Serbest oyuncu marketinde gözlerden kaçan, kısa forvet arayan her takıma az bir para karşılığında, sağlam katkı sağlayacak bir oyuncu var: Jamario Moon.
2 sene evvel bu tarihlerde Raptors ile sözleşme imzalamıştı Moon. Daha o zamanlarda neredeyse kimse tanımıyordu kendisini. Ne de olsa alt tarafı, NBA draft'ına girip seçilmeyen, yıllardır da NBA'in geliştirme ligi olan NBDL'de forma giyen bir oyuncuydu. Ancak Raptors'ın 07-08 sezonuna kötü başlaması sonucu Moon, Raptors'ın ilk 5'inde kendisine yer buldu. Bu şansını çok iyi değerlendirerek Kapono ve Bargnani'nin dakikalarını ele geçirdi ve 19 maç üstüste blok yaparak Raptors tarihinde bir rekora imza attı.
Moon'un tarzını anlatmak için sadece 3 kelime yeterli: Küçük Shawn Marion. Bence inanılmaz benziyor stilleri birbirlerine. Moon, Marion'ın yaptığı hemen her işi, ondan biraz daha kötü de olsa yapabiliyor. Marion'ın net olarak daha iyi olduğu 3 özelliğini sayabilirim. Birincisi tabii ki ribaundları, Moon'un sıçrama yeteneği müthiş olsa da bu konuda zayıf kalıyor. İkincisi ise defansta pas aralarına girmek. Bu alanlarda zaten koca NBA'de Marion ile yarışacak oyuncu sayısı sınırlı diyebilirim. Sonuçta 26 yaşında NBA'e dahil olmuş, henüz 2. sezonunu yaşayan bir oyuncu için Marion ile kıyaslanmak bile müthiş bir başarıdır bence.
Marion ile Moon'un benzer olduğu noktaları değinecek olursak: NBA'deki en atletik oyuncuların başında geliyorlar, ikisi de bu sayede müthiş alley-oop tamamlıyorlar. İkisi de rakibin en iyi skor opsiyonunu tutacak kadar iyi savunma yaparlar. Ayrıca bu oyuncular yeteneklerini bilen adamlardandır, yani sadece atletik olmalarına güvenerek çok zor atışlara yönelmezler, bu da takımın doğru pozisyonu bulmasına yardımcı olur. Bütün bunlar sıralamış olsam da aslında anlatarak olmaz, ikisinin de maçlarını dikkatle izlemenizi öneriyorum bu karşılaştırma için.
Evet, Moon belki bir yıldız değil, belki oynadığı takımlarda hücumdaki son opsiyon olacak ve kariyeri boyunca ortalama 12-13 sayının üstüne çıkmayacak, bunları biliyoruz. Ama defanstaki katkıları ve boş dış şutlardaki takımına külfet olmayan yüzdesiyle bence her takımda rahatlıkla 25 dakika oyunda kalacak bir isim. Tecrübesi arttıkça oynayacağı takımda daha büyük roller alacağına inanıyorum. Kısır sayılacak bir serbest oyuncu piyasasında, kendisinin hala boşta olmasına şaştığımı söylemeliyim.
13 Temmuz 2009 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
9 FARKLI FIKIR:
ben starım havalarında kapris yapacak marion a yeglerim bu adamı ben,marion kendine gelirse o ayrı tabii
jamario moonun olasi transferinden komisyon mu alıcaksın bu nası bi jamario reklamı ya ahahah
@koray: Yani o kadar da deği, Marion'ı bu adamın yerine tercih etmek falan =) ama duruşu, sessizliği sakinliğiyle de beğenirim Moon'u. bakalım nereye gidecek
@dodo: şş çaktırma menajeriyim adamın =P bilmiyroum ya beğeniyorum adamı, şimdiye kadar teklif almaması da garibime gitti.
Moon iddiali takımların alternatifli kadroları için paha biçilmez bir oyuncudur. Ben de yakından takip ederim Moon'u uçan-kaçan bir el işi hamuru gibi bir adam :) Marion'dan belki daha iyi daha kötü yaptığı işler vardır velakin, ondan daha düzgün şut attığı kesin:))
Moon-Marion karşılaştırması ve benzerlikleri hoş bende aynı fikirdeyim. Marion'un yapacağı işleri klasman farkı ile yapmaya çalışan bir oyuncu JM.
Moon en son Heat takımında idi. Heat bu oyuncuyu neden bünyesinde tutmak istemedi ? Bu konuda bir bilgin var mı Sabonis? Yanılmıyorsam kontratı bitmeden önce 1m$ dan bile azdı galiba...
E.
hayır hayır.. bu blog'u seviyorum ama moon rakip takımın en iyi oyuncusunu savunacak düzeyde bir adam değil.. maç başına 12-13 sayıyı da rüyasında görür ancak.
hücumda çok kısıtlı bir kere. şöyle-böyle bir üçlüğü, ara sıra yaptığı alley-oop'ları ve yine ara sıra aldığı hücum ribaundları dışında hiçbir etkisi yok... top süremez, kendi şutunu yaratmanın yanına yaklaşamaz... inanılmaz atletik olmasına rağmen drive etmekten en fazla korkan adamlardan birisidir şu enbieyde, zaten drive'ı da beceremez, güçsüzdür de. çok güzel smaçlar da var tabi maç içinde bastığı, ama çok nadir... ayrıca çok kötü kararlar verir, saçma şutlar kullanıp saç baş yoldurabilir...
savunmada yalnızca atletizmini kullanarak iyi istatistikler (top çalma, blok) yakalar ama dediğim gibi, rakibin en iyi swingman'ini savunabilecek bir adam değil. çokça fake yer ve maçın en kritik anlarında faul alma riski taşır, raptors'ın bu adamın maç sonlarında yaptığı gariplikler yüzünden kaybettiği maçlar halen aklımda. işin kötü yanı, yaptığı hatalardan sonra pişmiş kelle gibi sırıtması. chris bosh bile bir maçtan sonra çıkıp kendsini eleştirmişti, ki bunu ilk defa yaptığına şahit oldum yıllardır raptors'ı takip eden biri olarak.
yanlış anlaşılmak istemem, kendisine sahadaki oyunundan bağımsız olarak çok büyük sempati duyuyorum, geçim sıkıntısı çekiyorken nba'e gelmesi de çok etkileyici ama gerçekler acı maalesef.
aman, uzattıkça uzattım. sonuçta moon "marion'ın bir boy küçüğü" (poor man's marion :)) olarak tanımlanabilir ama şu haliyle 1-1,5 milyon doların üzerinde bir kontratı hak etmiyor... yapacağı katkı çok kısıtlı. ben celtics'e gidip pierce'ı yedeklemesini isterdim şahsen, çünkü bill walker hazır değil ve oraya birini arıyorlar. ya da raptors'a geri dönüp hidayet'i de yedekleyebilir. ama iddialı bir takımda 10-15 dakikadan fazla alması zor görünüyor şu haliyle.
Her takımda rahat 25 dakka oynayabilecek bir isim derken, heralde kısa forvetinde Pierce, Jefferson, LeBron, Artest, Carter/Lewis olan takımlardan bahsetmedim. Ama geri kalan hemen her takımda alacağı 20-25 dakikayı sonuna kadar hakedeceğine inanıyorum.
bir de top sürmesi yok demişsiniz ancak Marion'la kıyaslayınca top sürmesinin belki de iyi bile kalıyor diyebiliriz =)
1-1.5 milyondan da çok daha fazlasını hakettiğini düşünüyorum.
Son olarak da, blog'u ve blog'daki diğer yazıları beğeniyor olabilirsiniz, bu her yazıma katılaacağınız anlamına gelmiyor.
Fikir ayrılıkları olması son derece normal. Bu fikirleri paylaşmanın tadı burada zaten.
teşekkürler uzun yorum için
:) fikir ayrılıkları tabi ki olur, yani bu yazınızı beğenmediğim için söylemedim onu, sadece moon'u biraz abarttığınızı düşündüğüm için öyle yazdım. yoksa okuduğum en kaliteli basketbol blog'u da bu zaten. umarım bu şekilde de devam eder.
iyi geceler.
Yorum Gönder