BIY AD

2 Eylül 2009 Çarşamba

Boston Celtics Ön İncelemesi

Atlanta Hawks incelemem gibi uzun bir yazı olacak, hatta Celtics şampiyonluk adayı olduğu için daha da uzun. Yine okursanız memnun olurum.

İlk bakışta tahmin: Doğu 1-3.lüğü arası

Muhtemel ilk 5:

Rondo
Ray Allen
Pierce
Garnett
Perkins

6. adam: Rasheed Wallace
Diğer rol alacak yedekler: Glen Davis, House, Tony Allen, Marquis Daniels

Celtics'in bu yaz tartışmasız en iyi hamlesi Rasheed Wallace'ı takıma katmak oldu. Şampiyonluk hedefi olan diğer takımların bu transferi kıskandıklarına dair şüphe yok. Celtics'in dışındakiler de Rasheed'i ikna etmek için çok çaba sarfetmişler ama başaramamışlardı. Bunun yanında Glen Davis'i de takımda tutarak çok sağlam bir uzun rotasyonu kurdular. Bunların üstüne müthiş savunma yapan, birlikte 3. senelerine giren bir takım olduklarını hatırlayınca, şampiyonlukta ne kadar iddialı olduklarını anlayabiliriz.

Yine tek tek başlayalım:

En başta takımın oyun kurucusu ve 2009 playoff'larında büyük sükse yapan Rondo'dan girelim. Kendisi, Garnett'ten yoksun takımının Bulls'u elemesinde ve Magic'ten 3 maç almasındaki 1 numaralı nedendi. Playoff'larda neredeyse triple double ortalamaları tutturdu. Önümüzdeki sezonda Celtics yine ciddi bir sakatlık yaşamadıkça, Rondo'nun rol oyuncusu haline geri dönmesini beklemeliyiz. Yine de sorumluluk alması gerektiğinde bunu yapabilecek mental seviyeye gelmesi Rivers-Ainge ve takımın yıldızlarını eminim çok memnun etmiştir. Sorumluluk dediysem, kritik anlardan veya ona yaratılan boş dış şut imkanlarını değerlendirmesinden bahsetmedim. Bunları beceremediğini Bulls ve Magic karşısında birkez daha gördük. Gerçi zaten bu dediklerimi yapıyor olsa, sezon başlamadan kupayı Celtics'e vermek gerekirdi.

Rondo'ya pozisyon hazırlamaktan bahsetmişken, bunları yaratan iki adama değinelim sırayla. Önce, takımın en önemli ismi olduğu için Garnett... Gerçi ne kadar anlatmaya gerek varsa, o da tartışılır. Garnett'in savunmada yaptıklarına daha sonra değineceğim, şimdilik sadece hücumdan konuşalım. Celtics takımında en kolay ikili sıkıştırma çeken, Pierce ile beraber savunmacısından en kolay sıyrılan oyuncu. Sadece bununla kalsa iyi, yardım geldiğinde bir uzuna göre mükemmel olan saha görüşü ve pas kabiliyeti ile boş arkadaşlarını topla buluşturuyor. Ayrıca hem kendi yarattığı hem de kendisine başkaları tarafından hazırlanan orta mesafe şutlarını ligde en isabetli kullanan birkaç uzun forvet arasında. Bunlar yetmiyormuş gibi takımın defanstaki en güvendiği isim. Birebir savunması mükemmele yakın olsa da onu asıl özel yapan şey yardım savunması. Ne zaman kendi adamını boş bırakıp yardıma geleceğine dair mükemmel bir sezgisi var. Böylece boyalı alana giren rakipler kolay atış fırsatı bulamıyorlar. Kısacası KG bu takımın herşeyi, zaten tüm zamanların en iyi 4-5 uzun forvetinden birini bu kadar uzun anlatmam hata.

Geldik takımın kaptanı, en önemli ikinci adamı, 1 numaralı hücum gücüne: Paul Pierce. 10 seneyi aşkın bir süredir Celtics forması giyiyordu, son 2 seneye kadar ligin en sağlam kısa forvetlerinden biri olarak bilinse de "Loser" damgası yemişti. Değeri Garnett'in ve şampiyonluğun gelmesinden sonra yeni yeni anlaşılmaya başlandı. Hatta LeBron'dan sonra NBA'deki en iyi kısa forvet olduğunu artık neredeyse bütün otoriteler kabul ediyor. Bazıları ise abartıp Pierce'ı LeBron'un bile önüne koyuyor. İşte doğru takımda, doğru parçalarla beraber olmanın önemi. Bir yüzük insanların fikrini nasıl da değiştiriyor. Neyse konudan sapmayalım. Pierce bu takımın ikinci en önemli oyuncusu, hücumda ise ilk opsiyonu. Fiziğiyle dikkat çekse de Pierce'ın çok güçlü olduğunu söylemek zor. Ayak çabukluğu bakımından da birçok forvetin gerisinde kalan bir oyuncu. Peki nasıl bu kadar sayı üretip, arkadaşlarına da bol bol servis yapabiliyor? Pierce bu verimliliğin çok büyük bir kısmını basketbol iq'suna ve oyunu okuyabilme kabiliyetine borçlu. Temel basketbol bilgisi ligdeki oyuncuların büyük çoğunluğunun üzerinde, savunmacısının ve rakip takımın boşluklarını müthiş sezerek, buralara atak ediyor ve rakibi çökertiyor. Tabii ki vücudunu kullanmasını da çok iyi biliyor. Son olarak da takımın hazırlayıp kendisinde biten boş hücumlardaki şut isabetlerinin müthiş olduğunu söylemem lazım. KG'nin yokluğunda Celtics'in geçen sene ne kadar zorlandığını görmüştük, Pierce'ın da takımı için neredeyse o kadar önemli olduğunu düşünüyorum.

Sıra tarihin en iyi şutörlerinden Ray Allen'da. Belki 3 yıldız arasında en önemsizi, arka planda kalanı gibi gözüküyor. Ama koca NBA'de Pierce ve KG'yi daha iyi tamamlayan bir isim bulmak zor. Allen'ın ayakları yavaşlamış olabilir, kendisine pozisyon yaratmakta eskisi kadar başarılı olmayabilir ama hala ligdeki topsuz en iyi perdeleme kullanan şutörlerin başında geliyor. Tabii bu perdelemeleri yapan KG ve Perkins'in de hakkını teslim etmeliyiz. Şimdi de onların yanına yıllar boyunca Hamilton'a perdeleme yapan Rasheed gelecek. Allen bu sayede boş atış şansları elde ediyor, tabi takımın top çevirip boş adamı bulduğu pozisyonların birçoğunu da Allen değerlendiriyor. Bu şansları çok iyi değerlendiriyor, bileği yıllara meydan okuyarak aynı düzgünlüğünü koruyor. En azından çoğu maçta şutları büyük isabetle değerlendiriyor. Son 2 seneki playoff'larda çok kötü oynadığı dönemler oldu ama takım arkadaşları ona güvenerek her seferinde Allen'ı oyuna dahil ettiler. Bu sene de farklı birşey olmayacağına eminim.

Son olarak da Perkins: Üç sene önceki hali ile arasında dağlar kadar fark var Perkins'in. Ama yine de bana güven verdiğini söyleyemeyeceğim. Hücumda zaten topu alıp birşeyler üretmesi beklenmiyor. O da görevini biliyor, pota altındaki boşluklara kaçıp asistleri değerlendiriyor veya hücum ribaundlarına giriyor. Perkins'in asıl gelişme gösterdiği yönü defansı. Yanında KG'nin olmasından aldığı güvenle daha agresif savunma yapabiliyor. Ribaund ve bloklarındaki yukarı doğru giden trend de bunun kanıtı. Bu sene dakikaları Rasheed'in gelmesi ile biraz düşebilir ancak ilk 5'teki uyumun ve genç oyuncunun moralinin bozulmaması için Ainge onu başlatmaya devam edecektir. Tabii kenardan itici bir güç olarak Rasheed'in gelmesi Perkins'in gelmesinden daha mantıklı, bu da faktörlerden biri.

Madem adını andım Rasheed'e ve bench'e değinmenin vakti geldi. Dediğim gibi şampiyonluk hedefi olan her takımın isteyeceği bir isimdi Rasheed. Tecrübesi, üçlük atışlarıyla savunmayı açması ve rakibin uzununu dışarı çeken oyun stili, post-up yaparak bulduğu sayılar ve akıllı savunmasıyla Celtics'e büyük katkıda bulunacaktır. Normal sezonda hem KG hem Rasheed son derece dikkatli kullanılacaklardır. İkisinin de 30 dakikayı aşmasını pek beklemiyorum.
Bir diğer yedek Glen Davis, Rasheed'in gelmesinden dolayı dakika almak bakımından sıkıntı yaşayacak gibi duruyor. Zaten kendisini çok beğendiğimi söyleyemeyeceğim, ortalama bir uzun işte...
Eddie House'u ise kariyeri boyunca yaptığı şeyi tekrarlarken göreceğiz: Şut atmak. Aslında belki de üçlükleri değerlendirmesiyle, Celtics'e - en azından hücumda - Rondo'dan daha iyi oturan bir parça ama savunmadaki ve top getirmedeki problemleri ile her topu potaya fırlatma isteği onun 20 dakikadan fazla süre almasına engel.
Transferi yeni kesinleşen Marquis Daniels enerjik oyunuyla, sağlam adam adama savunmasıyla ve hücumdaki patlayıcı, potaya kateden oyunuyla Celtics'e katkı yapmaya çalışacak. Bir zamanlar Josh Howard ile beraber Mavericks'in geleceği olarak görülen oyuncu dizlerinin zayıflığından çok çekti ve bir türlü beklenilen seviyeye ulaşamadı. Ben açıkçası Daniels yerine dış şut tehdidi olan bir oyuncu alınsaydı daha yerinde bir hamle olurdu diye düşünüyorum. Ama Daniels da Celtics'i tatmin edecek bir rol oyuncusu olacaktır.
Tony Allen da bu dış şutlarda son derece yetersiz. Onun da yaşadığı sakatlıklar dolayısıyla cam adam olduğunu düşünmeye başladım. Çabukluğu ve müthiş atletikliğiyle dikkatleri üzerine çeken Allen'ın yaşadığı onca sakatlıktan sonra ne kadar verimli olacağı tartışılır. Ayrıca mental olarak hala hazır olmadığını düşünüyorum, hala doğru kararları vermekte istikrarlı değil...

Celtics'i 2 sezon önce şampiyonluğa götüren şey, defans koçu Thibodeau'nun prensiplerine uyarak yaptıkları savunmaydı. Şimdi bu konuda Rasheed ile daha da güçlendiler. Tabii ki Garnett'in hırsının bütün takıma yayılmış olmasının da payını es geçmeyelim. Rasheed'in yukarıda saydığım hücumdaki artıları da eklenince, Celtics'in geçtiğimiz seneye göre bir seviye atladığını söyleyebilirim. Hele bir de Garnett, vurdumduymaz-deli pivotu hırslandırabilirse gerçekten korkutucu bir tablo çıkıyor karşımıza.
Herşeyin defanstan başladığı, hücumda ise set oyunları ve 4 adet yıldızının eline bakan bir Celtics takımı izleyeceğiz. Diğer takımların yaptıkları transferlere rağmen, ufak farkla da olsa şampiyonluktaki en büyük aday konumuna geldiler. Bir de Tony Allen yerine boş dış atışları değerlendirecek bir isim bulabilirlerse iyice avantajlı duruma gelecekler.

10 FARKLI FIKIR:

aXoy dedi ki...

Hawks yazısı gibi mükemmel bir yazı olmuş. Teşekkürler.

Adsız dedi ki...

ellerine sağlık...sıradaki takım yazını da merakla bekliyoruz(yanılmıyosam chicago olması lazım)...

Dan Dirik dedi ki...

Genel olarak 0 farklı fikrim var, Atlanta yazısı gibi derin ve emek harcanmış bir yazı olmuş, tebrik etmek istedim burdan =)

Adsız dedi ki...

Ellerinize sağlık :) Ayrıca pota altı rotasyonunda ilave olarak Shelden Williams da var.

bonusmayil dedi ki...

Ellerine emeğine sağlık, gene mükemmel biraz yazı yazmışsın tebrik ediyorum...

Adsız dedi ki...

Mükemmel gidiyorsun. İlerde bu blog tutulmaz, tutulamamaz. :)

Ömer dedi ki...

Ellerine saglik, harika bir yazi olmus.

sabonis dedi ki...

Okuyanlar ve yorumda bulunanlara teşekkürler.

@adsız: Pota altında Shelden Williams da var ama o 5 dakkadan fazla almayacaktır. Rol alacak yedeklere değiniyorum genelde. Yoksa zaten uzun olan yazılar okunmayacak derecede uzun olur =)

Hasan dedi ki...

Rando'ya hak ettiginden cok mu deger veriliyo az mi veriliyo karar verebilmis degilim. Chicago serisinde dudak ucuklatan cinsten istatistikleri vardi. Ama unutmamak lazim ki bir cok mac birden fazla uzatmaya gitti. Ayrica o rakamlari uretirken, kirilma noktalarinda takimi hangi seviyelere tasidi ona da bakmak lazim. Elimden geldigince izlemeye calismistim o seriyi, ve akabinde Magic serisini. Macin kopup temponun rakip takima gectigi anlarda hep Rando'nun hatalari one cikiyodu. Benim acimdan Rando hala kendini kanitlamis degil. Her ne kadar cooook yuksek bir potansiyele sahip olduguna katilsam da, bu onumuzdeki sezonun rustunu kanitlamasi icin ayri bir oneme sahip oldugunu da eklemem lazim.

salihcan sezer dedi ki...

keşke daniels'a kasmayıp, leon powe'u tutsalardı. bide tecrübeli guard yedek açığı var, cassel cleveland serisinde çok iş yapmıştı şampiyon oldukları sezon pj brownla birlikte. geçen sene marbury'i denediler, tutmadı. bence bi veteran guard iyi olurdu bu takıma. cleveland pota altı sorununu çözemedi-boozerla olaylı geçmişleri olmasa tam idealdi-, çözemeyecek gibi o yüzden doğu'nun bir numaralı favorisi bence.