BIY AD

13 Eylül 2009 Pazar

Jordan'ın Konuşmasına Bir Başka Bakış Açısı

Michael Jordan'ın 2009 Hall of Fame serenomisinde yaptığı konuşmaya bir burada bir de şurada değinmiştim. Pek çok kişiye verip veriştirmişti. İçimden pek eleştirmek gelmemişti benim basketbolun tanrısı niteliğindeki bu simgeyi. Ama doğruya doğru konuşmasında biraz fazla kendini beğenmişlik ve megalomanlığa yer verdi. Ha, bunu yapmayı haketmiyor mu? Belki de dünyada böylesi bir konuşma yapmayı hakeden ve yaptıktan sonra bunun altından kalkabilecek tek kişi. Ondan başka kim olursa olsun, bu konuşmadakine benzer birşeyler söylese yuhlanmaya başlardı diye tahmin ediyorum. Jordan'ın sempatikliği ve dokunulmazlığı işin içine girince insanlar onu alkışladılar ve büyük çoğunluk konuşmasını çok beğendi, ben de dahil. Ancak Yahoo'nun takdir ettiğim yazarlarından Wojnarowski de konuyla ilgili şöyle sert bir eleştiri yazmıştı. Yazı da biraz acımasız noktalar olsa da kesinlikle haklı olduğu yerler de var. Ama işte Jordan'ın geçmişi, karakteri ve kredisi bütün bunları gülüp geçilecek şeyler yapmaya yetti. Benim tek atlamasına üzüldüğüm nokta kişisel antrenörü Tim Glover'ı unutmuş olmasıydı.

Majesteleri, kimilerine göre bazı sınırları aşsa da, hala benim gözümde Majesteleri ve hiçbir şey kaybetmiş değil. Yine de daha yumuşak bir konuşma yapmış olsaydı eminim herkes çok daha memnun olacaktı.

3 FARKLI FIKIR:

Sheed dedi ki...

evet, bu yazıyı ben de okudum ve katılmamak mümkün değil.. özellikle de şu kısma:

"Sometimes, no one is better with half a story, half a truth, than Jordan. All his life, no one’s ever called him on it."

robinson ve stockton büyürken, jordan küçüldü HOF töreninde net biçimde.. ilginç..

Adsız dedi ki...

katılmıyorum jordan'ın küçüldüğüne. anlattıklarında hem samimilik vardı hem de bunu insanları sıkmadan içinden geldiği gibi kağıda bakmadan dile getirdi. diğerlerinden farkını burada da belli etti. ve rekabetçi yönünü çok iyi betimledi.

Sheed dedi ki...

30 sene önce yerine oynatılmış adamı ve onu oynatan antrenörü alaya almak yerine, süresini jordan'ın jordan olmasında pay sahibi insanları onore etmek için kullanabilirdi.. bence bi 'talk-show' programı için güzel, ancak HOF töreni için yakışıksız bi konuşmaydı.. JVG muhabbetinde çoğunluk gülmedi, russell'la dalgasını geçerken stockton'a odaklandı kamera.. e o da takım arkadaşının o konuşmada nasıl yeri olabildiğini anlamayan bakışlarla bakıyordu.. zoraki bi gülümseme oturttu kameraların çektiğini fark edince, asaleti başka türlüsüne el vermezdi..

artık bitti, "insanların kafasında en iyinin kim olduğu yönünde en ufak bi şüphe bırakmamışımdır sanırım" gibi açıklamalar şu saatten sonra fazlaca eğreti.. sahada zaten bunu defalarca gösterdi, rekabetçi yönünü de orada bırakması -en azından bu törene taşımaması- GOAT'a yani tüm zamanların en iyisine daha çok yakışırdı bence..