BIY AD

6 Nisan 2010 Salı

Roko Ukic Röportajı

Gerçi röportaj demeye bin şahit ister. Starbucks'da oturuyordum, eşi ve kızıyla beraber gelip önümdeki masaya yerleştiler. Ben de kahvelerini içmelerini bekledikten sonra yanına gittim. Boş vaktini ailesiyle geçirmek istediğini bildiğimi özellikle belirterek bir NBA blog'u tuttuğumu ve mümkünse birkaç sorumu cevaplayıp cevaplayamayacağını sordum. Sağolsun kırmadı beni, masama oturdu. Sorular o anda direk ilk aklıma gelen şeyler oldu. Kusura bakmayın artık. Bilmeyenler için, elinde alçı vardı parmağındaki kırık nedeniyle, 3-4 hafta oynayamayacak.

Can - Öncelikle kontratın bu sezon sonuna kadar değil mi?
Ukic - Evet öyle gelecek sene için birşey belli değil.

C - Peki NBA'e dönmeyi düşünüyor musun?
U - Aslında evet ama bu pek çok şeye bağlı. Gidip 5 dakika almak istemiyorum, ben basketbol oynamak, parkede olmak istiyorum. 20 dakika civarında süre alabileceğim bir takım eğer beni isterse tabii ki seve seve NBA'e giderim. Burada yapacaklarım, elde edeceğim başarılar çok önemli.

C - Geçen senenin büyük bölümünde koçun Jay Triano'ydu onun sistemine uyuyor muydun? Mesela önceki 2008 sezonunda oldukça geniş bir rotasyon kullanan Mitchell kalsa daha çok dakika alır mıydın?
U - Sorun Jay'de değildi. Ben ilk senemden memnundum, 15 dakikaya yakın süreler alıyordum. Sorun asıl bu seneydi. Hiç dakika alamadım.

C - Bu biraz da Scott Skiles'ın aşırı disiplinli ve defanstaki yüksek beklentileri sebebiyle miydi sana göre?
U - Hayır Scott Skiles da gayet iyi bir koç. Ama NBA'de üçüncü oyun kurucuysan üçüncü oyun kurucusundur. Rotasyonda önündeki biri sakatlanmadıkça bunun değişmesi çok çok zordur. Dediğim gibi ben oynamak istiyordum. Gelecek sezonun sonuna kadar garanti kontratım vardı ama ben bu 1.5 seneyi öyle kenarda oturup sadece 5 dakika oyuna girerek geçirmek istemedim. Basketbol oynamak için o kontrattan vazgeçtim.

C - En fazla uyum sağlayacağını düşündüğün takım hangisi?
U - NBA'deki takımlar her sene o kadar çabuk değişiyorlar ki, bu konuda bir cevap vermem zor.
C - Peki şu anda hangisi diye sorsam?
U - Pek bu konu hakkında düşünmedim, benim süre alabileceğim bir takım olsun yeter, gerisi benim için önemli değil.

C - NBA'de, karşısında en fazla zorlandığın oyuncu hangisiydi?
U - Genellikle fiziklerini kullanan, güçlü oyunculara karşı oldukça zorlandım. Örnek olarak Felton, Billups ve Stuckey'i verebilirim. Onlara karşı oynamak zor çünkü sürekli üstüne gelip kontağı sağlıyorlar, seni yoruyorlar.

C - Peki karşında görünce memnun olduğun oyuncular?
U - Rose ve Parker gibi oyunculara karşı çok daha rahat ediyordum. Çünkü bunlar güçlerini kullanmak yerine hızlarıyla seni geçmeye çalışıyorlar.

C - Bir de en beğendiğin oyuncuyu sorayım.
U - Steve Nash. O da bir oyun kurucu benim gibi. NBA'de çok atletik oyuncular var ve genelde atletiklik çok ön planda. Ama o oyunu başka türlü oynuyor. Oyun görüşü, basketbol zekası üst seviyede. Pasları ve şutları harika. Oyunu incelikleriyle oynuyor.

C - Şut demişken, ben onun NBA'deki en iyi şuta sahip olduğunu düşünüyorum şu anda. Sen?
U - Belki en iyi değil ama kesinlikle en iyilerden biri. Çünkü çok fazla iyi şuta sahip oyuncu var, örnek vermek için bile oldukça fazla var.

U - (Eşi yavaştan hareketlenmeye başlıyor) Kusura bakma gitmemiz lazım.
C - Önemli değil, vakit ayırdığın için teşekkürler.
U - Birşey değil.


Ersan hakkındaki görüşünü ve bu sezonki NBA şampiyonu tahminini alamadım ama olsun ne yapalım. Burayı okuyacağı veya göreceği yok ama yine teşekkür edeyim kendisine buradan da.

Edit: Acelem olduğu için notlarımın içinden ufak parçaları atlamışım onları ekledim.

10 FARKLI FIKIR:

r7bertpires dedi ki...

vay be süper, şansa bak. :) bi dahaki sefere tamamlarsın artık röportajı. eşini de kınıyorum, ne olurdu sanki içeydi bi kahve daha. :P

Adsız dedi ki...

sende yanında dursaydın ya hocam

Adsız dedi ki...

Valla Allah çalışana veriyor röpörtajı ayağına getririyor :) Bravo sabonis anlık bir karşılaşmada bile çok yerinde sorular sormuşsun insan ilişkilerinde kuvvetli anladığım akdarıyla yoksa çok rahat terslenebilirdi senin yerindeki kişi.

Bu arada hangi starbucks'da karşılaştınız? Bizde oraya takılalım bundan sonra :)

burnovic dedi ki...

Ayak üstü röportaj diye buna denir heralde. :) Güzel de olmuş.. Dakika ve skor almak gibi bir şey bu. Yani yeterli bilgileri almışsın. Teşekkürler..

caglar23 dedi ki...

Can,güzel bir mini-röportaj olmuş.

Duke videosunun otomatik çalışmasını engellersen daha güzel olur,müzik dinlemiyorum senin bloga girerken :)

c23

motörkafa dedi ki...

Ayaküstü bile olsa baya soru sormuşsun.Güzel olmuş eline sağlık.

tolga dedi ki...

güzel bir röportaj olmuş. tebrikler.

Adsız dedi ki...

Abi ayak üstü röportaj demeye bin şahit lazım bence cok güzel olmus ellerine sağlık sabonis :) Keşke Ersan'ı da sorabilseymişsin ama bir dahaki sefere artık :)

Absürd dedi ki...

her yerde bir haber var.

maliano dedi ki...

Ehehe keşke Ukic değil de Davis dileseymişim dedim röportajı görünce :) Davis'i de biz hallederiz artık :)