BIY AD

20 Kasım 2010 Cumartesi

Uçuyorlar


Akıllara hemen Lakers, Spurs, Celtics vb. kafaya oynayan takımlar geliyor " Uçuyorlar " diyince. Fakat ben onlardan değil ligin dibine oturan Minnesota oyuncularından bahsedeceğim. Minnesota takımından değil (!), oyuncularından.

Minnesota Timberwolves felaket bir organizasyon. GM'leri David Kahn ligin açık ara en kötüsü, kadroları kağıt üzerinde hiç iyi görünmüyor, koçları Rambis'in basketboldan ne kadar anladığı uzun süredir sorgulanıyor, finansal anlamda bataktalar ve seneye takımın kapanma ihtimali üzerine konuşuluyor. Tüm bu olumsuz tablo ister istemez takım başarısına da yansıyor ve kendilerini birden 4-10'la Batı'nın en son sıralarında buluyorlar. Fakat sistemdeki bu dağınıklık oyunculara yaramışa benziyor. Birkaç Wolves maçının box-score'larını incelediğimizde oldukça ilginç ve olumlu rakamlara rastlıyoruz.

İlk olarak Micheal Beasley'den bahsedeceğim. 2008 draftına giren en gözde 2 oyuncudan biri, beklenildiği gibi 2'den seçiliyor ancak büyük bir balon olarak karşımıza çıkıyor. Ezeli rakibi Rose süperstar seviyesine çıkıp takım taşımaya başlarken onu görev adamlığına soyunurken görüyoruz. Ardından ligin en umutsuz takımıyla imzalıyor.Yetmiyor, uyuşturucu kullanıyor daha da kötüsü bu basına sızıyor. Hadi onu da geçtim. Genel menejer çıkıp nasıl uyuşturucu kullandığı hakkında konferans veriyor. Tüm ligin nefretini kazanıyorsun ve önünde yepyeni bir sezon var. Atağa kalkmak için bu yeni sezonun tek fırsat olduğunun farkına varması oldukça şaşırttı beni açıkçası. Farkına varmakla kalmadı, 2 yıllık açığını da hızla kapatmaya, balon olmadığını tüm lige kanıtlamaya başladı. Sacramento potasına 42 sayı bıraktığında herkes ona dönüp bir kere daha baktı ve şu sıralar ondan gözlerini ayırabilen pek birini görmedim açıkçası. 13 maçta 22.4 sayı 5.7 ribaund. Nihayet bizlere " İşte Micheal Beasley bu ! " dedirtmeye başladı.

Bir diğer bomba Kevin Love. O zaten hiçbir zaman kötü olmadı hatta ilk yıllarında verdiği görünüm ligdeki kariyeri boyunca double-double yapacak bir adam olacağı yönündeydi. Ancak hiçbirimiz o double-double'ın 31 sayı 31 ribaund'la geleceğini beklemiyorduk. Howard'ların Noah'ların egemenlik sürdüğü ribaund kategorisinde birden en tepede onun adını gördük. Hala da ribaund ortalamasında ligin lideri konumunda. 14 maçta 17.6 sayı 13.8 ribaund. ( Son maç sayı atamamasına rağmen. ) Beklenilenin çok çok üstünde bir Love izliyoruz bu yıl.

Bu iki oyuncu dışında belki de lig tarihinin en büyük balonu olan Milicic'den kısaca söz etmek lazım. Milicic hala bildiğimiz Milicic maç başına 7 sayı 6 ribaund gibi sıradan rakamlarla karşımızda. Ancak ona parantez açmamın özel bir sebebi var keza dün gece oynanan Lakers maçında o da çok ilginç bir işe imza attı. Çoğu otorite tarafından şampiyonluğun en büyük favorisi olarak gösterilen takıma karşı 23 sayı 16 ribaund 5 assist 6 blok yaparak ben dahil herkesin ağzını açık bıraktı. Ama malesef bu ondaki ışığı görmemiz için yeterli değil çünkü 8 yıldır ligde ve tabiri caizse ne mal olduğunu hepimiz biliyoruz.

Kısaca toparlarsak Minnesota takım halinde felaket işlerin devam ettiği bir yapılanma olarak ligdeki icraatlarını sürdürecek gibi görünüyor. Ancak bu dağınık sistemin oyuncuların bireysel olarak parlamalarına ve hatta oyunlarına sınıf atlatmalarına zemin sağladığını söylemek mümkün. Sene içinde yukarda bahsettiğim benzeri birçok iş daha görebiliriz gibime geliyor Wolves'dan. Kim bilir belki birgün Telfair'in hanesinde 20 sayı-20 assist gibi bir şey yazabilir. Yok canım o kadar da olmaz heralde :)

3 FARKLI FIKIR:

Adsız dedi ki...

sezon başında sezonu en az galibiyetle kapatması beklenen takımdı minnesota. beklentilerin üstüne çıkacaklardı ki çıktılar da aslında ama hala geçen yıl ki nets alaylarını minnesotayla sürdürenler var. o kadar da rezil bir durumda değiller be.
yazan bir minnesota taraftarı....

JacK dedi ki...

yok yok en sonda değiliz houston 3-9 la clip 1-12. Ama zamanında maliye bakanının dediği gibi tünelin ucunda bir ışık var ama inşallah o karşıdan gelen kamyonun ışığı değildir.:)

Trapped Scorpion dedi ki...

"takım olmayan" takımlarda böyle bireysel patlamaları zaman zaman görmek doğal oluyor. özellikle kevin love önümüzdeki sene iyi bir organizasyonda yer alabilir kanımca.