BIY AD

20 Aralık 2009 Pazar

19 Aralık'tan Notlar

Bir ara Aldridge bu maçta oynuyor mu oynamıyor mu diye düşünmeye başladım. O derece silikti. Ne doğru düzgün top kullandı ne ribaund aldı. Hiçbir şey yapmadı. 1/6 isabetle 3 sayı üretip 1 tane de ribaund aldı 31 dakika içinde. Ayııptır yemin ediyorum ya. Jerryd Bayless henüz 2 gün önce attığı 29 sayının gazındaydı ve abuk subuk şut tercihlrei yaptı, bu da onun 3/13 saha içi isabetinde kalmasına neden oldu. Ayrıca yetmezmiş gibi Martell Webster da bu ikiliye ayak uydurdu. 1/11 ile takımını yakan isimlerden biri oldu. Bu arada takımı yakan demişken, Portland, Roy hariç tanınmayacak haldeydi. Rezalettiler. Kaybettiklerini söylememe gerek yok herhalde?

Arenas daha yeni 45 atmışken, sevdiği tempoda oynayan Suns'a karşı 6/21 isabette kalmış. Gerçi eski Arenas'tan da böyle rakamlar görmeye alışığız. İstikrarsız bir şutör diyebiliriz sonuçta. Bir maç 15/20 atıp sonraki maç 3/17 atabilecek potansiyeli kariyeri boyunca sergiledi. Maçı da tabii ki kaybettiler.

El freni olanlar:
Ersan'ı izleyeceğim diye Spurs'ü kaçırdım, üstelik harika bir maç olmuş. İki takımın da 10 civarı farkla öne geçtiği yerler olmuş ama son çeyrekte geriden gelen Spurs maçı son saniyede Tim Duncan basketiyle kazanmış. Neyse baltalamaya çalışan adam Tony Parker imiş Spurs'ü. 4/17 isabetle oynamış. Ben bile yanımda Duncan-Ginobili-Jefferson ile maça çıksam daha iyi atarım be Parker'cığım. %25 bile değil yani...

Aaron Brooks 2/15 isabet ile 5 sayıda kaldı maçta. İzlediğim süreler içerisinde zorlama şutlarını gördüm 3-4 tane Brooks'un. Westbrook'un savunması karşısında acı çekti adeta. Atamadıkça, kendisine olan güveni de sarsıldı.

İstatistiklere baktığımda Vince Carter'ın 1/14 ile şut attığını gördüm ve şaşırdım. Maç içinde bana hiç öyle gelmemişti açıkçası. Bana sorsanız 1/9 falan derdim herhalde. Yani kötü oynadığı zaten açıktı ama bu kadar dikkatimi çekmemişti. Bu performans bile Magic'i baltalamaya yetmedi.

Günün hayvan performansları:
Trevor Ariza. Maçı izlediğim dönem içinde 5 serbest atış üstüste kaçırdı zaten 4/10 ile tamamladı maçı ama onun dışında hatasını bulmak neredeyse imkansızdı. Mükemmele yakın oynadı. 31 sayı, 8 ribaund ve 6 asist.

Dwight Howard yine top almakta sıkıntı çekti. Sadece 8 şut kullandı ve 12 sayı attı ama bunun yanında 20 ribaund ve 4 blok ile yine defansta işini yaptı. Özellikle maç koptuktan sonra Bayless'a yaptığı blok çok güzeldi. Magic hala fazlasıla üçlüğe dayalı oynuyor. Bu konu hakkında bir yazı yazacağım zaten yakında...

Clippers pota altı yine iş başındaymış 76'ers karşısında. Kaman 11/17 isabetle 24 sayı üretip, 11 ribaund çekmiş. Ayrıca 4 asist yapıp 2 de blok koymuş. Öte yanda Camby yine skor açısından göz kamaştırmasa da (11), aldığı 22 ribaund, yaptığı 3'er asist ve blok ile coşmuş.

Baron Davis 13 asist yaptığı bir maçta sadece 1 top kaybı yapmış. Başımıza taş yağacak başlığına bile girebilirdi hatta belki de sırf bu nedenle. Yetmemiş 20 sayı üretmiş yıldız ve sahtekar oyun kurucu.

Derrick Rose'un çıkışı aynen devam ediyor. Sezonun ilk 1 ayında bizleri hayalkırıklığına uğratan genç yıldız son 2 haftadır formunu buldu. Dün de Hawks'a karşı 14/24 saha içi isabetiyle 32 sayı, 4 ribaund ve 6 asist yapmış. İstediği her pozisyonda çembere kadar gitmeyi başarmış. Ayrıca 32 sayı kariyer rekoruymuş. Bana bu maçtan önce sorsanız, daha önce 35'i falan olduğunu düşünürdüm harika geçirdiği 08-09 sezonunda.

Boşa kürek çekenler:
Roy Hibbert 20 sayı, 7 ribaund, 3 asist ve 6 blok ile oynamış. Üstelik son dakika içinde takımı öndeyken, Duncan'ı 2 kere bloklamış. Son pozisyondaki bloğu da şahane ama top tekrar Duncan'ın elinde kalmış ve o da smaçla bitirmiş. Maçı kazandırmış ve Popovich'e 700. galibiyetini hediye etmiş. Hibbert'tan McDyess-Blair-Duncan 3'lüsüne karşı şaşırtıcı bir performans.

Yeter Gerald Wallace yeter. Seni kolay kolay buraya almayacağım demiştim ama 30 sayı, 13 ribaund, 5 asist, 2 top çalmayı nasıl yok sayayım? Üstelik 10/16 isabetle. Bu adamın ribaund ortalamasının illa ki düşeceğini söylemiştim ama hala 12.1'lerde takılıyor. Howard denen insan azmanı olmasa ribaund lideri olacak... Helal olsun G-Wall. Ama yetmemiş bu maçtaki performansı Jazz'ı yenmelerine.

Joe Johnson 32 şutundan 16'sını sokarak tam 40 sayı atmış. 6 ribaund ve 4 asistini de es geçmeyelim.


Günün X-faktörü:
CJ Miles ve Millsap sırayla 8/16 ve 8/10 isabetle, 18 ve 20 sayı bulmuşlar kenardan gelip. Ayrıca Miles 5 ribaund, 3 asist, 3 top çalma ve 2 blokla oynamış. Galibiyeti getirmişler takımlarına.


Ersan:
Ersan'ın oyunda olduğu her dakikayı izledim neredeyse. Ersan bulduğu boş şutları değerlendiremedi bir türlü bu maçta. Yanlış hatırlamıyorsam sadece 1 tane uzak mesafeli şutu girdi. Ama onun dışında takım arkadaşlarının içeri penetre ettiğini her gördüğünde, kendisini boşa çıkararak paslar aldı ve bunları asiste çevirdi. Milli oyuncumuz defansta Hawes'a karşı genellikle zorlandı, sonuçta daha kalıplı ve daha kilolu bir oyuncu Hawes, dışarıdan oynamayı sevse de zaten pozisyonu da pivot. Hawes esasında başarılı bir ribaundcu değil ama yine de Ersan'ın onu tuttuğunu görünce 10 ribaunda ulaşacağını düşünmemiştim. Beni yanıltıp yine savaşarak birçok ribaund aldı... Ersan'ı oyunda olduğu sürelerde Nocioni tuttu genellikle. Koç Westphal rakiple olan eşleşmelere önem verdiği için son maçlarda fazla oynatmadığı Nocioni'yi - hücumda çok kötü oynamasına rağmen - Ersan'la iyi eşleşiyor diye 25 dakika oyunda tuttu.

Jennings vs Evans:
Jennings ilk yarıda tamamen takımı oynatmaya yöneldi. Hatta ikinci çeyreğin ortalarına kadar şutu bile yoktu yanılmıyorsam ama bunun yanında 6 asisti vardı. İkinci yarıda ise şutör bir Jennings vardı parkede. Üstelik bu konuda son derece başarısızdı. Evans ise maçın başından sonuna skora giden bir oyun sergiledi. Hep bahsettiğim gibi neredeyse her pozisyonda boyalı alana girmeyi başardı. Müthiş slalomlar yaptı. En güzelini de maçın son hücumunda takımı 1 sayı gerideyken gerçekleştirdi, Bogut'u bakkala göndererek turnikeyi bıraktı ve maçı kazandırdı. 24 sayı attı.

1+1+1+1+1+1+1 = 7:
Portland Trail Blazers'ın maç boyunca yaptığı asistler bunlar. 7 oyuncu ayrı ayrı 1'er asist yaptı sadece. Kaan Kural maç içinde 2-3 kere Portland'ın çok 1'e 1 üzerinden oynadığına değinmişti yanılmıyorsam. Herhalde bundan güzel bir kanıt olamaz. Takım halinde toplam 7 asist ve Roy-Miller-Blake'in 1'er asistte kalmaları. Magic'in sıkı savunmasından çok Portland'ın kötülüğünden kaynaklandı.

11 FARKLI FIKIR:

L dedi ki...

orl-por maçı, hayatımda izlediğim en rezil maçtı belki. bir de şu boyutu var:http://lappappa.blogspot.com/2009/12/2-oyun-kurucuyla-oynamak-veya-2-guard.html

Koray dedi ki...

keşke orlando-portland maçının box scoreunu koysaymışsın, çok güzel anlatıyor orlandonun stand van gundy nin takıma hakimiyetini,ben sezon başlamadan şampiyonluk adayı olarak görüyordum magici ama bu oyunu playoffta da devam ettirirlerse konferans yarı finalinden öteye gidemezler. Dış şut ağırlıklı oynuyor demişsin magic ama howardla beraber lewiste top alamıyor, magic geçen seneki gibi top çevirmiyor, çeviremiyor. O hızlı top trafiğinde top hidayetinde katkısıyla howardı buluyordu. Ben daha geçen sene playofflarda magic hedoyu göndersin yıldız bir iki numara alsın mid-leveldanda bir kalbürüstü pf alsın daha iddiali diyordum ama howard ve lewis hedoyu çok arıyor bence. Bilmiyorum siz ne düşünüyorsunuz.Dünyanın en dominant pivotu sahip olacaksınız ama maç başı 10 şut bile kullandırmayacaksınız.

sabonis dedi ki...

@Lappapzade: evet ben de tam bu yorumun sırasında yazıya 1+1+1+1+1'i koyuyordum. Portland'ın oyunu çok içler acısıydı.

@koray: Ben Hidayet ilk gittiği gün demiştim zaten takımın top paylaşımında ve oyun kurmakta sorun yaşayacağını =) şuradan bakabilirsin:

http://www.konyaliportlandlilar.com/2009/06/carter-hedo.html

ben kadro olarka magic'in çok güçlü olduğuna inanıyorum ama bunu oyuna yansıtamıyorlar. Nelson'ın da sakatlığıyla tamamen 3'lük üzerine dönen bir takım oldular. Nelson döndüğünde tam anlamıyla bir oyun kurucu gibi oynaması lazım. Playoff'lara kadar ne kadar düzeltebilecekler bakalım bu durumu.

Şuayip Karahanlı dedi ki...

dostum, takımı baltalamak demişsin ama bu adamlar maç kazandırmış :S

pisho dedi ki...

Andrew Bynum'ın 10dk'da 6 PF alıp oyundan çıkmasını kaçırmışsın sanırım :) ben bile gördüğümde şaşırdım bu istatistiği.

sabonis dedi ki...

@şuayip: maç mı kazandırmış? =) maçı kazanmışlar eyvallah da baltalamaya çalışmışlar adeta takımlarını. neyse el freni olarak değiştirdim maçı kazananların başlığını.

@pisho: nets-lakers diye şööle bi baktım 40 atan var mı 20 ribaund alan var mı diye. 3 saniyede geçtim. onu farketmemişim. ilginçmiş gerçekten

pisho dedi ki...

P.Jackson'ın onu oyundan almaması daha ilginç değil mi?.. geçen sene takımın 2 koçu var deniliyordu. Biri P.Jackson diğeri Kobe... Bu durumu görünce bende acaba mı dedim bir an :)

Dan Dirik dedi ki...

"Takımı baltalayanlar:Günün X-faktörü:" kısmından bahsetmiş sanırım şuayip =)

sabonis dedi ki...

@pisho: oyundan almaması derken? zaten oyundan almıştır eminim ki her tehlikeli faulde. yani ilk çeyrekte 2'lediğinde, 2. çeyrekte 3'lediğinde, 3'te 4'lediğinde vs. ama heralde oyuna girdiği anda falan faul yaptı bynum devamlı

@dan dirik: yok editlerken olmuş o. şuayip yazarken öyle değildi.

pisho dedi ki...

ahh haklısın yaa.. kafam çok dağınıktı dün. Yanlış anaiz etmişim :))) dediğin gibi olmuştur kesin.

Şuayip Karahanlı dedi ki...

dan dirik'in dediği gibi durum.. sayfada uzun süre kaldığım için editlenmemiş halini görmüşümdür muhtemelen..