BIY AD

22 Şubat 2011 Salı

Şimdi Sıra Murphy'de...

2010-2011 takas sezonu, artık bitse de kurtulsak dedirtti. Bir haberin postunu yazmaya başlarken, habere konu olan isim başka bir kaynak tarafından başka bir takıma yollanıyor. Melo takası nihayet sonuçlandı, şimdi sıra Murphy'de. Yahoo yazarlarından Mark Spears, Portland ve New Jersey'in takas görüşmelerine başladığını yazdı. Söz konusu takas gerçekleşirse Andre Miller ve Joel Przybilla'ya karşılık Devin Harris ve Troy Murphy takım değiştirecek...

Nets'in takası isteme amacı belli, Harris'in uzun süreli kontratından kurtulup geçen sene gerçekleştiremedikleri yeniden yapılanmayı bir kez daha denemek. Yanında sene başından beri hiç kullanmadıkları Murphy'yi de verecekler ve karşılığında iki tane biten kontrat alacaklar (Andre Miller'ın önümüzdeki yıl için sözleşme yenileme opsiyonu takıma ait). Ligde bulundukları pozisyon itibariyle playoff umutlarından söz etmek zaten mümkün değil. Bu sebeple gelmesi muhtemel isimlerin takıma ne katacağından bahsetmek bilmiyorum gerekli mi. Belki Harris'in egoizminden sonra Miller'ın yönetiminde Outlaw, Vujacic, Morrow gibi şutörler biraz daha kendilerini gösterirler falan... Ama pek de mühim gelişmeler olmaz bunlar Nets adına. Çünkü dediğim gibi amaç farklı. Bakarsınız takasın gerçekleşmesi halinde uyum süreci falan derken biraz daha bocalayıp lotaryada şanslarını arttırabilirler, ki bu durum daha çok işlerine gelir.

Portland cephesinden konuyu ele alacak olursak, onların bu sene için de hatrı sayılır bir hedefi var. Bu hedef Roy'un sakatlandığı ilk günlerde playoff kovalamaktı belki ama Aldridge'in gösterdiği performansın ardından playofflarda ilk turu geçip konferans yarı finali oynamak pek de hayal gibi görünmüyor kendileri için. Bu sebeptendir ki Przybilla yerine takıma hiç vakit kaybetmeden, doğrudan katkı verebilecek bir Murphy'yi düşünüyorlar. Przybilla pota altı savunmasında kabul edilebilir bir silah. Ama takımın savunma ağırlıklı karakterinde ne kadar büyük bir parça diye sorgularsak elbette çok önemli bir yer teşkil etmeyecektir. Kaldı ki Portland'ın esas sorunu savunmadan ziyade hücumda. Düşük tempoları nedeniyle zaten rakibi belli bir sayı limitinin altında tutuyorlar. Bu bağlamda Przybilla'nın gitmesiyle takımın kaybedeceği savunma direncine bakıyorum, sonra Murphy'nin gelmesi halinde hücuma katacaklarına, pek de mukayese edilir gibi durmuyor. Portland'ın mevcut rotasyonundaki uzunların hepsi orta mesafe şutu olan oyuncular ama Murphy menzili biraz daha genişletecektir. Bu da Aldridge'e oynaması için daha geniş bir alan bırakacaktır hücumda, ki bahsettiğimiz isim bire bir hücumu son aylarda ligin en iyi uzunu belki de.

Miller'ın ardından Harris'in gelmesi durumunda ise bazı tereddütlerim olur guard pozisyonunda. Aşağıda değineceğim sebeplerine... Miller belki, özellikle hücumda, sınırlı bir oyuncu ve takımı getirebileceği maksimum seviye belli. Ama çok tecrübeli ve basketbolu kesinlikle iyi biliyor. Tempoyu ayarlayabilen, takım arkadaşlarına pozisyon hazırlayabilen bir isim ve bu özellikleriyle bu yıl egoizmini törpülemiş de olsa Harris'in önünde. Harris ise oldukça iyi bir hücum silahı. Örneğin takımı fastbreake çıkarır, bire birde skor üretebilme becerisi vardır, patlayıcı özelliği, penetre kabiliyeti vardır. Gelelim endişemin kaynağına. Harris'in yukarıda saydığım özellikleri vardır olmasına ama bu özelliklerini sergileyebildiği takımları referans olarak almak ne kadar sağlıklı onu bilemiyorum. Yedek guard olarak Mavericks'te ve ardından Nets gibi hiçbir iddiası olmayan takımlarda görev almış olması duruma karamsar bakmama yol açıyor.

1 FARKLI FIKIR:

Adsız dedi ki...

Dre'yi kaybetmek şu anda bizim ne kadar işimize gelir bilemiyorum. Harris tam bir 1 numara değil. Zaten yedeğimiz de yok. Neyse gelecek sene Miami Dre'yi bağlayabilir o zaman belki kıymeti anlaşılır.