BIY AD

13 Mart 2011 Pazar

Riley Dursun, Erik Gitsin

Son zamanlarda en çok konuşulan mevzulardan biri Spoelstra'nın durumu. Heat traftarları henüz salonda bu tezahüratı yapmış değil ama kendi aralarında organize olamamalarına bağlıyorum bu durumu. Aslında sene başında da sık sık konuşuluyordu ama Heat aralık sonu gibi müthiş bir galibiyet serisi yakalayınca susturmuştu herkesi LeBron'un karma zırvalığına kadar. Spoelstra'nın durumunu değerlendirmek için üç konuya dikkat etmeliyiz. İlki şu ana kadar gösterdikleri performans beklentileri karşıladı mı, ikincisi sergiledikleri bu performans, Spoelstra'nın takımın başında olması halinde dahi şampiyonluk adına ümit veriyor mu, üçüncüsüyse takım kapasitesinin makisumumunu oynayabiliyor mu. Mantığım sorulardan ilk ikisine evet, üçüncüsüne hayır diyor...

Heat'in kadrosu yıldızlarla dolu ama yeni bir takım olduğu gerçeğini de göz ardı etmemeliyiz. Sürekli gündemde olduklarından yaptıkları her ley abartılıyor ama eleştirilmelerinin altında yatan esas neden birkaç kere yakaladıkları mağlubiyet serileri. Bir maç kaybetti diye kimse çok eleştirmez kafaya oynayan bir takımı ama tutup üçer dörder maç üst üste kazanamazsanız o zaman insan algısı değişir ve olduğundan daha kötü görünmekle kalmayıp özgüven de kaybedersiniz. Yani demek istediğim galibiyet oranları zaten iyi. Oynadıkları basketbol çok daha üst seviye olabilirdi bu çekirdekle belki ama şu an çok da kötü değil. Bu açılardan durum olumlu ama takımın kapasitesinin bu olmadığını düşünüyorum. İşte bu aşamada Spoelstra'nın da biraz etkisinin olduğu gerçek. Çünkü koca sezon boyunca takımı sürekli birebir üzerinden oynatıp başka bir formül geliştiremedi. Chris Bosh'ı adam akıllı kullanmayı sezonun 60. maçında becerebildi, rol oyuncularından beklenen katkıyı alamdı. "Ama yan roldeki oyuncular da çok zayıf, adam ne yapsın" diye bir şikayeti asla kabul etmiyorum. Miller, Bibby, onların öncesinde House, Jones pekala üzerlerine set kurulabilecek kapasite ve özellikte şutörler. Veya Ilgauskas'ın ilk beşten kesilmesi kararı çok gündeme gelmedi ama bana göre çok yanlıştı. Çünkü maçın başında savunmalar henüz tam oturmamışken hücum katkısı verebilecek bir adam Ilgauskas. Ondan maksimum verimi almak istiyorsanız ilk beş başlatmanız gerekir. Çıkıp çetin savunmaların yapıldığı bir dönemde kendisini oyuna sürerseniz hiçbir şey yapamaz. Kaldı ki gördük Lakers maçında ekstra katkıların ne derece önemli olduğunu.

Spoelstra'nın beceremediği şeyler bunlar oldu sezon genelinde. Tabi en çok eleştirildiği noktalardan biri de tecrübesizliği ama onu da böyle bir tecrübe paketi hazırlayıp ekleyemiyorsunuz ki maalesef. Yani bir kusur gibi görmek yanlış olur. Gelin görün ki Heat'ten ayrılana kadar da paçasını bırakmayacak gibi bu 'tecrübesiz' sıfatı.

Riley'e geçecek olursak; LeBron, Wade ve Bosh'ın kendisine, Spoelstra'ya duyduklarından çok daha fazla saygı duyacakları kesin. Belki tecürebesiyle Heat'e çok daha iyi basketbol da oynatacak. Şampiyon oldukları sene Stan Van Gundy'ye yaptıklarını hatırlıyoruz ama bu sene onun için biraz geç kaldı. Ayrıca olur da o başa geçtikten sonra ilk senesindeki bu takım şampiyon olamazsa, ki bu ihtimal az değil, o zaman Spoelstra kadar Riley de şampiyonluğa ulaşamamış bir koç ünvanı elde eder. Takım zaten Riley'nin elinde ve istediği zaman parkeye inebileceğini kendisi de biliyor. Bu riski göze almaya gerek yok. Unutmayalım ki kendisi hala bu üçlüyü birleştiren adam olarak anılıyor. Ekstradan bir şeyler yapma çabasına neden girsin ki? Zaten söylenilenlere göre Spoelstra'yı da kukla gibi yönetiyormuş aslında. Bu durumda Spoelstra'nın da işi çok zor, düşünsenize belli sınırlar içinde koçluk yapmak zorundasınız, pek çok şeye kendiniz karar veremiyorsunuz... Bu sistemin ne kadar yararlı olduğu tartışılır ancak Heat sezon sonuna kadar böyle devam edecek gibi duruyor.

8 FARKLI FIKIR:

QuaresmA dedi ki...

Spoelstra'nın en büyük sorunu fazla genç görünmesi. 40 yaşında ama 25 yaşında gösteriyor, o ciddi bi sorun. Tecrübesizliği bu kadar ortaya atılmazdı saçları hafif beyaz olsa.

Riley şampiyon yapamayacağını düşündüğü hiçbir takım için parkeye inmez. Şu anda da inandığını sanmıyorum, bu yüzden bu sene o iş zor. Şu anda bunu yapar ve şampiyon olamazsa Yılmaz Vural'ı kovup, şampiyonluğa çökmeye çalışan Özkan Sümer durumuna düşer.

Belki seneye.

DaveJones dedi ki...

Evet yazdıklarınıza katılıyorum, Spoelstra çocuk gibi duruyor bence. Ayrıca dikkat ediyorumda Türk gazetesi başlıklarına baya sardınız son zamanlarda :D

Adsız dedi ki...

Phil jeksın spoelstra kovulmasın diye gazladı miamiyi kendine karşı yendiler lakersı iste bence kovulmaz

Adsız dedi ki...

yahu riley takımın başına geçmeyecekse de kovsun spastikolestrayı, en azından paraları boşa gitmez. şu takımın başında kimse olmasa da bu kadar oynar bu takım zaten.

coyote dedi ki...

yani kovmasına da gerek yok, akıl hocalığı yapsın, ya da çok sorun olmayacaksa head koç olarak başa geçsin erik'i yardımcılığa kaydırsın bir sezon kadar. sonuçta gelecek vadeden bir koç.

Adsız dedi ki...

eskenes ne demak

Adsız dedi ki...

tek yaptırdığı set lebron al topu yardır içeri koç diye gaz vermek molada

Adsız dedi ki...

şu takımın başına eri yerine morinyo gelse yine değişen olmaz. yani ne gerileme ne de ilerleme. bu kadronun bu sene olacağı budur. o olacağı yer de nba şampiyonluğudur. erik kalsın... diyerek bu sitedeki erik spoelstra avukatlığı görevime devam ettiğimi arz ediyorum.