Günün hayvan performansı:
Boston adına geceye damgasını vuran isim 9’da 6 üçlükle (ve 17’de 10 toplam) Ray Allen oldu. Gerektiğinde önündeki boşlukları kullanıp potaya gitti ama en çok can yakanı o mükemmel şutunda çok iyi isabet bulmasıydı. Maçı 33 sayı 4 asistle takımına kazandırdı yıldız oyuncu. 16 sayı 14 asisti olan Rondo’nun hakkını da yememeli ama hala çok rahat bir iki pozisyonda pas vermeyi tercih etti.
Magic maça çok hızlı 7 sayıyla başlasa da ilk çeyreğin sonraki dakikalarında Memphis farkın açılmasına izin vermeyerek ne kadar dişli bir rakip olduğunu göstermişti. Tabii Howard karşısındaki Hasheem Thabeet ışık hızıyla faul problemine girince Gasol’ün yokluğunu oldukça aramışlar ve son çeyrekte yine yorgunluğa yenik düşüp Magic’e boyun eğmek zorunda kalmışlar. Orlando adına maçın yıldızı %50 şut isabetiyle 26 sayıya ulaşan Vince Carter olmuş. Ayrıca 7 ribaundu 6 asisti 2 top çalması ve bir iki güzel smacı var.
Kazanmak için artık tek sebepleri kalan Golden State oyuncuları, önündeki maçlara ölüm kalım meselesi gibi bakması gereken Raptors’ı zor da olsa yenmeyi başarmış. Takımlarını taşıyan Magette 31 sayı, Anthony Morrow 25 sayı 10 ribaund, Step Curry de 29 sayı 8 ribuand 12 asiste imza atmış. Ellis’in olmadığı Golden State takımında toplam 31 asist yapılmış. Tabii son olarak Lenny Wilkens’i en fazla galibiyet sayısında yakalayan Don Nelson’a da buradan tebrikler.
Kevin Durant Lebron’un sonradan azmanlaştığı maçı görünce sayı krallığı yarışında geri kalmamak istemiş olsa gerek, Timberwolves potalarına 22’de 13’le tam 40 sayı göndermiş. Aynı maçta başka çok etkileyici istatistik, top kaybı yapmaktan pek çekinmeyen Westbrook’un kariyer rekoru olan 16 asistinin yanında sadece tek top kaybı yapmış olması. Son zamanlarda az top kaybı yapmayı öğrendi gibi ama bu uç nokta olmuş herhalde. Minnesota’da Ryan Gomes ve çaylak Flynn’in 22 sayılık çabalarına rağmen Thunder 3. çeyrekte biraz zorlansa da genel olarak rahat bir maç çıkarmış Minnesota karşısında ve 108-116’lık galibiyetle ayrılmış sahadan.
Roy Hibbert’ın 20 sayı 11 ribaund 2 bloğunda pek bir şey yok ama bu sezon birkaç kere daha yaptığı gibi tam 7 asiste imza atmış. Pacers %57.6’yla şut atmış olabilir ama maçın en fazla asist yapan oyuncusu olan bir pivottan bahsediyoruz. Arada böyle şeyler yapsa da maç başına yaptığı faul sayısının asist sayısından fazla olduğu gerçeğini de hatırlamalı.
Bu arada maçtan başka bir bilgi de, Adelman bir ara sinirlenip tüm ilk beş oyuncularını kenara almış. Zaten Lowry, Budinger ve Hill’in çabaları istatistiklerine de yansısa da maçı 102’ye 133’lük büyük farkla yenilmelerine engel olamamış hiç biri.
Kaç maçtır canını dişine takan Manu bu gece yine coştu ve Lakers’ın canını 32 sayı 5 ribaund 5 asistle yaktı. Kendisinin ne yaptığını istatistikleri düpe düz belli etmiyor yine çünkü ne yaptıysa son çeyrekte yaptı. Yanlış hatırlamıyorsam 3. çeyreği 15’te 5 gibi bir yüzdeyle bitirmişti, o zamana kadar takımı sürükleyen Duncan ve Lakers’a yaptıkları müthiş savunmaydı. Son çeyreğin başlarında Gasol ve o ana kadar kendi standartlarının altında oynayan Kobe’yle birlikte Los Angeles ekibi bir seri yakalayıp maçı ortaya getirdi ama Manu’nun buna izin vermeye niyeti yoktu. Kritik anlarda attığı üçlükler, potaya giderek bulduğu sayılarla takımını sırtlayıp farkın yine istedikleri konuma gelmesini sağladı. Zaten Hill’in sakatlanmasıyla topu maç boyunca taşıyıp oyunu kuran kendisiyken bunları yapmasından çok etkilendim.
Spurs savunmasından bahsetmiştim, bugün gerçekten oturmuş gibiydi rotasyonlar. Spurs 4 numaraları genelde Artest’i tuttular karşılaşmada. Baya boş üçlük şansı buldu kendisi ama 9 denemeden sadece 2’sinde başarılı olabildi. Bogans da Odom’ı tuttu ayrıca. Son 7 maçın 6’sını kazandılar yanılmıyorsam, eğer savunmadaki bu tutumlarını koruyup hücumda skor dağılımını biraz daha iyi yaptıkları taktirde playofflardaki şanslarını arttırabilirler. Veya ben fazla büyütüyorum, ileriki günlerde göreceğiz.
Nets-Wizards maçında enteresan şeyler yalanmış. X-faktörüne koyacaktım ama triple-double’a yaklaşmış diye burasıyla ödüllendirmeye karar verdim. 18’e 5’lik şut yüzdesi onun için oldukça kötü olsa da, Andray Blatche 10’unu kaçırmadan attığı serbest atışlarla bulduğu 20 sayı, 9 ribaund ve 8’i ilk çeyrekte(!) gelen tam 13 asistle oynamış. Nets’e karşı da olsa çok önemli bir performans. Bir başka istatistik de benim gibi dikkat etmemiş olanlar için geliyor; Blatche’ın son 6 maçtaki asist ortalaması 6,6. Bir başka gariplik de Mike Miller’ın 13 ribaundu. Kariyer rekoru 19’muş ama yine de dikkat çekici.
Boşa kürek çekenler:
Lebron son çeyreğe kadar varlığını hiç hissettirmese de öyle bir kükredi ki 20 sayılık farktan geri döndü Cleveland. Bilgisayar oyunlarındaki olduğu gibi istediği zaman potaya gidip en kötü bir faul çıkardı. Ancak o kadar farktan getirdiği maçı uzaklardan denediği üçlükle koparmayı tercih edince galibiyeti elde edemediler. Lebron toplamda 31’de 14, üçlük çizgisinin gerisinden (biterken salladığı bir tanesini saymazsak) 8’de 0’la oynadı. Yanında 7 ribaundu, 9 da asisti var.
24 sayısı olan Zach Randolph, karşısındaki Lewis’e zor anlar yaşatarak bolca faul çizgisine gitmiş. 18 de ribaund almış Randolph, tabii Rashard Lewis’in de kendi avantajını kullanıp 7’de 5 üçlük attığını da eklemek lazım. Hem Gasol hem de bench katkısı olmayınca 92-107 yenilmişler. Ribaund ve top çalma gibi istatistiklerde rakiplerine üstünlük kursalar da sadece 12 asist yapabilmişler takım olarak.
Gasol, Spurs'e karşı 32'yle bu sezon attığı en fazla sayıya ulaştı. 7 ribaundu 6 da asisti var. Duncan'a karşı bu istatistikler etkileyici ama geçen maçtaki gibi denize dökme olayı yoktu. Duncan da hücumda aynı şekilde karşılık verdi, hatta bölüm bölüm daha etkili oldu diyebilirim. Tabii Gasol Kobe'nin kötü oynadığı maçta takımı taşıyan yegane isimdi, orası ayrı.
Chris Bosh, yüzüp kuyruğuna geldikleri maçta 19’da 11’le 42 sayıya ulaşıp 12 ribaund almış. 5 de top çalmış yanında ama imkansızı başarmış maçın sonunda. Detaylı bilgi için tık.
Günün X-faktörü:
Josh McRoberts, Houston’a karşı hayatının maçını çıkarmış. Tüm sahayı koşarak tamamladığı smaçlardan tutun bacak arkasından verdiği paslara kadar yakın tarihte böyle bir maç daha çıkarmaz herhalde. 9’da 8’le attığı 17 sayı kariyer rekoru, 12 ribaundu da kariyer rekorunu egale ediyor.
Bizimkiler
Hidayet yine kenardan gelmiş, sadece 20 dakika süre alabilmiş. Tamam, adama cezasını veriyorsun gayet haklı bir şekilde ama verim alabileceğin şekilde kullanmazsan boşa gidecek. Ben playofflarda daha fazla süre alacağını tahmin ediyorum ama Hidayet o süreleri nasıl değerlendirir o konuda şüphelerim var. Bu maçta da 4’te 2’yle 8 sayı 4 ribaund 3 asistle oynamış.
5 Nisan 2010 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 FARKLI FIKIR:
Bosh gittikten sonra ki Toronto'nun halini çok merak ediyorum doğrusu Nets'in kırmayı başaramadığı sixers rekorunu rahtalıkla kırabilirler.
Yorum Gönder