BIY AD

10 Ocak 2010 Pazar

9 Ocak'tan Notlar

Hawks - Magic:
Maçın ilk yarısını ve 3. çeyreğin hemen başını izledim. Sonra zaten maç koptuğu için başka maçlara geçtim. Peki nasıl 35 civarına kadar geldi maç 25 dakikada? Çok basit: Hawks takımı savunma falan yapmadı. Ciddi anlamda sıfırdılar yani bu konuda. Ne adamının önünde kalmaya çalışmak, ne bir savunma rotasyonu. Hiçbir şey yoktu. Maçın başında Josh Smith biraz çabaladı o kadar. Ondan sonra Magic'te isteyen herkes boyalı alana girebiliyordu. Ayrıca Atlanta'lı oyuncuların perdelemelerde show-up yapmamalarından dolayı bomboş şut imkanları da buldu Magic takımı. Özellikle ikinci çeyrekte Jason Williams bu işi inanılmaz iyi yaptı. Bir çeyrekte Jason Williams'dan 17 sayı yemeyi başardı Hawks.

Savunmanın ne kadar kötü olduğunu devredeki istatistikler bile gösteriyordu. Magic 29 şut isabetinde sadece 7 asistte kalmıştı. Herkes 1'e 1 oynayıp o kadar boş kalıyordu ki pas vermeye gerek kalmadan sayı buluyordu. Devrede skor 66-37 idi. Tamam sayı yediler peki niye sayı atamadılar? Orada Magic'in hakkını verelim ama Hawks'un en önemli adamı Joe Johnson'ın da sağ dirseğindeki ağrılar nedeniyle rezalet oynadığının altını çizelim. Sadece 7'de 1 isabet ve komik bir şekilde yaptığı 4 top kaybı vardı. Joe Johnson'ı hiç bu kadar kötü izlememiştim.

Jazz - Mavs:
Mavericks'de biraz Hawks sendromu vardı bu gece. Onlar da hiç savunma yapmadılar. Maçtan önce oynamayacağını açıklayan ve ilk 5'te çıkan Deron Williams penetreleriyle delik deşik etti savunmayı ve bulduğu orta mesafeli şutlarla bileğinin hiç ama hiç ağrımadığını kanıtladı resmen. Ayrıca içeriden Boozer ve Memo sayılar buldular. Dallas da boyalı alanı koruyabilmek için alan savunmasına geçti ama Kaan Kural'ın da daha önce 1-2 maçta belirttiği gibi hiç beceremiyorlar bu savunmayı. Alan savunmasının asıl amacı rakibi dış şut bulmaya zorlamaktır ama yok, alan savunması da delik deşik oldu, Utah müthiş top dolaştırıyordu. Sadece 2 tane üçlük buldular yanılmıyorsam, boyalı alan ve orta mesafe şutlarından sayı buluyorlardı esas... Bunların üzerine ilk yarıda Utah'ın harika savunmasına da değinmem lazım. Mavs 2 pozisyonda çok doğru hücum edip, şut saatinde 1 saniye varken Marion'la sayılar bulmasa ve Nowitzki çok zor pozisyonlarda attığı şutları kaçırsa (normalde atıyor zaten ama zor sonuçta), fark ilk yarıdan 15'e çıkacaktı: 50-40.

İkinci yarı ise Deron Williams'ın üçlükleriyle başladı ve bir anda 20'lik bir maç izlemeye başladık. Bunun üzerine Dallas 3 dakika sonunda faul haklarını da doldurunca maçın sonucu belli oldu. Son çeyrekte Dirk biraz geri dönüş için çabaladı ama Deron Williams atmayı bir kenara bırakarak takımını oynatmaya başlamıştı. Utah bomboş şutlar bularak farkın kapanmasına izin vermedi. Deron 20 sayı ve 9 asistiyle bileğinin tamamen iyileştiğini kanıtlamış oldu.

Ayrıca Utah'ın sadece 4 top kaybı yaptığını da ekleyeyim. Dallas'ın savunmasının ne kadar 'light' olduğunun göstergelerinden biri de bu. Ben aklıma 4 diye yazmışım fakat Bucks ve Cavs 2 ile kırmıştı bu rekoru. Cavs'in maçı bir de uzatmalara gitmişti. Dan Dirik hatırlattı sağolsun. Unutmuşum.

Pacers - Thunder ve Knicks - Rockets'ı da izledim ama böyle detaylı birşeyler yazacak kadar değil. Bildiğimiz notlar olarak devamını getireceğim az sonra:

2 FARKLI FIKIR:

Dan Dirik dedi ki...

Nasıl rekoru geçen sene Cavs 2 top kaybederek egale etmemiş miydi?

sabonis dedi ki...

ben onu unutmuşum ya direk. Araştırmadan, kafadan yazınca bu tarz unutkanlıklar olabiliyor arada. Teşekkürler