Son olarak Spurs'e yer vermeli. Takım olarak inanılmaz bir maç çıkardılar hücumda. Bir ara hiç şut kaçırmayacaklarını düşündüm. İkinci çeyreğin ortalarına doğru 64 sayı buldular ki, savunması çok kötü olmayan bir Hornets karşısında bu sayıya ulaşmaları hayli değerli. Benchlerine de ayrıca parantez açmak lazım. Maçın erkenden kopmasında en büyük paya onlar sahipti. Bonner'ın üçlük şovu da ayrıca izlemeye değerdi.

Boşa Kürek Çekenler:
- Takımlarının New York'a 17 sayı farkla mağlup olduğu maçta Bayless-Amir ikilisi çok sağlam çabalamış. 22 sayı 16 ribaund(8 hücum) yapan Amir'e , 23-7-6'yla eşlik etmiş Bayless.

- Golden State'in ikilisi de buraya girmeyi hakediyor tartışmasız. Toplamda 68 sayı atan Curry-Ellis ikilisi bu performansları ile galibiyeti getiremediler maalesef.

- Çaylak Griffin her maçında buralarda yer bulmaya başladı artık. Dün gece Portland karşısında 21 sayı- 15 ribaund ile oynayan Griffin'in çabaları galibiyete yetmedi.

Takımı Baltayanlar:
- Şutör özelliği ile tanınan Gibson&Mo ikilisi 27'de 9 ile takımı fena baltalamış.

- Yine ligin en elit şutörlerinden Belinelli de 6'da 0 ile takımının ipini çeken isim olmuş.

Bizimkiler:
- 18 dakika sahada kalan milli oyuncumuz Semih Erden, 4'te 1 saha içi ve 6'da 2 serbest atışla 4 sayı üretmiş. Ayrıca 6 ribaundunun yanına 1 de blok eklemiş.

- Hidayet de yine kenardan gelerek 20 dakikada 7 sayı- 4 ribaund- 3 asist- 2 top çalma ile oynadı.

Babası Gibi Turnike Atıyor (Majesteleri ve Oğlu)


Link

4-5 gün önce yaşanmış bir pozisyon. Michael Jordan'ın, UCF forması giyen oğlundan harika bir turnike. Hatta Majesteleri'nin o ünlü el değiştirdiği turnikeyi biraz andırıyor diyebiliriz. Tabii babası potanın yaklaşık 30 santim falan üstüne çıkıp herkesi hayretler içinde bırakmıştı o ayrı. Marcus Jordan'ın yaptığı da oldukça etkileyici çünkü öyle herhangi bir el değiştirme değil. Florida Üniversitesi'nin pivotu Patric Young'dan gelen blok sonrası, içgüdü ile topu sol eline alıp turnikeyi bırakıyor Marcus. Her baba yiğidin harcı değil yani. Ayrıca crossover'ı da bana Wade'in ikili sıkıştırmaları delişini hatırlattı. Tabii bu demek değil ki Marcus Jordan o kadar yetenekli bir oyuncu.

Kolej basketboluyla pek alakalı değilimdir burada defalarca yazdığım gibi, senede 10 maç izlerim maksimum yani, Marcus Jordan'ı da hiç izlemedim. Babasının yetenekleriyle neredeyse hiç alakası olmadığını okudum ki bundan doğal birşey yok. Gelmiş geçmiş en iyi basketbolcunun oğlu olmak ne kadar zor birşey olsa gerek. Düşünsenize ağzınızla kuş tutsanız yine de babanızla karşılaştırılacaksınız.

5 Aralık 2010 Pazar

Günlük Tahminler - 6 Aralık

Griffin 35. Sayı + Ribaund Alt (Betsson)
Son 2 haftadır öyle böyle oynamıyor Griffin, istatistikleri de akıl alır gibi değil. Ama Kaman ve B. Davis'in takıma dönüşü, bu uçan istatistiklerini muhakkak düşürmeye başlayacak. Bu gece Portland karşısında Griffin'e 35. sayı ve ribaund bahisi açılmış. Portland ligin en yavaş oynayan takımlarından ve fena da savunma yapmıyorlar. Clippers oyunu hızlandırmaya çalışacaktır muhtemelen ama çok yüzdeli şut atabileceklerini ve çok skor üretebileceklerini düşünmüyorum. Ayrıca Camby-Aldridge-Przybilla üçlüsü ribaundlarda oldukça etkin ve Griffin'in Aldridge'i savunması sebebiyle savunma ribaundlarından çok fazla nasiplenememesi muhtemel. Bu şartlar altında Griffin'in açılan baremi aşamayacağını düşünüyorum.

C. Paul -4. Sayı + Asist (Betsson)
Betsson'da Tony Parker'a karşı açılmış yukarıdaki bahis. Eşiyle boşanma davasının ilk gündeme geldiği dönemlerde performansı yükselmişti Parker'ın, bilmiyorum belki de bayan Barry ile olan ilişkisidir performansının tavan yapma sebebi, zira ikisi aynı döneme denk geldiği için kestirmesi güç. Herneyse, bu gecelik karşımıza alıyoruz kendisini. Chris Paul karşısında kariyeri boyunca geri planda kalmış Parker. Eğer coşup çok üst düzey bir maç çıkaramazsa da Chris Paul bu baremi rahatlıkla aşacaktır. Potansiyellerini kenara koyarsak, bir tarafta takımının herşeyi diyebileceğimiz bir oyuncu, diğer tarafta takımının en önemli 3 opsiyonundan biri diyebileceğimiz bir oyuncu. Fazla söze gerek yok, umarım hayal kırıklığına uğramayız. Herkese bol şans...

NOT: Tahminlerimizin oluşturacağı olumlu veya olumsuz durumlardan KP ailesi olarak sorumluluk kabul etmeyeceğimizi ve Türkiye'de yasal olmayan sitelerdeki bahisleri yurt dışındaki okurlarımız için değerlendirdiğimizi belirtmeliyim.

DeJuan Blair ile İlginç İşler


Sezon başıyla kıyasladığımızda gözle görülür bir biçimde süreleri düştü DeJuan Blair'in. Kasım ayında onu sürekli olarak 20-25 hatta kimi zaman 30 dakikaya yakın sahada görüyorduk. Zaten gelecek vaadeden ve geçtiğimiz sezonun en büyük draft steallerinden olan bir oyuncuya yapılabilecek en normal muamele de buydu tartışmasız.

Fakat Kasım'ın sonlarına yaklaştığımızda birden Blair'in sürelerinde inanılmaz bir azalmaya şahit olduk. 3 maç arka arkaya 6, 13 ve 7 dakika görev alan genç oyuncu tam bu dakikaların adamın olmaya başlamışken bir anda ertesi maç 28 dakika sahada kaldı. İlginç işlerin ikincisi ise Blair'in Spurs hücumundaki yerinin belirsizliği. Onun bir savunma adamı olduğu aşikar ancak bir maç 15 şut kullanıp sonra çıkıp nerdeyse hiç potaya bakmayarak 1 şut attığında da insan bu garipliğin üzerine düşünmeden edemiyor.

Blair'ı özel kılan özelliği tek kelimeyle ifade edilebilir : ribaund. Geçtiğimiz sezon bir maçta 19 ribaund alıp tüm gözleri üzerine çektiğine şahit olmuştuk. 09-10 sezonunda yakaladığı 6.4 ribaund ortalaması da gelecek için olumlu sinyaller veriyordu kuşkusuz. Fakat bırakın geleceği hemen ertesi sezon bunun üstüne koyamaması, gelişimini bu kadar erken kesmesi onun adına çok kötü oldu. 6.3 ortalamayla oynadığı bu yıl üstüne koyamadığı bir diğer nokta ise kısıtlı hücumu. 2.01 boyuyla pivot oynamaya çalıştığı için büyük sıkıntılar çekmesi elbette ki normal ama sahadaki bu çaresiz görüntüsünün bir parça bile değişmemesi durumu biraz anormal kılıyor. Blair'e bir bakın. Hemen hemen her pozisyonda patır kütür blok yediğini görebilirsiniz. Fakat bunun yanında topu her eline alışında blok yememek adına fake attığını ve sonrasında imkansız denebilecek atışlar çıkardığına da şahit olursunuz. Yani çaba var ancak icraat yok.

Bu durumun böyle gitmeyeceği de çok bariz bir şekilde ortada. Hele ki Spurs benchinde McDyess gibi ligi en iyi bilen uzunlardan biri beklerken Blair'le atakları boşa harcamak çok mantıksız görünüyor. Genç oyuncu ne zaman ki oyununa ekstra bir şeyler katacak işte o zaman daha çok süre alacaktır diye düşünüyorum. O zamana kadar ilk 5'te McDyess'ı kullanmak çok daha akıllıca bence. 36 yaşına rağmen neredeyse Blair'le aynı ribaundu çeken bir adamı motive etmek adına da mükemmel bir hamle olur. Tabi Pop, Jefferson örneğinde görüldüğü gibi Blair'a da bir ayar çekmeye kalkar mı? Bekleyip göreceğiz.

5 Aralık Programı

5 Aralık Pazar 20:00 / Boston Celtics - New Jersey Nets
5 Aralık Pazar 20:00 / New York Knicks - Toronto Raptors
6 Aralık Pazartesi 01:00 / Cleveland Cavaliers - Detroit Pistons
6 Aralık Pazartesi 02:00 / Golden State Warriors - Oklahoma City Thunder
6 Aralık Pazartesi 02:00 (NBA TV) / New Orleans Hornets - San Antonio Spurs
6 Aralık Pazartesi 03:00 / Memphis Grizzlies - Denver Nuggets
6 Aralık Pazartesi 03:00 / Washington Wizards - Phoenix Suns
6 Aralık Pazartesi 04:00 / Los Angeles Clippers - Portland Trail Blazers

Atlantik Grubu takımlarının kendi aralarında yapacağı maçlar oldukça erken saatte başlıyor her zaman olduğu gibi. Ayrıca iki Güneybatı devi de bu sezon 3. kez karşı karşıya geliyor. İlk düelloyu Hornets, ikiniciyi ise Spurs kazanmıştı. At&t Center'da oynanacak mücadele NBA TV ekranlarından takip edilebilecek.

Gecenin Hareketleri - 4 Aralık


Link

Birbirinden güzel hareketler var bu geceki top 10'da. Özellikle Iguodala'nın 2. sıradaki smacı ve tabi ki Meeks'in şut şovu inanılmaz. Onların haricinde Jamal'ın crossoverı hoşuma gitti.

4 Aralık'tan Notlar

Günün Hayvan Performansları :
Soner yazdı zaten Meeks'in yaptığını ama buraya da koyalım. 10'da 7 üçlük isabeti ve 26 sayı bulduğu maçta Jodie Meeks Philly'nin nadir galibiyetlerinden birini almasını sağlamış Bobcats karşısında

Milwaukee'in Howard-Nelson-Redick üçlüsünden yoksun Orlando'yu mağlup ettiği maçta Howard'sız pota altının keyfini çıkarmış Bogut 31 sayı 18 ribaund ile. 16'de 5 serbest atış atmış ama bunu kabul edebiliriz çünkü rakip uzunların ikisinin de 6 faulden atılmasında büyük rolü var.

Derrick Rose için pek hayvani sayılmaz ama başarılı oyun kurucu takımının uzatmada Houston'ı yendiği maçta 47 dakika sahada kalıp 30 sayı 7 ribaund 11 assist 5 top çalma yapmış. Maçı uzatmaya götüren basketi attığının da altını çizelim.

Kevin Love şov da devam ediyor bu arada. Zayıf Cavs'e karşı 28 sayı 19 ribaund'la yeni bir 20-20'nin kıyısından dönmüş Wolves pivotu. 5'te 5 üçlük attığını da eklemek lazım. Wesley Johnson da 9'da 8 şut isabeti ile 20 sayılık katkı vermiş.

Takım halinde Minnesota'ya da değinmek lazım. 26'da 18 üçlük atarak, kulüp rekorunu kırıp, dağıtmışlar Cleveland'ı. Hoş Cleveland'ı dağıtmak için çok birşey gerekmiyor ama bu şut performansı yine de dikkat çekici.

Toplamda 75 sayı üreten Big Three'yi de buraya koymamak olmazdı. Wade 26-10 , Bosh 22-10, LeBron 27-7 yapmış.

Boşa Kürek Çekenler:
Tyreke Evans'ın yüksek yüzdeyle attığı 25 sayı ve yaptığı 8 asist takımına yetmedi. Udrih yeniden ilk 5'e yerleşince, adam gibi hücum edebilen Sacramento, Dallas'ı çok zorladı ama son dakika içinde kaybetti maçı.

Takımı Baltayanlar :
Howard'ın yokluğunda toplam 38'de 13 isabet bulan Lewis-Carter ikilisi, yakmışlar adeta Magic'i. Takımın herşeyinin Howard olduğunu yine görmüş olduk, tabii dar bir kadroyla oynadıklarını da unutmamak lazım. Nelson, Anderson, Redick ve Pietrus da yoktular.

Chase Budinger takımının uzatmada kaybettiği maçta 6'de 0'la yokları oynamış. Kyle Lowry de 17'de 5 ile ona eşlik etmiş. Önümüzdeki hafta Brooks dönüyor zaten.

Atlanta takımında 5'te 0 üçlük, toplamda 16'da 6 atan Crawford burayı hakediyor sanırım. Ayrıca 31 dakika süre aldığı maçta 9'da 2 atan Marvin Williams da Miami'nin galibiyetinin mimarlarından.

Bizimkiler :
30 dakika süre alan Ersan yanlızca 4 kez potayı düşündüğü maçta 1 isabet bulabilmiş. 4 sayı 8 ribaund rakamlarıyla oynayan milli oyuncumuzun istikrarsız oyunu devam ediyor.

Ömer ise 53 dakikalık maçta sadece dört buçuk dakika sahada kalabilmiş. Boozer'ın dönüşüyle beraber 10 dakikanın üzerine çok nadir çıkabilecek herhalde Ömer.

Meeks Kayışı Kopardı


Link

Kolej kariyerini takip edenler Meeks'in ne kadar patlayıcı bir skorer olduğunu bilir. Ama lige adım attığından beri bir türlü o istenen patlamayı yapamamıştı, ta ki geçtiğimiz haftaya kadar. Heat deplasmanında dün geceki performansının ilk sinyallerini vermiş ve devreyi çok kısıtlı bir sürede, neredeyse tamamını dış şut isabetiyle bulduğu 18 sayıyla tamamlamıştı.

Dün gece ise Bobcats maçının ilk çeyreğinde 6 üçlük isabetiyle bulduğu 20 sayıyla klüp tarihine geçti. Sixers tarhinin ilk çeyrekte en fazla sayı atan ismi oldu Meeks (Iverson ile birlikte). Sixers tarihinde bu rekorun altında, takımın formasını senelerce taşıyan ve NBA tarihinin en iyi skorerlerinden kabul edilen Erving, Malone, Barkley gibi isimlerin değil de Meeks'in adının yazacak olması ayrı bir tuhaflık. Henüz Philadelphia'da ikinci kez ilk 5 çıkma şansı bulan bu adam toplamda bu formayı 35 kere bile giymedi. Basketbol çok enteresan bir oyun Mustafa'cığım... İşte Meeks'in dün geceki hayvani performansı.